ASIM CENGİZ GÜR


YEDİ ŞEY GELMEDEN ÖNCE

Notlar - Asım Cengiz GÜR


Ebû Hüreyre (Allah ondan razı olmuş) naklettiğine göre Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurmuşlar ki:

?Bâdirû bil-a´mâli seb´an mâ tentazırûne illâ fakran münsiyyen, ev gınen mutgıyen, ev maradan müfsiden, ev heremen müfniden, ev mevten müchizen, evid-deccâl, feinnehû şerru müntazarin, evis-sâatü ves-sâatü edhâ ve emerr.?

(Bâdirû bil-a´mâl) diye başlıyor. "Yarışırcasına (hayırlı/salih/güzel) işleri yapmaya, işlemeye koşunuz?

(Seb´an) "Şu sayılacak yedi tane şey gelmeden evvel. Onlar geldi mi yapamazsınız veya iş işten geçmiş olur. İşte bu yedi şeyi iyi hatırınızda tutun:"

1. (Mâ tentazırûne illâ fakran münsiyyen) "Siz unutulan bir fakirlikten başka bir şeyin mi gelmesini bekliyorsunuz? O gelmez mi, gelivermez mi?" mânâsına. İnsan unutur, aldırmaz, tahmin etmez, zenginken kendisine geleceğini düşünmez. Ama bakarsın birden fakirlik geliverir. Allah saklasın. Zenginken, çeşitli dükkânları, daireleri varken, arabaları varken, toplumdaki bir sarsıntı, veyahut kişisel bir şey, yangın, kaza vs. derken, bir de bakarsınız ki fakirlik geliverir. ?Fakran münsiyen?; yâni unutulmuş, hatıra gelmeyen, umulmayan bir fakirlik. Ya da fakirlik bir geldi mi, insana ne yapacağını unutturur, şaşırttıtırır. Fakirlik geldi mi hayırları unutturur, vazifelerini unutturur, çok kötü durumlara düşer. Hattâ fakirliği dolayısıyla ahlâktan sapar, hırsızlık yapar vs. Onun için, o fakirli gelmeden evvel hayırlı amellere çalışmak lâzım! Sonra başını kaşıyacak zamanı olmaz da, hayırlı amelleri, ibadeti, tâati yapamaz.

2. (Ev gınen mutgıyen) "Yahut azdırıcı bir zenginlik gelmeden evvel." Bu da bir tehlike, umulmadık bir fakirlik de tehlike. Azdırıcı bir zenginlik geliverir, artık hayır hasenat yapamaz insan. O zenginliğin gururuyla, şımarıklığıyla haramlara, günahlara sapar, mahvolur. O gelmeden evvel güzel amelleri işlemek lâzım! O da bir tehlike diyor Peygamber Efendimiz.

3. (Ev maradan müfsiden) "Yâhut insanın gücünü, kuvvetini tüketen, insanı ifsad eden, karmakarış eden, vücudunun imkânlarını tüketen hastalık gelmeden evvel." Evet, sıhhatliyken insan güzel ibadet ediyor ama, hastalık geliverirse yatağa esir oluyor. Herkes onun hizmetine koşuyor, herkese yük oluyor. Başkasına hizmet eden faydalı bir insanken, yapamaz duruma geliyor. Onun için hastalık gelmeden evvel hayırlı işleri yapmalı!..

4. (Ev heremen müfniden) "Yahut da ihtiyarlık, bunaklık geliverir." Adam iyiydi, hoştu, tatlı bir kimseydi, gayretliydi ama ihtiyarlayıverdi, bunayıverdi. Tamam, artık bitti. Hayır yapamaz, aksine abuk sabuk işler yapar, abuk sabuk sözler söyler. İşte ondan önce ömrünün kıymetini bilip, gençliğinin kıymetini bilip, ihtiyarlıktan önce hayırları işleri yapması lâzımdı. O da bir tehlike...

5. (Ev mevten müchizen) "Veyahut da seri olarak, birden gelen, füc´eten gelen ölüm. Birden bire geliverir ölüm, hiç tahmin etmezsin. Nasıl olur? Birisi çeker tabancayı, öldürür. Hadi, gitti işte adam. Veya duvar yıkılır, zelzele olur vs. Yâni yaşlı değildi, sıhhatliydi, neşeliydi ama, etrafındaki çevresinden de ölüm geliyor insana. O gelmeden evvel salih amellere devam etmeli!..

