Kayseri'de 29 yaşındaki serebral palsi (beyin felci) hastası Sacid Polat, geliştirdiği iki mobil oyunu ücretsiz piyasaya sundu.
Kayseri Devlet Hastanesinde izin işleri biriminde 6 yıldır memur olarak çalışan Polat, çocuk yaşta bilgisayarla tanıştı.
Son 10 yıldır kendini grafik tasarım, üç boyutlu modelleme ve kaplama, fotorealistik gerçekçi görselleştirme alanlarında geliştiren Polat'ın yazılımını yaptığı program çalıştığı hastanede kullanıldı. Bu program sayesinde hem diğer birimlere veri akışı sağlandı hem de personelin çalıştığı gün sayısı ve maaş hesaplamaları yapıldı.
Son 3 senedir de oyun programlamaya ilgi duyan Polat, gece gündüz çalışarak geliştirdiği iki mobil oyunu ücretsiz piyasaya sundu.
Polat, yaptığı açıklamada, çocukların mobil cihazlarda "temiz oyunlarla" vakit geçirmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Çocukluğundan beri kendi oyununu geliştirmenin hayalini kurduğunu aktaran Polat, 20 Mart'ta ilk oyununu tamamlayıp, piyasaya sunduğunu ardından da ikinci oyununu geliştirdiğini söyledi.
Polat, şöyle devam etti:
"Oyunlarım, çocukların zekasını geliştirecek macera oyunları. Çocukluğumuzdaki 'Süper Mario' oyunlarına benziyor. Oyunlar internet üzerinden ücretsiz indirilebiliyor. Hayalinin peşinde koşmak çok keyifli ayrıca yeni şeyler öğrenmek ve üretmek muhteşem bir duygu. Hiçbir zaman boş durmak istemiyorum. Her zaman daha iyilerini daha büyük projeler yapmak için çalışmaya devam edeceğim."
Oyun sektörünün Türkiye'de gelişmekte olduğunu ve henüz büyük çapta firmaların bulunmadığını belirten Polat, "Buna rağmen takip edebildiğim kadarıyla bu konuda çok çalışan, harika işler çıkaran arkadaşlar var. Ben de onların arasına katılmak istiyorum. Ülkemize katma değer sağlayacak bir projenin içerisinde olmak istiyorum." diye konuştu.
"Bize karşı olan ön yargı bir dezavantaj"
Hastalığı konusunda da bilgiler veren Polat, şunları kaydetti:
"Kaslarımı istediğim gibi hareket ettiremiyorum, zaman zaman da kasılmalar yaşıyorum. Engelli yaşamak çok zor bişey değil. Hayattaki engelleri ve kendi engellerimi bir şekilde aşıyorum. Sorunlarıma çözüm bulabiliyorum. Günlük yaşamda herhangi bir sıkıntım yok ancak insan ilişkilerinde bize karşı olan ön yargı bir dezavantaj. Belki de en çok mücadele ettiğim şey ön yargı. Engelli olmanın zor yanları var ancak kendinizi doğru konumlandırdığınız sürece sürekli artılardan faydalanabilirsiniz. Herkesin bahanelere sığınmadan ürtemeye başlaması gerekiyor. Zaten ürettikçe engelleri yeniyorsunuz, ürettikçe, başardıkça mutlu oluyorsunuz."
