SAMİ DAYANGAÇ


TARİKATLAR-İMAM HATİPLİLER

GÖZLEM - Sami DAYANGAÇ


Geçtiğimiz hafta ülke genelinde coronadan sonra en çok konuşulan konu sözde tarikat lideri olan bir alçağın, torunu yaşında bir kız çocuğuna yaptığı taciz oldu. Taciz ile ilgili babayla yaptığı vaatler sıraladığı konuşmalar yayınlanmaya başlayınca ne hikmetse yayın yasağı getirildi. Umarız bu iğrenç eylem bu dünyada karşılığını bulur.

Devam edelim, Kars doğumlu, binbaşı rütbesi ile emekli asker, Ergenekon davasında 8 yıl gün alan bir akademisyen, İmamhatipliler ile ilgili fevkalade yakışıksız söylemlerde bulundu.

Kendisini tarikat şeyhi olarak gösteren birinin iğrenç eylemi nasıl ki tüm tarikatları kapsamaz ise, bir akademisyenin söylemi de tüm öğretim görevlilerini kapsamaz. Hatırlayalım, Konya’da bir üniversite bölüm başkanı, bölümünden bir kadına yaptıkları ile gündeme düşmedi mi?

Ülke vatandaşlarımız ilginç tepkiler veren bir topluluk. Sabah özel bir kanalda program yapan kişi eşine şiddet uyguladı değil mi? Hani protesto eylemi? Neden kadın dernekleri o kadına sahip çıkmadı? Hükümet yanlısı yayın yapan bir TV sunucusu olsaydı, şehrimizde bile eylem yapılırdı.

Geçtiğimiz hafta haberlerinden devam edelim, yaşı hayli geçkin bir yazar, Batman ilinde yaşayan kadınlarımız ile ilgili son derece yakışıksız bir yazı kaleme aldı. Başta Kayseri Valisi büyük tepki gösterdi. Sonuç? Hangi kadın derneği tepki gösterdi, eylem yaptı?

Değerli okur, sahtekârlığın, alçaklığın, iğrençliğin partisi, görüşü şusu busu olmaz. Ne yazık ki millet olarak kandırılmaya müsaitiz. Çarşıda bir yalan at, eve gelince sen de inan misali. Üzücü olan, dini tanıttığını söyleyen, mehdi olduğunu söyleyen alçaklara inanıyoruz.

Fakir bir peygamberimizi anlata anlata zengin oldular. Buna kim dur diyecek? Acaba Diyanet İşleri Başkanlığımız yeterli olmuyor mu ki insanlar bunlara inanıyor? Elbette yoldan çıkmış kişiler olsa da son derece düzgün tarikatlar da var. Ama bunu nasıl ayırt edeceğiz?

Bir alçak çıkıp torunu yaşındakine musallat oluyor, din düşmanlarına, İslamiyet’i kötülemek isteyenlere gün doğuyor.

28 Şubat döneminde dinimize büyük saldırı ve baskı yapıldı. Kızlarımızın başörtüleri zorla çıkarıldı, ikna odaları düzenlendi. Düzenleyenlere, Sivas Üniversitesi birincisinin başörtüsünü zorla sıyıran o kadından hesap soruldu mu?

Medya, Ege’de bir ilçemizin belediye başkanı ve yardımcısı ile meclis üyesi kadının, iş başvurusunda bulunan bir kadına yaptıkları iğrençlikle çalkalandı. Sonuç? O belediye başkanı AK Parti’li, MHP’li olsaydı kadın dernekleri sokaktaydı.

Torunu yaşında, 12 yaşında bir çocuğa cinsel tacizde bulunan, bunu da telefon konuşmasında babaya açıklayan, hatta babaya rüşvet teklif eden sahte şeyh de, imam hatiplilere hakaret eden de, kadına her türlü şiddet uygulayan her kimse gereken ama caydırıcı olacak cezayı almalıdır.