Dün takdim ettiğimiz yazımızda İl Sağlık Müdürü ve ekibinin çalışmalarından kesit sunmuştuk. Ekranlara her çıkan, cumhurbaşkanından başlayarak spikerlere kadar, herkes maske diyor da başka bir şey demiyor. Ama neden uyulmuyor?
Geçtiğimiz hafta sonu yanlış anlamadan, yanlış anlatmaktan dolayı cumartesi günü sokaklar kısıtlama günü gibiydi. Ya pazar? Başta alış veriş merkezleri olmak üzere çarşı pazar bayram arefesi gibiydi. Cumartesi yılbaşı ertesi günü gibi bomboş, pazar arefe gibi.
Fedakar ve cefakar polisimiz tek tek gördükleri maskesizleri, maskesini çene altına alanları hepsi olmasa da uyaranlar oluyor.
Ama bu uyarı bireysel bir uyarı. Yani tek kişinin uyarılması. Zaten vali, emniyet müdürü çıkacağı zaman gördüklerine maske takın, maskeyi burnunuza çekin diyorlar. Sanırız sıkıldı, yoruldular ki eskisi gibi ceza yok.
Devletimiz aldığı kararları bölge ve şehirlere göre ayarlamalı. Mesela 20:00’den sonra sokağa çıkma kısıtlaması. Şehrimiz başta zaten 20:00’den sonra kimse dışarıda değil ki? Nereye gidecekler? Oysa İstanbul başta, İzmir, Ankara, Adana, Antalya, Mersin, Bursa illerine bu kısıtlama konmalı.
Yeterli mi? Elbette değil. Bakınız geçen pazar bir AVM’de aynı anda 7 bin, aynı gün 23 bin kişi bulunmuş. İşte bu engellenmeli. Fırına gidin, kuru yemişçi, eczane müşteri varken dışarıda bekliyorsunuz. AVM’lerde de sayı belirlenmeli, eksildikçe içeri alınmalı. Adam aracıyla tek başına giderken polisimiz çevirip maskesiz diye ceza yazmamalı. Asıl sıkıntı toplu yerlerde. Ulaşım araçları, AVM’ler çok sıkı denetlenmeli, sayı sınırı getirilmelidir. Lütfen dikkat ediniz, sokağa çıkma yasağı, AVM’lerin kapatılması böyle giderse kaçınılmaz.
Polisimiz demişken, özel aracıyla tek başına giden birine maskesiz diye ceza kesilmemeli, ama biz her konuda olduğu gibi suistimale açık bir toplumuz. Her sağlıkçı sokağa çıkmamalı. Şimdi sağlık çalışanı diye kart düzenlenip ilgililere gösterilir mi?
Pandemi illeti ile mücadele eden bir avuç sağlık çalışanımız var. Her sağlık çalışanına serbestlik tanınmamalıdır. Pandemi ile mücadele edenler hariç, mesela adam serbest diş hekimi, sağlıkçıyım deyip geçmemeli. Yapılması gerekenler, Vali Bey’in gözetiminde kısıtlama sırasında kimler sokağa çıkacaksa Vali Bey ya da İl Sağlık Müdürü’nden kart, yazı, belge almalıdır.
Sahte kart düzenlemek ne müslümanlığa, ne insanlığa ne de adamlığa sığar. Gerçek çalışanlara haksızlıktır, kul hakkıdır.
Yazımızın başına dönelim, AVM’lere belli sayıda müşteri alınmalı, doluluğa erişince kapılar kapatılmalıdır. Taziye, geçmiş olsun vs ziyaretleri asla yapılmamalı, Valimizin, İl Sağlık Müdürü’nün, Müftümüzün uyarılarına kulak verilmelidir.
Kısıtlama değil yasaklar kapıda bilesiniz...
