VELİ ALTINKAYA


Tarım Ve Hayvancılık

GÜNDEM - Veli ALTINKAYA - Tekrar Yazıları


Kayseri’de geçtiğimiz hafta “Tarım Çalıştayı” yapıldı...

Türkiye, coğrafi yapısı itibariyle tarım ve hayvancılık noktasında kendine yeten bir ülke olmalı. Hatta yetmekle kalmamalı ihracat bile yapmalı...

Hollanda’nın yüzölçümü ile Türkiye bu noktada mukayese bile edilmez... Ama Hollanda başta, birçok Avrupa ülkesi meralarını ve özellikle hayvancılık noktasında diğer çalışmalarını daha entegre yaptığı için ciddi manada ihracat yapan ülkeler arasındalar.

Tarım ve hayvancılık elbette ülkelerin gelişmişliği ile de ilgili... Ben çiftçi çocuğuyum. Ortaokuldan itibaren yaz tatillerini üç ay süreyle tarlada geçiren biriyim. Orak da kullandım, tırpan da... Kuzu da güttüm, kağnı da kullandım...

Türkiye geniş toprağına rağmen uzun süredir bu topraklardan istediği verimi alamadı. Kullanılan tohum, toprak tahlilleri, dikilen fide ve fidanlar, gübre, ilaç ve kullanılan teknoloji gibi özellikleri devreye soktuğumuzda özellikle Kayseri gibi şehirlerde bunların önemini çok sonraları fark ettik...

Bugün gelinen noktada tarım ve hayvancılığa yapılan ve akıllı yönetilen yatırımlar kazandırıyor. Kayseri özellikle et ve et ürünlerinde önemli bir merkez. Develi ve Bünyan’da faaliyete geçen iki modern işletmeyi önümüzdeki yıllarda yenilerinin takip etmesini arzu ederim...

Hatta Kayseri’de et tüketiminin temelini oluşturan pastırma-sucuk üreticilerinin bulunduğu Karpuzatan mutlaka yeni bir alanda yapılandırılmalı ve daha modern tesislerde üretim yapmalıdır...

Tarım Çalıştayı’nda KESOB Başkanı Mustafa Alan güzel bir laf etmiş... Köyden şehre göç eden insana OSB’de asgari ücretle çalışacağına toprağını ekmesi-dikmesi telkininde bulunmuş. Doğru bir çağrı... Sadece kendi tarlası değil, hatta kiralık tarlada tarımı kendi kuralları içerisinde yapan biri asgari ücretten çok daha fazla gelir elde eder... Hem de daha az ve sağlıklı bir ortamda çalışarak...

Yeni yasayla Büyükşehir Belediyesi’nin mücaviri il sınırı oldu. Önümüzdeki 5 yılda Kayseri’de tarım ve hayvancılığa yönelik ciddi bir planlamanın yapılacağı kesin. Bu planlama ile birlikte Kayseri’nin özellikle Cumhuriyetin 100. yılına kadar tarım ve hayvansal ürünler noktasında daha umut verici hale geleceğinden şüphem yok...

Hükümet politikaları da tarım ve hayvancılığı teşvik edici şekilde gelişiyor. Hala birçok üründe sübvansiyon uyguluyor devlet... Kamu bankaları tarım ve hayvancılık kredilerinde faiz oranlarını diğer kredilere göre daha düşük tutuyor. Devletin ciddi manada verdiği teşvikler var... Bu teşvikler yatırım esnasında doğrudan kredi desteği şeklinde gerçekleştiği gibi, vergi ve sigorta noktasında da kolaylık gösteriyor. Bakanlığın bazı ürünlere yönelik doğrudan ödemeleri de cabası. Devlet aslında vatandaşına “Kardeşim sen yeter ki tarlanı ek-dik ben sana her türlü katkıyı veririm. Elde ettiğin ürün de elinde kalmaz. Bunu istersen tüccara, istersen gel bana sat” diyor...

Kayseri’de eskiden tarım ve hayvancılık denildiği zaman daha çok hububat ürünleri, bir-iki ilçemizde de meyve-sebze üretimi akla gelirdi. Hayvancılıkta da daha çok belediyelerin kontrolündeki kesimhaneler vardı. Köylü ise kuzusunu, buzağısını satarak hayatını idame ettirirdi. Son yıllarda Kayseri balıkçılık noktasında da ülkemizin önemli merkezlerinden biri oldu.

Kayseri’nin önümüzdeki yıllarda sektör açısından daha başarılı olacağına inanıyorum...

Öncelikle devam eden sulama projelerinin tamamlanması bunun en önemli nedeni. Yamula, Bahçelik, Develi 2. merhale, ve Sarıoğlan Barajı sulamaları ile küçük gölet merkezli sulama projelerinde peyderpey mesafe katediliyor. Bunların tamamlanması ile verim, dolayısıyla gelir de artacaktır... Büyükşehir’in planlaması ve teşvik politikaları da bu işi destekleyecek.

Bu arada Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı taşra teşkilatı oldukça gayretli bir çaba içerisinde. Eskiden tarım müdürleri ve ilçe teşkilatları daha çok günlük rutin denetim ve uyarıları yapardı. Bugün gelinen noktada Kayseri Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü başarılı işlere imza atıyor. Bir yandan her türlü gıda üretim ve satışına yönelik denetim çalışmalarını yürütürken, öbür yandan Kayseri’de tarım ve hayvancılığın geliştirilmesine dair önemli adımlar atıyorlar...

Tarım teşkilatının başında başarılı ve dürüst bir kardeşimiz var... Özkan Kayacan... Müdürlüğün sitesine girerek biyografisine baktım, sektörün her sahasında adeta görev almış... İl Müdürlüğü’ne atandığı süre içerisinde de şeffaf ve dürüst bir yönetim anlayışı ile Kayseri’de bir yandan gıda kontrolünü sağlamaya çalışıyor, diğer yandan tarım ve hayvancılığı geliştirme adına gerekli adımları atıyor. Özetle, tarım ve hayvancılık açısından Kayseri’ nin geleceği inşallah daha parlak.

 

KARPUZATAN

Pastırma ve sucuk üretiminin merkezi olan Karpuzatan mutlaka yeniden yapılandırılmalıdır. Daha önce bu sütunda Borsa Başkanı Ünlü ile bazı üreticilerin Belediye başkanları Mehmet Özhaseki ve Bekir Yıldız’la ayrı ayrı görüştükleri, geçtiğimiz günlerde de Vali Şerif Yılmaz’ın ilgili bürokratların katılımıyla pastırma-sucuk üreticileri ile biraraya geldikleri biliyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde (hatta o zamana kalmayabilir) Karpuzatan kesinlikle taşınır. Daha önce çalışmalar Sivas istikametinde şekillenmişken, şimdi İncesu cenahında yer arayışları sürüyor... Yerel seçim sürecinde bu işin daha çok konuşulması muhtemel. Bakanlık da hemen her gün gıda üretimleri ile ilgili yeni kararlar alıyor... Detaya girmeme gerek yok, pastırma-sucuk üreticileri Bakanlığın isteklerini ancak yeni yerlerinde gerçekleştirebilirler.

(26 Mart 2013 tarihli tekrar yazı)