SAMİ DAYANGAÇ


MÜSLÜMANLARIN İLK İÇ SAVAŞI

GÖZLEM - Sami DAYANGAÇ


Halife Hz. Osman, evinin damını delerek giren hainlerce katledildikten sonra yerine halife olarak Hz. Ali geçmişti. Rivayete göre Hz. Aişe, Hz Ali’den Osman'ın katilini bulması için baskı yaptı. Fakat ‘katil biziz’ diye bir halk hareketi ile karşılaştı.

Cemel Savaşı Müslümanlar arasındaki ilk iç savaştır. İlginizi çeker ümidiyle takdim ediyoruz.

Cemel Savaşı, başka bir tabirler Cemel Vakası, Basra Savaşı ya da Deve Olayı olarak da bilinmektedir. Bu olay, Halife Ali bin Ebu Talib ile Peygamber Efendimiz Muhammed'in dul eşi olan Aişe'nin taraftarları arasında gerçekleşmiştir. Üçüncü halife olan Hz. Osman, isyancılar tarafından şehit edilmiştir. Bunun üzerine Medine’de bulunan ashap Hz. Ali halife olmuştur. Hz. Ali’nin en önemli vazifesi ise, Hz. Osman’ın katillerini bulup cezalandırmaktır. Fakat ortada belirli bir katil olmadığı gibi “Osman’ı hepimiz öldürdük” diyen bir isyancı topluluk vardır. Şehre hâkim olan bu isyancılarla başa çıkmak da o kadar kolay olmayacaktır. Hac farizasını yerine getirmek için Mekke’ye giden Hz. Aişe de boş durmadı. Hz. Ali’ye karşı kuvvet toplamaya başladı.

Medine’den uzaklaşan Emevi ailesi mensupları da o sırada Mekke’ye gelmişlerdi. Hz. Aişe’ye katılan pek çok kişi gibi onlar da Hz. Aişe’nin safında yer aldı. Hz. Aişe Mekke’den yola çıktığında safında 3000 dolayında kuvveti vardı. Ayrıca Basra bölgesine gelince onları da kendi taraflarına çekmek için ileri gelenlerine mektuplar yazmıştı. Hz. Aişe’nin kuvvetleriyle birlikte geldiğini haber alan Hz. Ali, onun niyetini öğrenmek için bir elçi yolladı. Hz. Aişe'nin amacı; isyancıların bozduğu asayişi yeniden düzene sokmak, Hz. Osman’ın katillerini cezalandırmak ve Müslümanların arasını düzeltmekti.

Aişe’nin amacını öğrenen Hz. Ali, 3000 dolayındaki bir kuvvetle Medine’den ayrılmıştı. Hz. Aişe ile anlaşma ümidiyle daha yoldayken bir elçi yollamıştı. Fakat kimse ne olduğunu anlayamadan kendilerini savaşın içerisinde buldu. Hz. Aişe ile Hz. Ali savaşı durdurmak için gayret gösterseler de savaş bütün şiddetiyle devam etti. Savaş Hz. Aişe’nin etrafında cereyan ediyordu, bunu gören Hz. Ali savaşın Hz. Aişe’nin bindiği devenin etrafında döndüğünü görünce develerin öldürülmesini söyledi. Develer öldürüldüğünde ise bir anlamda savaş da sona ermiş oldu.

Hz. Aişe savaşı devesinin üzerinden idare ettiği için bu olay Deve Olayı olarak tarihe geçmiş oldu. Hz. Aişe yara almadan savaştan kurtulmuştu. Sebepsiz yere meydana gelen bu olayda, müminler boş yere birbirlerini incitmişlerdi. Hz. Aişe, Hz. Ali arasında şahsi herhangi bir kırgınlık bulunmadığını dile getirmişti. Hz. Ali'yi iyi ve seçkin bir kişi olarak görüyordu.

Cemel Savaşı 7 Kasım 656 tarihinde, Halife Ali bin Ebu Talib ile Peygamber Efendimizin dul kalan eşi Hz. Aişe arasında gerçekleşen bir vakadır. Bu vaka Hz. Ali'nin zaferi ile sonuçlanmıştır.

Peygamber Efendimiz vefat ettikten sonra sırasıyla Ebu Bekir, Ömer ve Osman İslam devletinin halifeliğini yaparak başa geçmişlerdir. Ancak bu üç halife de Şia tarafından onay almamıştır. Ebu Süfyan ise Osman'ın halife olmasına çok sevinmiştir. Fakat Haşimoğulları, Osman'ın halifeliğinin ilk 6 ayında ona karşı çıkmışlardır.

Ebu Bekir zamanında kitap haline getirilen Kur'an-ı Kerim çoğaltılmış olması kabul görmemiştir. Asıl nüsha dışında diğerlerinin yok edilmesi için Ali, Osman'ın arkasında durmuştur. Fakat diğer yandan Osman'ın ilgilendiği siyaset, valilikler için akrabalarını ön gördüğü iddiaları Ali tarafından hoş karşılanmamıştır. Böylece aralarında görüş ayrılıkları yaşanmıştır.

Hz. Osman öldürüldüğünde ise Hz. Aişe’nin bunu Hz. Ali’den beklemesi kaçınılmaz olmuştur. Kısaca ortada bir yanlış anlaşılma vardır. Ali de Aişe de Hz. Osman’ı öldüren kişilerin peşindedir.

656 yılında gerçekleşen Cemel Vakası’nda, Aişe'nin ordusu mağlup olmuştur. Bu yüzden savaşa katılan Ümeyye oğulları da resmen mağlup edilmiştir. Ali, savaşı kaybeden Aişe'ye hiçbir şekilde zarar vermemiştir. Sadece onu Medine'ye sürgün etmiştir.