TARİHİ BİR GÜNÜN ARDINDAN

4 Aralık, Kayseri için ?not düşülecek? bir tarihtir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın yanı sıra Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi´nin açılışı dolayısıyla, başta Sayın Gül olmak üzere, Bosna-Hersek Cumhurbaşkanlığı Konsey Üyesi Bakir İzzetbegoviç, Afganistan Eski Devlet?Başkanı Hamid Karzavi, Arnavutluk Eski Devlet?Başkanı Bamir?Topi, Sırbistan Eski Cumhurbaşkanı Boris Tadic, Azerbaycan Milli Meclis?Başkanı Ogtay Asadov, Katar Emiri´nin kardeşi Veliaht Şeyh Hamad?Al?Sani, Suudlu Prens Turki El?Faysal, Başbakan?Binali Yıldırım, eski Başbakan Ahmet?Davutoğlu, Almanya Eski Başbakanı Gerhard Schröder,Yunanistan eski Başbakanı Yorgo Papandreu, Pakistan Pencap Eyaleti Başbakanı Şehbaz Şerif ve çok sayıda eski başbakan Kayseri´deydi.
Eski meclis başkanları, bakanlar, görevde bulunan beş bakan, nice sanatçı,bilim insanı da cabası...
Kayseri´ye tarihi bir gün yaşatan olayın merkezini şüphesizki Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi´nin açılışı oluşturuyor. Miting ve Sanayi Gecesi bu bağlamda gerçekleşti.
Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi ile ilgili son iki gündür bazı değerlendirmeler yapıyorum, bugün daha çok Cumhurbaşkanı´nın Meydan mitingi ve Sanayi Gecesi´ndeki söylemlerini değerlendirmek istiyorum. Bir-iki gün içerisinde Gül´ün adını taşıyan müze ve kütüphane nedeniyle bir önerim de olacak.
Ortalama 5-6 derece sıcaklığa rağmen Kayseri Cumhuriyet?Meydanı muhteşem bir kalabalığa ev sahipliği yaptı. Mitingi, TV´den izledim. Objektifin kalabalıkları nasıl gösterdiğini bilirim, bu cihetle Mitingi hem bizim Gazeteciler?Cemiyeti´nden izleyen, hem de alanda bulunan meslektaşlarımla konuştum. Kalabalık için 70 binden az rakam veren yok. 100 bin kişi diyen de vardı. Daha fazlasını söyleyende...
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu ülke için gerçekten bir efsane oldu. Bir kaç günlük duyuruya rağmen bu kadar kalabalığın toplanması az şey değil. Elbette bu kalabalığın toplanmasında AK?Parti teşkilatlarının, belediye başkanlarının epeyce gayreti var. Ama, ?Erdoğan sevdası? ile meydana gelenlerin sayısı o kadar çok ki...
Sanayi Gecesi´nde bunu daha yakından gördüm. Erdoğan´ın salona girmesi ile birlikte salon adeta inledi. Keza aynı şekilde kürsüye çıkışlarında da salon tamamen ayakta alkışladı Cumhurbaşkanını. Cumhurbaşkanının konuştuğu kürsüye yakın bir noktada oturuyordum. Kürsüye çıkması ile birlikte bizim masanın önünden onlarca isim O´nun konuşmalarını kaydetme çabası içindeydi. Cumhurbaşkanını da aynı kareye almak için selfie çektirme çabasında olan çok sayıda genç işadamı gördüm.
Bu sevgi ile, inanmışlıkla ilgili bir iş... Zorla kimse kimseyi o soğukta meydanlara getirtemez. Zorla kimse kimseyi ayakta alkışlatamaz.
Hem Cumhurbaşkanı´nın, hem de Başbakan´ın Kayseri ile ilgili övgü dolu sözlerini bu şehir gerçekten hakediyor.
Kayseri vefalı, çalışkan, Başbakan´ın tabiriyle ?Erciyes gibi başı dik´ insanların şehri. Bu şehrin güzel insanları her türlü övgüyü ve hizmeti hakediyor.
Başbakan?Yıldırım Kayseri´ye devr-i iktidaları döneminde 13.5 milyar liralık yatırım yapıldığını söyledi. Ve her Kayserili´nin büyük bir iştiyakla beklediği Ankara hızlı trenini de büyük bir iştiyakla beklediğini gördü Başbakan ve Cumhurbaşkanı...
Başbakan hem Meydan´da, hem de KAYSO?Gecesi´nde yaptığı konuşmada hızlı treni getireceklerini söyledi. Aldığı alkıştan Kayserililerin bu işi ne kadar çok istediğini anlamıştır. O konuyla ilgili bazı özel tespit ve görüşmelerimi yarın yazacağım inşallah.
Hem Sayın Cumhurbaşkanı, hem de Sayın Başbakan, AK?Parti´nin kuruluşundan bu yana Kayserililerin desteğinden övgüyle söz etti. İktidarın da, Kayseri´nin bu desteğini karşılıksız bırakmayarak, başta hızlı tren projesi olmak üzere, havaalanının genişlemesi, kırsal kalkınmanın nirengi noktasını oluşturan sulama projelerinin bitirilmesi adına kararlı adımlar atması gerekir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın ekonomik sıkıntıyla ilgili Sanayi Gecesi´nde kullandığı ?Tulumbada su kalmadı? cümlesinin muhalefet tarafından aleyhine kullanılacağı kesin. Ama, benzetme de, tespit de yerinde. Cumhurbaşkanı bu noktada Kayseripark´ın patronu hemşehrimiz?Süleyman?Çetinsaya´yı Bakan Özhaseki´ye telefonda buldurarak, ?Dövizle kiraya vermekten vazgeçmesi? ricasında bulunuyor.
Öyle anlaşılıyorki FETÖ´ye destek veren küresel odaklar, bizim yine bu sütunda 15 Temmuz´dan bir hafta sonra işaret ettiğimiz gibi ?ekonomik darbe? oyununu sahnelediler. Yine Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın bu ve her konuda ?Su uyur, FETÖ´cüler uyumaz? tespiti manidar ve yerinde bir söylemdir.
4 Aralık´ta Kayseri, Erdoğan ve Gül arasına fitne sokulamayacağını bir daha gösterdi. Bunu her iki isimde defalarca teyit ettiler.
Bakan Özhaseki, Vali Kamçı, Başkan Çelik´in, Cumhurbaşkanı ve Başbakana FETÖ operasyonları dahil, bazı konularda özel bilgiler aktardığını da ifade ederek sözlerimizi tamamlayalım.
Hatta özellikle FETÖ?operasyonları ve diğer konularda Vali ve Emniyet?Müdürü´nün İçişleri Bakanı Süleyman?Soylu´ya ?özel? olarak aktardıkları olduğunu sanıyorum.
Kayseri gerçekten 4 Aralık´ta tarihi bir gün yaşadı. Buna vesile olan halef-selef cumhurbaşkanları Gül ve Erdoğan´ı tebrik etmemiz lazım. Keşke böyle bir organizasyonu Erciyes´te yapabilsek de canlı yayınlarla o güzelim dağı ve tesisleri daha geniş kitlelere tanıtabilsek.
Son bir not: Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın miting esnasında döviz taşıyan İHL öğrencisinin evine davetine icabet etmesi, bu siyasi hareketin 14 yıllık süren başarısının bariz bir göstergesi olsa gerek.