Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Recep Bağlamış ekibiyle birlikte göreve geldiği 2,5 yıllık sürede gayretli bir çalışma yapıyor. Bağlamış, genç, yerinde duramayan bir anlayışla ve emanet aldığı görevi en iyi şekilde yapmak için uğraşıyor.
Kayseri, tarım ve hayvancılıkta önemli bir şehir. Daha doğrusu önemli olması gereken bir il. Bu noktada Ticaret Borsası ile kamu kurum ve kuruluşlarının da uyumlu çalışması lazım.
Recep Bağlamış gerek Tarım İl Müdürlüğü yetkilileri ile gerekse ilgili diğer kurum ve kuruluşlarla yakın ilişki içerisinde.
Borsa’dan katkı verilmesinin istendiği, sektörün ve şehrin her sorununa da ‘başını açıp’ koşuyor. Bakın bir örnek vereyim. On gün kadar önce Memduh Başkan bir gazeteci grubuyla ziyaretimizde anlattı. Diyor ki:
“... İl Hıfzıssıhha Kurulu toplantı halindeydi. Hastaneye şüpheli olarak gelip numune alındıktan sonra sonuç beklemek üzere evlerine gönderilecek kişilerle ilgili araç talebi gündeme geldi. Sayın Valimizle görüşerek Borsa Başkanımızdan 10 araç rica ettim. Sağ olsun Recep Başkan, ‘Derhal Başkanım ’ diye katkı verdi...”
Aslında bu noktada bir güzellik de şu. TOBB’a bağlı üç meslek örgütü olan KTO, KAYSO ve KTB Başkanları hemen her alanda uyum içerisinde çalışıyor. Pandemi sürecinde de tıpkı Recep Başkan’ın yaptığı gibi Ömer Başkan ve Büyüksimitçi Başkan da üzerine düşeni fazlasıyla yaptı, yapıyor.
Bu girişten sonra gelelim asıl konumuza...
Borsa Başkanı Recep Bağlamış önceki gün bir açıklama yaptı. Bağlamış, hayvancılığı, et işini iyi bilir. Zira yıllardır toptan et kesimi yapıyor, restoran işletiyor...
Et sektörü, dolayısıyla besiciler bir süredir sıkıntılı. Sıkıntının en temel kaynağı pandemi gibi gözüküyor. Başka faktörler de var. Etin yoğun tüketildiği yerler evlerden çok restoranlar, düğün salonları ve büyük işyerleri. Pandemi nedeniyle düğün salonlarında yemek yasaklandı. Restoranların durumu da malum. Orta halli vatandaş aradan birkaç ay geçmiş de olsa hala kurban etiyle idare ediyor. Zenginin de her gün et yiyecek hali yok. Zenginler de kalp, tansiyon, şeker, kolestrol derken daha çok et yerine ot yemeye başladı. Et sektörü neredeyse bitme noktasına gelmiş.
Şu anda önümde ‘Besilik hayvanın maliyet hesabı’ diye bir rapor var. Bu rapordan uzun uzun bahsedersem sıkılırsınız. Ama bir iki hususu çok detaya girmeden aktarayım. Mevcut yem fiyatları göz önünde bulundurulduğunda bir hayvanın günlük 20 lira besi rasyonu, 5 lira da işletme gideri varmış. Yine bir hayvan ortalama 240 gün besiye alınırmış. Bunu 25 lira ile çarptığınızda 6 bin lira ediyor. Bir hayvanın alım, yem ve işletme maliyeti ortalama 14-15 bin lirayı buluyormuş.
Elimdeki rapora göre bir besici, kargas haldeki eti 37 lira 30 kuruşa mal ediyor. Kargas etin satışı ise 32-33 lira. Yani kargas ette kilo başı zarar 4-5 lira civarında.
Borsa Başkanı Recep Bağlamış’a göre bu rakam daha yüksek. Bağlamış sektörün içinde. O kargas etin maliyetinin kg başı 40-41 lira olduğunu söylüyor. Bağlamış’a göre zarar 8-9 lira.
