8 Kasım 2012 günü bu sütunda “Odalarda Gruplar Belli Oldu” başlığı ile bir yazı yazmıştım. O yazı bir şekilde TOBB Başkanı değerli hemşehrimiz Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’na ulaştırılmış.
O yazıyı okumayanlar olabilir. Önce özetleyeyim. Yazıda mealen TOBB’un AB standartları çerçevesinde NACE denilen sisteme bağlı olarak grupları belirlediği ve üyelere posta ile hangi grupta yer aldıklarını bir yazı ile bildirdiğini aktarmıştım.
Hal-hatır faslından sonra Rifat Bey o yazımı hatırlatarak aşağıdaki paragrafı okudu. :İşte o paragraf
“...İlgilenenler için söyleyeyim, üyelere listeler gönderilmeden TOBB’ a yakın isimler kendi üye listelerinin tamamını ele geçirip, şimdiden sessiz-sedasız çalışma başlattılar bile...”
Bu paragraf üzerine Hisarcıklıoğlu bakın ne dedi..:
“...Veliciğim kimin hangi grupta yer aldığı ya da herhangi bir kişiye grup listelerinin verilmesi mümkün değil. Emin ol benim şirketimin dahi hangi grupta yer aldığını yazı geldikten sonra öğrendim... Gruplar tamamen kilit altında ve kimse grupları alamaz... Bunu aldığını iddia eden varsa ben görevimden istifa ederim. Grupların olduğu bilgisayarlarda on kilit (şifre) var. Kimsenin süresinden önce listeleri alması mümkün değil. Bunu düzeltirsen sevinirim...”
Rifat Bey’in aradığı akşamın gündüzünde de KTO yönetimine muhalif bir isim TOBB’dan 14 bin 800 üyeli yeni grup listesini aldığını söylemişti. Rifat Bey’e bu iddiayı hatırlattım, tekraren “Veliciğim mümkün değil, tamamen kilit altında ispatlansın istifa ederim” diyerek kesin bir hükümle konuştu...
Yaklaşık on yıllır TOBB başkanlığını başarılı bir şekilde götüren hemşehrimizin söyledikleri özetle böyle...
KTO muhaliflerinin, bu kesin konuşmadan sonra ellerindeki listenin eski mi, yoksa yeni mi olduğunu sanırım gözden geçirmeleri gerekecek. Bu arada bin kadar ismin üyeliklerinin aidat vs gibi gerekçelerle askıya alındığını duydum. KTO yönetiminin bu konuda da üyeleri uyarması gerektiğini dününüyorum.
Bu arada KTO yönetiminin yeni bir bina baktığını duydum. Seçim arefesinde bir bina alınması spekülasyonlara yol açar. Asaf Bey ve yönetim inin buna fırsat vermemelerini diliyorum.
Daha önce defalarca yazdım KTO seçimleri belliki çekişmeli geçecek. KAYSO’da seçimlerin sukünet içinde yapılacağı kesin. KTB’de de derin kulisler var; ama, şimdilik su yüzüne çıkmıyor... Belliki önümüzdeki aydan itibaren oda seçimlerine yönelik kulis çalışmaları daha da yoğunlaşacak... Ama bize, Kayseri’ye yakışan seçim süresinde kulis çalışmalarını çirkinleştirmeden götürmektir. Herkes buna özen göstermelidir.
AGÜ İLE İLGİLİ BİR YANLIŞI DÜZELTELİM
Bir süredir yerel basında Abdullah Gül Üniversitesi rektörlüğüne Prof.Dr. İhsan Sabuncuoğlu’nun atandığı yolunda haberler çıktı. Dün bizim “mış mış’da da” böyle bir cümle vardı. Abdullah Gül Üniversitesi Vakfı’nın kurucularından bir dostum arayarak, “ Rektörlük ataması diye bir şey yok. Önce diğer üniversitelerde olduğu gibi seçim yapılacak; sonra YÖK, nihayet Köşk’ün takdiri” hatırlatmasında bulundu.
Peki son durum ne?.
Bilkent Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Endüstri Mühendisliği Bölümü Başkanı olan Prof. Dr. İhsan Sabuncuoğlu Abdullah Gül Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak atanmış. Hoca zaten AGÜ Bilim Kurulu üyesiymiş...Yani AGÜ’ye yabancı biri değil... Bu hocamız AGÜ’de resmen göreve başladıktan sonra, mevcut rektör vekili YÖK’ten de olur alarak rektörlük seçimiyle ilgili takvimi ilan edecek AGÜ kadrosunda veya diğer üniversitelerde görev yapan prof’lar aday olabilecek. AGÜ’de şuanda rektörlük seçiminin ilk ayağında oy kullanacak öğretim üyesi sayısının ne kadar olduğunu bilmiyorum. Muhtemelki sayı çok az...
Öyle sanıyorumki Prof. Sabuncuoğlu’da rektör adayları arasında yer alacak. İlk altı isim YÖK’e bildirilecek, YÖK de bu altı isimden üçünü Cumhurbaşkanı Gül’ün onayına sunacak...
AGÜ’de seçim takviminin uzayacağını sanmam. Yıl çıkmadan İhsan Sabuncuoğlu’nun AGÜ’nün rektörü olmasını bekliyorum...
Mış… Miş… Muş…
00- TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu KTO veya diğer odalarda grup listelerinin sızmasının mümkün olmadığını söylemiş.
00- KTO yönetimi seçim arefesinde yeni arsa ve yeni bina almayı konuşuyormuş. 00- Vali Yılmaz’ın Özel İdare Genel Sekreteri Atsız’la ilgili gazetecilere söylediği iddia edilen “O’nu öne çıkartmayın, O zaten gidici” ifadesi garip karşılanmış.
00- KASKİ Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tarınç CHP’li vekil Atilla Kart’tan tazminat kazanmış.
00- KAYİF’te iş arayanlarla işci arayanlar buluşmuş.
00- Kayseri cuma günü Enerji ve Bilim Teknoloji bakanlarını ağırlayacakmış.
VALİ BEY GERÇEKTEN O SÖZÜ SÖYLEDİ Mİ?
Vali Yılmaz beraberindeki bir heyetle haftasonu Yahyalı’ya gitti. Dün Kayseri Olay Gazetesi bu gezide Vali tarafından söylendiği iddia edilen bir sözü manşetten vermiş. Haberin üst başlığı ve manşet aynen şöyle: “Vali Şerif Yılmaz İÖİ Genel Sekreteri Atsız için basın mensuplarına böyle seslendi: O’nu öne çıkartmayın,O zaten gidici”Arkadaşlarıma yalan haber yazdı diyemem... Belliki böyle bir söz ama espri, ama ciddi olarak söylenmiş. Doğrusu Vali Bey’e yakıştıramadım. Vali bir bürokratla çalışmak istemiyorsa bunu gazete manşetleriyle mi tebliğ ediyor. O bürokratı kimin atadığı belli. Gider İçişleri Bakanına meramını anlatır. Atsız’ın eleştirilecek tarafları elbette var; ama O’nun 7 yıllık sürede Kayseri’ye epeyce hizmet verdiğini de unutmamak gerek. Kamu görevlileri geldikleri yolla gideceklerini bilirler. Ama her işin, her lafın bir usulünün olması gerekmez mi?..
