Kayseri bir süredir asayiş yönünden sıkıntılı bir süreç yaşıyor... Birçoğumuzun haberi yok; özellikle Ali İsmail korkmaz Davası’nın Kayseri’ye alınması ve bu davanın duruşma tarihi yaklaştıkça Kayseri hareketleniyor....
Bir grup kendilerine göre haklı gerekçelerle Eskişehir, Kayseri ve Hatay arasında mekik dokuyor, yürüyüşler yapıyor...
Polis de sıkıntı büyümesin diye bunları adım adım takip ediyor ve sokağın rahatsızlığı daha fazla hissetmesini engellemeye çalışıyor...
Ali İsmail Korkmaz gencecik bir delikanlı. Gezi olayları çerçevesinde Eskişehir’de hayatını kaybediyor. Olayla ilgili polis ve fırıncı-çalışanlarından oluşan bir grup cinayetten tutuklu ve Yozgat cezaevinde yatıyor.
Daha önce yazdım; Eskişehir Emniyeti güvenliği gerekçe göstererek Adalet Bakanlığı’na başvuruyor ve davanın bir başka ile alınmasını istiyor.
Biz bu gibi noktalarda maalesef sahipsiz olduğumuz için Bakanlık’ta “Verin Kayseri’ ye davayı” diyor...
İyi de niye Kayseri.... Anlamıyorum; ama, diyelim ki Eskişehir haklı dava neden Kayseri yerine Ankara, Konya, Manisa, Bursa hatta Hatay’a yakınlığı nedeniyle Gaziantep, Mersin ya da Adana’ya verilmiyor...
Eee... Bu sorunun cevabı Kayseri sahipsizde onun için...
Acaba bu şehirde etkili, yetkili, siyasi-bürokrasiden bir Allah’ın kulu Adalet Bakanına “Sayın Bakan bu davayı niye Kayseri’ye verdiniz?” dedi mi?
Kim diyecek?.
Mademki tutuklular Yozgat cezaevinde kalıyor,yargılamayı da Yozgat Adliyesi yapsa ya... Hem yozgat Adalet bakanı’ nında seçim bölgesi...
Pazartesi Ali İsmail Korkmaz davasının duruşması var. Mayıstaki davaya 2.5-3 bin kişi katılmıştı. Muhtemel ki bu kez on bin kişi dava için Kayseri’ye gelecek...
Gelenlerin önemli bir bölümü de öyle sakin sakin geleceğe benzemiyor...
Özellikle de polise karşı ön yargılı bir çoğu...
Önceki duruşmada görevli polislerden küfür, hakaret yemeyen neredeyse kalmadı... Davayı izlemeye gelenlerin ağırlıklı bölümü merhum Korkmaz olayında bulunan polis nedeniyle bütün polisleri “katil gibi” görüyor... Ve en küçük bir uyarı halinde ağzına geleni söylüyor...
Bereketli polis müdürleri mesai arkadaşlarını “aman ha kulaklarınızı tıkayın” diye uyarmış olmalılar ki geçen duruşmada birşey çıkmadı... İnşalllah bunda da birşey olmaz.
Açıkçası endişeliyim...
Bakın bu duruşmanın yapılacağı gün Cumhurbaşkanı da Kayseri’de...
Kayseri Valisi’nin Emniyet Müdürü’nün işi zor. Bir yandan Cumhurbaşkanı’nın programı sıkıntısız işleyecek, diğer yandan bu dava için Kayseri’ye gelecek olan on bin kadar vatandaş ve sayıları 200’e ulaşacak olan avukatlarla ilgili bir sıkıntı olmadan davanın sonuçlanması beklenecek...
Geçtiğimiz duruşma eski adliye binasında yapılmıştı... Pazartesi günkü duruşma yeni adliye binasında yapılacakmış. Eski binanın ağır ceza mahkemesi duruşma salonu büyük. Yeni adliyenin ki eskiye kısayla daha küçük... Avukatlar bile sığmaz o salona...
Yine yollar kesilecek... Hem de gece geç saatlere kadar. Zira önceki duruşma sabaha karşı bitmişti. Bu kez farklı olmayacak...
Peki bu duruşmadan karar çıkar mı... Sanmam... Muhtemel ki karar duruşması temmuzda...
İyi de zamanında siyasiler Bakanlıkla görüşse de “Bu davayı izleyecekler Eskişehir ve diğer illerden hızlı trenle Konya’ya daha çabuk ulaşabilirler” diyerek Kayseri’den Konya veya bir başka ile aldırsa olmaz mıydı?..
Olurdu, ama kim takip edecek bunu... Kimin umurunda...
Pazartesi çok sayıda ismin Kayseri’ye önyargılı geleceğinden şüphem yok. Endişeliyim; ama, inşallah bir sıkıntı olmaz... Olursa bunun bedelini ağır öderiz... Kayseri’ye yazık olur. O zaman bu yazdıklarımızı duymayan büyüklerimiz bakalım ne diyecek?
00- Hakkari’deki trafik kazasında şehit düşen üç askerimizden biri Kayseriliymiş.
00- 10 ülkenin enerji bakanları bu ay Kayseri’de toplanacakmış.
00- Kayseri’nin önemli şirketlerinden birinin satışı ile ilgili K.Maraş taraflarında “yoklama” yapılıyormuş.
00- Kayseri Emniyeti Ali İsmail Korkmaz Davası nedeniyle teyakkuza geçmiş.
00- Kocasinan ve Melikgazi meclis üyelerine tablet dağıtması takdir görmüş.
00- Kayseri mülkiye müfettişleri açısından yol geçen hanına dönmüş.
00-SP GİK’e Kayseri’den Duran Soyuğur ve Haşim Özçelik seçilmiş.
ALLAH SABIR
VERSİN
Şemdinli’de bir askeri aracın devrildiği ve üç askerimizin şehid olduğu haberini sabahleyin duydum. Yüreğim yandı... ”Bunun biri Kayserili olmasın” dedim... Ne fark ederdi ki, ha Kayserili, ha Nevşehirli ya da Muşlu... Sonuçta gencecik fidan ve bir ocağa ateş düşürmüyor muydu? Korktuğum başıma geldi meğer şehidimizin biri Kayseriliymiş. Pınarbaşı’nın Çakılkaya köyünden... Detayları manşette var; şehit uzman çavuş evli ve 7 aylık bir bebeği varmış. Yazık, annesi o bebeği büyütürken; “anne benim babam nerede” derse (ki diyecektir) o gencecik kadın ne söyleyecek? Bir de uzman çavuşun anne ve babası. Allah kimseye evlat acısı göstermesin.