Şimdi ‘tüketici’ olarak baktığınızda ‘Kardeşim et fiyatının düşük olması daha iyi değil mi?’ diyebilirsiniz. Elbette vatandaşın ‘ucuz et yemesini’ hepimiz isteriz. Ama işin bir de maliyeti var. Maliyetin altında satış yapan sektör batar. Sonra biz tarım ve hayvancılık ülkesi olarak et ve canlı hayvan ithal etmek zorunda kalırız. Zaten bu ithalatı yapıyoruz da, tamamen dışa bağımlı hale geliriz.
Borsa Başkanı Recep Bağlamış’ın açıklamasından anlıyorum ki Et-Süt Kurumu devreye girmezse memlekette besici kalmayacak. Bu bizim pastırma ve sucuk sektörünü de olumsuz etkileyecektir.
Kimse ‘Demedi demesin’, diyen dedi de, biz de bir daha demiş olalım...
BÜYÜKSİMİTÇİ: 18 BİN 800 İŞÇİ ARIYORUZ
KAYSO Başkanı Mehmet Büyüksimitçi’yi ‘Kayseri’de Gün Başlıyor’ programına konut ettik. Büyüksimitçi, Kayseri’nin endüstri altyapısına yönelik önemli bilgiler verdi. Savunma sanayi yatırımları ve Aspilsan’ın şehrimiz için önemini de konuştuk KAYSO Başkanımızla.
Büyüksimitçi’ye “OSB’de işçi mi aranıyor?” dedim. Verdiği rakamları yanlış anlamadıysam şaşırdım. “Evet, 18 bin 800 işçi arıyoruz. Kalifiye veya değil fark etmez” diyor. Almanya’yı örnek veriyor ve gençlerin üretim alanında daha yoğun çalışması gerektiğini söylüyor.
İŞKUR kayıtlarında aylardır iş arayan 2 bin 400 kişi varmış. Belli ki bu isimler de ‘özel iş’ arıyor. Geçtiğimiz günlerde OSB Başkanı Tahir Nursaçan da, “20 bin işçiye ihtiyacımız var” demişti. İlan olunur...
KULİS BULVARI
VALİ GÜNAYDIN: İŞİ SIKI TUTALIM
Önceki gün akşam bir grup gazeteci arkadaşımızla toplantı yapıyorduk. O esnada Sayın Valimiz aradı ve virüsle ilgili genel bilgi verdi. Vali Bey’den izin alarak konuşmamızın bir bölümünü telefonun hoparlörünü açarak tüm arkadaşlara da dinlettim. Evet, eylül başı ve ortasına kıyasla Kayseri’deki vaka sayısı bir miktar daha iyiymiş. Ancak Vali Bey, “Kesinlikle rehavete kapılmamalıyız, maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymalıyız” diyor. Vali Bey, “Her türlü kısıtlama kararını alabiliriz, MMT’ye uymanın maliyeti ile hayatın devam etmesi ile ilgili maliyeti mukayese bile edemeyiz. Herkes kurallara uysun, mayıs - haziran rakamlarına gelirsek rahatlayacağız” diyor. Valimiz son genelge ile toplu organizasyonlar konusunda daha katı davranacaklarını söylüyor. Lütfen biraz daha kurallara uyalım ve virüsle yaşamaya alışmamız gerektiğini asla unutmayalım.
Mış… Miş… Muş…
00- Vali Günaydın virüsle ilgili tedbirlerin gevşetilmemesini istemiş.
00-Aspilsan, yeni ve önemli bir yatırıma daha imza atmış.
00-Bakan Akar, Kayseri’den Azerbaycan’a desteğimizi bir daha deklare ederken savunma sanayi konusunda da önemli mesajlar vermiş.
00-11.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görevdeyken ‘Devlet Övünç Madalyası’ verdiği hayırsever Fevzi Mercan’ın vefatı nedeniyle mesaj yayınlaması takdir görmüş.
00-Başkan Büyükkılıç, Türk Belediyeler Birliği Başkanı ve encümen üyelerini ağırlamış.
00-Erciyes Anadolu Holding son günlerde enerji yatırımlarına ağırlık veriyormuş.
00-Melikgazi eski Belediye Başkanı Sami İpek’in yoğun bakımda tedavisi sürüyormuş.
00-AK Parti, haftasonu Melikgazi ve Talas kongresine hazırlanırken, MHP’nin yeni yönetimi de görev dağılımı yapmış.
