Genel seçimlere iki yıl olmasına rağmen, ittifak hesapları erken konuşulmaya başlandı. Niye? Bu noktada anayasa, yapılacak düzenlemenin seçimlerden bir yıl önce hayata geçmesini hükme bağlamış da ondan.
Yani TBMM bu yasama döneminde (1 Temmuz 2018´e kadar) seçim kanunlarında bir düzenleme yapmalı. İç tüzük gereğince Meclis, 1 Temmuz´da tatile giriyor ve 1 Ekim´de yeniden açılıyor. Dolayısıyla önümüzdeki yılın yasama döneminde seçim kanunlarında bir düzenleme yapılamaz. Eğer kanunlarda bir düzenleme yapılacaksa 2018 bütçesinin kabulünden sonra yeni yılın ilk yarısında bu konunun Meclis´e getirilmesi gerekiyor.
AK?Parti cenahı çalıştığı üç seçim sistemini muhalefete sunmak üzere. Parti içinde ağırlıklı bir grup, ?dar bölge´ seçim sisteminin, yani ülkenin 600 bölgeye ayrılmasının aleyhlerine olacağına inanıyor. Geriye, ya mevcut sistemle devam, ya da ?daraltılmış bölge´ kalıyor.
AK?Parti ile MHP´nin bir çok alanda ittifakı artık gizlenmeyecek şekilde gözüküyor. MHP?Lideri Bahçeli´nin, bir süre önce % 10 barajı ile ilgili sözleri, farklı yorumlara neden olmuştu. Özellikle İyi Parti´nin kurulmasından kısa süre sonra, böyle bir konunun dillendirilmesi farklı yorumları beraberinde getirmişti.
Aslında AK?Parti içerisinde bir grup, barajın %7´ye indirilmesinden yana. MHP´nin beklentisi de böyle gibi. Ancak, AK?Parti´nin bu noktada temel hesabı HDP´nin baraj altında kalması. Barajın % 7´ye indirilmesi halinde HDP barajı aşar. Barajın % 10´da kalması ve HDP´nin barajı aşamaması halinde en az 15 vilayette AK?Parti tutum çıkartır.
Barajla ilgili yapılan hesap bu...
Mevcut sistemle gidilirse yine Bahçeli´nin son günlerde üst perdeden dillendirdiği ittifakın önü yasal olarak açılacak gibi.
Peki bu nasıl yapılacak?
Henüz detayları konusunda bir mutabakata varılmış değil. Ancak her partinin kendi amblemi ile seçime girmesi esas... Bahçeli´nin tarifine göre, seçmen önce kendi partisine, sonra ittifakın amblemine oy verecek. Bu seçim tekniği açısından sıkıntılı gibi gözüküyor.
İttifakla ilgili şöyle bir usul üzerinde duruluyor gibi.
Siyasi partilerin yetkili organları hangi parti ile ?Havuz ittifakı´ yapacaklarını kamuoyuna deklare edecek. Sonrasında herkes kendi amblemi ile seçime girecek. Partilerin tek tek ülke veya ?daraltılmış bölge sistemi´ olması halinde yerel barajı aşıp aşmadığına bakılacak; en sonunda ise ittifakı deklare eden partilerin oyları toplanarak, yerelde aldıkları oya göre milletvekili dağılımı yapılacak. Yani ittifak edecek partilerin oyları, ülke veya yerel barajı aşmışlarsa bir havuzda toplanarak milletvekili dağılımı D´hont sistemine göre yapılacak.
Yapılmak istenen bu. Ama, bu yasaya nasıl yansıtılır, bekleyip göreceğiz.
AK?Parti veya MHP´nin buradaki temel hesabı da şu gibi:
Artık sistem değişti. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildiği için, iktidar olacakların 50+1 oya ulaşması gerekiyor. Bu hesapla MHP?ve AK?Parti olabilirse yanlarına Saadet Partisi gibi sağ tabanlı (hatta mümkünse BBP ve DP´yi de) partileri alarak 50+1 için bir blok oluşturmak istiyor.
AK?Parti ve MHP, karşı cenaha, yani 16 Nisan´da ?Hayır´ cenahında yer alan, CHP, HDP?ve İyi Parti´yi de böyle bir usulle ittifaka zorlayacak.