6. (Evid-deccâl) "Deccal çıkmadan evvel salih amellere girişmeli!.." Deccal çıktı mı, o zaman iş zorlaşıyor. Deccal ne demek? Aldatıcı, insanları çok aldatıcı demek. Hakkı bâtıl gibi gösterecek, bâtılı hak gibi gösterecek, şerri hayır gibi gösterecek, kötüyü iyi gibi gösterecek, haramı günahı tatlı gösterecek. Bütün değer hükümlerini değiştirecek. Allah´ı inkâr ettirecek, kendisine taptıracak, insanları kendisine bağlayacak. Deccalin fitnesi en büyük fitnedir. Ona karşı müslümanların uyanık olması lâzım! Bazıları diyorlar ki, Deccal bir insan değil bir olay, toplumdaki bir kötü gelişmedir. İman gidiyor, yerine küfür makbul oluyor. Ahlâk gidiyor, yerine rezalet, kepazelik makbul oluyor, icra olunuyor. Değer hükümleri değişiyor; dürüst insanlar aptal sayılıyor, hırsızlık yapanlar açıkgöz sayılıyor. İman yok, edep yok, ahlâk yok... Deccal bu durumdur diyorlar. Bazıları da başka yorumlarla anlatıyor. (Feinnehû şerru müntazarin) "Çünkü Deccal beklenilenlerin en şerlisidir. İlerde olup da geleceği beklenilen şeylerin en kötüsüdür." diyor Peygamber Efendimiz (s.a.v.). Korkunç bir afet. O geldiği zaman insanların çoğu şaşıracak. Mü´min-i kâmiller onun Deccal olduğunu anlayacak, kurtulacak, Deccal´in fitnesine tutulmayacak ama, kimisi de tutulabilir. O da bir tehlike... O gelmeden insanın sahil ameller işlemesi lâzım!..

7. (Evis-sâah) "Yedinci tehlike de kıyametin kopmasıdır. (Ves-sâatü edhâ ve emerr.) Bu kıyamet çok müthiştir ve çok acıdır. Çok acı bir olaydır, dayanılmaz bir olaydır." Kıyamet, çok korkunç bir hadise. Topluca alemin mahvolmasıdır.

Bu hadisi şerifte bildirilen olaylar olmadan önce Cenâb-ı Hakka güzel kulluk etmeğe yönelmemiz ve gayret etmemiz lazım. Hadis-i şerifte geçenlerin kimisi olmuştur, kimisi olacaktır. Bu sayılanların bir kısmı kişisel olarak bazılarının başına gelmiştir. Fakirlik gelmiştir, veya azdırıcı zenginlik gelmiştir, veyahut hastalık gelmiştir. İhtiyarlık gelmiştir, ölüm gelmiştir. Bize de gelebilir. Gelmeden önce gözümüzü açmalıyız. Su sıhhatli, afiyetli, aklımız başımızda olduğu zamanda, hadis-i şerifi okuduğumuz şu andaki imkânlarımızla, günümüzü Allah´ın rızasına uygun geçirmeğe çalışmalıyız. Sevaplı hareket etmeğe gayret etmeliyiz. Müteyakkız olmalıyız, dikkatli olmalıyız.

Dünya hayatı imtihandır. Bu imtihan bitiverir, zil çalıverir, kaleminizi kaldırın denilir. Sorular cevaplandırılmadan öyle boş geçirilmişse zaman, sonuç fena olur.

Allah-u Teàlâ Hazretleri cümlemize hakkı hak olarak görüp ona uymayı nasib etsin... Bâtılı bâtıl olarak görüp ondan korunmayı nasib etsin. İyi müslüman olmayı, iyi toplum olmayı bize nasib etsin.

Allah-u Teàlâ Hazretleri bizleri dünyanın en temiz, en ahlâklı, ahlâkî bakımdan onlara önderlik eden, her yönden onları hayra sevkeden hayırlı bir toplum eylesin.

Allah-u Teàlâ Hazretleri ömrümüzü rızasına uygun geçirip huzuruna sevdiği razı olduğu kullar olarak varmayı ve cennetiyle cemaliyle şereflenmeyi nasib eylesin.

 

 

Sevgili Efendimiz (s.a.v.)´in dilinden bir dua:

?Allah´ım!

Beni, güzel amel işlediği zaman sevinenlerden, kötülük yaptığı zaman da mağfiret dileyenlerden kıl!?