VELİ ALTINKAYA


SEÇİMLERİ GENEL VE YERELDE NASIL OKUMALIYIZ

SEÇİMLERİ GENEL VE YERELDE NASIL OKUMALIYIZ


Bu satırları dün saat 11.30’da yazmaya başladım.

    Dünkü yazımdaki o yazıyı sandıklara gitmeden 24 saat önce yazmıştım.”Seçim Öngörüm ve Sonrası” başlıklı yazımda  “Recep Tayyip Erdoğan 52-54, Ekmeleddin İhsanoğlu % 38-40 ve Selahattin Demirtaş % 7-9 aralığında oy alır” demiştim...

     Gazetemiz internet sitesine girip okuyabilirsiniz;  24 Haziran tarihli “Cumhurbaşkanlığı seçimi” başlıklı yazımda, (ki o tarihte henüz Başbakan Erdoğan’ın adaylığı resmen açıklanmamıştı), Erdoğan’ın ilk turda seçileceğini ve % 52/53 oy alacağını yazmışız...

    22 Temmuz’da; “Başbakan, Gül’ü Değil, Davutoğlu’nu İstiyor” başlıklı yazımızla da , hem yukarıdaki oranları işaret etmiş, hem de bugün yaşanan “Başbakan kim olacak?” tartışmasına cevap aramıştık.

  31 Temmuz tarihli “Sandığa On Gün Kala” başlıklı yazımda sonuçları Erdoğan  % 52-54, İhsanoğlu % 39-41, Demirtaş % 7-8 olarak öngörmüştük...

   Türkiye geneli için öngörüm büyük oranda tuttu...

“Canım senin öngörün çok mu önemli?” diyenleri saygı ile karşılarım.

   Gelelim Kayseri’ye...

   Kayseri’ye de Başbakan’ın oyunun % 60 gibi olmasını bekliyordum... İhsanoğlu’nun 35’in altına düşmesine ihtimal vermiyordum. Demirtaş’ın beklediğim oyu aldığını söyleyebilirim. Kayseri için başbakan benim öngörülerimden 5 puan daha fazla oy aldı...

    Hem Kayseri’de, hem Türkiye’de Başbakan Erdoğan kesinlikle başarılıdır... Kendisini “Seçimle gelmiş ilk cumhurbaşkanı” olarak tebrik ediyorum.

   Bu başarı O’nun neredeyse tek başına ortaya koyduğu bir zaferdir. Azmin, inancın, sadakatin, samimiyetin zaferidir Erdoğan’ın başarısı...

    HDP Adayı Demirtaş da % 10’a yaklaşan oy oranı ile bu seçimin başarılı ismidir. Eğer Demirtaş’ın geçmişte bölücü örgütle olan gönül bağı kalabalıklar tarafından bilinmemiş olsaydı, emin olun % 15’leri bulan bir oy oranına ulaşması muhtemeldi.

     Demirtaş bir çok söyleminde “halk gibi, halkın anlayacağı” lisandan konuştu...

   Ve Ekmeleddin İhsanoğlu...

   Hoca gerçekten tam bir beyefendi...

   CHP ve MHP kendi adaylarını çıkartsaydı, eminim CHP % 25’in, MHP % 15’in altında oy almazdı...

   Bu sonuçlarla kesinlikle ‘çatı’nın kiremitlerinde sızıntı olmuştur. Belli dönemlerde ‘çatı’nın kiremitlerini ya da sacını değiştirmek, yenilemek gerekir. Kiremit kırılır ve suyu sızdırır. Sac ise paslanır ve çürür... Bu çatı kiremit veya sac hiç farketmez kısmen çürümüş ve kısmen kiremitleri kırılmıştır... Mutlaka ‘çatı’da bir aktarma, sızdırmazlık onarımı yapmak gerekir.

    Seçim sonuçlarını yorumlayan ‘çatıcılar’ kiremitlerin kırıldığından bihaber duruyorlar...

    Onlara göre seçimi kaybeden kimse yok...

   Gelelim sonrasına...

  Önce Kayseri için bir-iki cümle söyleyelim...

  AK Parti Kayseri’de başarılı. Bu başarıyı Hüseyin Cahit Özden başkanlığındaki il yönetimi veya belediye başkanları ‘kendi başarıları’ olarak görürlerse yanılırlar...

    Bu Erdoğan’ın başarısıdır...

   Ve bu sonuçlarla yarın bir seçim olsa AK Parti 6, MHP bir, belki CHP bir milletvekili çıkartacaktır. 9. milletvekilini çıkartmaya MHP daha yakın gibi duruyor. Tabi varsayımdan hareketle söylüyoruz bunu.. Zira Kayseri’de İhsanoğlu’nun aldığı % 2’nin hangi partiye ne oranda ait olduğunu bilmemiz mümkün değil...

  Milletvekilliği hesabı yapanlar da buna göre siyaset üretmeli.

   Seçimleri yerelde de etkileyecek en önemli faktör AK Parti’nin başına kimin geleceği ile ilgili...

   Bu satırları yazdığım dakikada AK Parti MKYK toplantı halindeydi...

   Olağanüstü kongre için bir karar alındı mı bilmiyorum. Ama, alınsa bile kongre en erken 15 gün sonra yani 27 Ağustos’ta yapılabilir...

     Ben halkın içinden gelen, onun dilini anlayan ve konuşan Başbakan’ın böyle bir karar alacağını sanmam. Böyle bir karar “Yangından mal kaçırmak mı” anlamına gelir.

   Başbakan böyle yapmaz, yapmamalı... Önce MKYK üyelerini dinlemeli. Sonra bu hafta milletvekilleri ve il başkanları ile bir toplantı yapmalı. Bu arada bir kaç anket şirketine “partinin başına kim gelsin, başbakan kim olsun?” sorusunu sordurmalı ve nihayet  Cumhurbaşkanı Gül ile yapacağı istişare sonrasında olağanüstü kongre tarihine karar verilmelidir. Bu tarih en erken 7, bilemediniz 14 eylül olmalıdır.

   Dedim ya aksi, “yangından mal kaçırmak” gibi olur...

     Başbakan Erdoğan ve seçimleri iyi okumalıdır...

  Evet Başbakan Erdoğan % 51.8’le 12. cumhurbaşkanı seçilmiştir....Türkiye’de katılım oranı % 75 gibi... Olası bir erken genel seçim veya süresinde yapılacak bir genel seçimde katılımın % 85 veya 90’ları bulması halinde AK Parti’nin oy oranı % 45’lere kadar inecektir...

    Bu oran Başbakan Erdoğan’ın özlediği 330 rakamına ulaşılmasına mani olur...

   Aslında bu seçim sonuçlarına bakıldığı zaman, milletin “başkanlık ya da yarı başkanlık sistemine” mesafeli yaklaştığını, endişeleri olduğunu anlıyoruz...

   Başbakan ve kurmaylarının bunu iyi okuması gerekiyor...

       Erdoğan’ın istifasından sonra Mehmet Ali Şahin genel başkanlığa vekalet edecektir. Şuan ki eğilime göre Dışişleri Bakanı Davutoglu da Başbakan ve çevresindeki siyasi ve bürokratların telkiniyle yeni genel başkan ve başbakan gibi gözüküyor...

    AK Parti’nin başına kesinlikle Cumhurbaşkanı Gül gelmelidir. Bu durumda ilk genel seçimde AK Parti alabildiği en yüksek oyu alır. Erdoğan da rahat bir şekilde cumhurbaşkanlığı yapar.