CHP, HDP?ve İyi Parti´nin ittifakı belki doğu illerinde ittifaka artı getirebilir. Ama, en az 60 ilde CHP ve İyi Parti´nin terör örgütü bağlantılı HDP?ile olası ittifakı tüm hesaplarını bozabilir.
Sizin anlayacağınız şimdilerde ufaktan ufaktan dillendirilen ittifak hesaplarının altında Kılıçdaroğlu ve Akşener´i terör örgütünün siyasi uzantıları ile aynı fotoğraf karesine girdirme hesapları var.
Böyle bir hesap tutarsa İyi Parti tümden dağılır. CHP´de başta orta Anadolu olmak üzere bir çok bölgede ciddi sıkıntı yaşar.
Aslında Akşener´in son günlerde cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili olarak mealen, ?İlk turda herkes adayını çıkartsın; ikinci turda ittifak konuşulabilir´ manasına gelen sözlerinin altında yatan hesap da bu...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, böyle bir ittifak hesabıyla ülkemizde yaygın olarak var olan, % 65-70 aralığındaki merkez sağ oyları bloke etmek istiyor. Baraja takılması halinde HDP´nin doğu ve güneydoğudaki oylarının da kendisine yarayacağını biliyor.
Özetle hesap bu. Bakalım bu hesap kanuna nasıl yansıtılacak?
Bu arada bizim aylar önce yazdığımız gibi, ?Daraltılmış bölge´ sistemi ile, seçime girilmesi halinde bir çok ilde yerel baraj, % 17-33 arasında değişiyor. Bu durumda Kayseri 6+4 veya 5+5 olmak üzere iki bölgeye ayrılacağı için, bölgenin 4 vekil çıkartması halinde yerel baraj % 25, 5 vekilde % 20, 6 vekilde ise % 17´lik bir baraj karşımıza çıkıyor.
Milletvekilliği hesabı yapanlar, ?kanunda yapılacak değişikliği görmeden paçayı sıvamasınlar.
AK PARTİ İL KONGRESİ
AK?Parti MKYK´nın kararı doğrultusunda Kayseri teşkilatı ilçe kongrelerinin 11´ini ivedi bir şekilde tamamladı. Sonrasında MKYK sürpriz bir kararla 30 büyükşehirde kongre takvimini durdurdu. Diğer iller yani 51 ilde ilçe ve il kongreleri süreci devam etti. Şuana kadar 6-7 ilde il kongresi yapıldı. MKYK´nın kararına göre yıl sonuna kadar büyükşehirler ilçe kongrelerini tamamlayacak. Kayseri teşkilatı daha önce 11 ilçede kongre yaptığı için kalan 5 ilçe kongresini de hafta sonu tamamladı ve il kongresi için Genel?Merkez´den tarih bekliyor. Yeni takvime göre AK?Parti il kongresi şubat, hatta marta kalabilir. Zira önce 51 ilin kongresi bitecek, sonra sıra büyükşehirlere gelecek. Kayseri´de bu açıdan bir sıkıntı yok. Şehir hastanesi inşaatının tamamlanma süreci hızlandırılırsa Kayseri il kongresi mart, hatta nisana bile sarkabilir. Zira büyük kongre mayıs veya haziran gibi yapılacak.
Mış? Miş? Muş?
00-İlçe kongrelerini tamamlayan AK?Parti´de gözler, il kongresinde değişecek yönetime çevrilmiş.
00- AK?Parti il kongresi için, Cumhurbaşkanı Erdoğan´dan gün bekleniyormuş.
00-Talas´ı bir oy farkla kazanan Milletvekili Çetin?Arık yanlıları il kongresi için umutlanmış.
00- CHP´li vekil?Eren Erdem´in Kayseri´deki konuşmaları partilileri tarafından dahi tepkiyle karşılanmış.
00- CHP´li eski vekil?Kulkuloğlu kongrelerde boy göstermeye başlamış.
00-Büyükşehir, Melikgazi altgeçidinin Kızılırmak-Nuh Naci Yazgan?bağlantısını 15 güne kadar açıyormuş.
00-Vali Kamçı, bugün halkın derdini dinleyecekmiş.
