VELİ ALTINKAYA


KAYSERİ TARIM VE HAYVANCILIK RAPORU

Gündem - Veli Altınkaya


Ben çiftçi çocuğuyum. Orakla (galıç da derdik) arpa, tırpanla ot, çavdar, buğday biçtim. Ellerim nasırlanıncaya kadar nohut yoldum; bazen at, bazen ise öküz koşarak düven sürdüm. Kara patosa harman yerinde çok buğday-çavdar attım. Rüzgar esse de şu harmanı savursak diye çok dua ettim; bir hırsızlık olayı olmasın diye harmanın başında sabaha kadar çok yattım. Tarhana ve bulgur sergisinde nöbet tuttum; günlerce çuvalların üzerinde yatarak su değirmeninde sıra bekledim.

Çocukluğumda kuzu güttüm. Yani çobanlık yaptım. Çocukluktan gençlik yıllarımıza kadar eşek ve atla Binboğa´dan odun çektim; atın sırtından inip, camızın sırtına bindiğim çok oldu. Anamızın emri ile ineği sürüye kattık; süt sağarken koyunun başını tuttuk. Anlayacağınız tam bir çiftçi çocuğu olarak büyüdüm.

Onun için çiftçinin işinin zorluğunu bilirim. Şimdi gerçi makine icat oldu; ama, yine de rençberin işi zor.

Ticaret?Borsası´nın meslektaşlarımıza yönelik Kayseri Tarım ve Hayvancılık Raporu´nun sunumunu bu duygularla takip ettim.

Bir çiftçi Çocuğu olarak buğday, nohut, mercimek, meyve, et ithal etmemize üzülüyorum. Hatta saman ithal etmemiz içimi acıtıyor.

Bu kadar tarıma elverişli arazisi, meraya dönüştürülebilecek varlığı bulunan ülkede tarım ve hayvancılık ürünleri niye ithal edilir, anlamış değilim.

Ticaret?Borsası Başkanı Recep?Bağlamış, tarım arazisi bakımından Kayseri´nin Türkiye genelinde 6. sırada olduğunu söyledi. Doğrusu böyle bir veri bilmiyordum, etkilendim. Aynı Kayseri, Türkiye tarım sektörünün GSYH içindeki payı itibariyle il sıralamasında 17.´ymiş.

-Kayseri´de sulu tarım yapılan alanı mutlaka artırmalıyız. Bunun için Yamula, Bahçecik ve Develi 2.?Merhale Projeleri´nin sulama ayakları bütçe imkanları çerçevesinde ve mümkün olduğunca hızlı olarak tamamlanmalı. Bu üç sulama projesi tamamlandığı zaman Kayseri´de 150 bin hektara yakın alanda sulu tarım yapılabilecek.

-Kayseri, yıllardır ihmal edilmiş olmasına rağmen, mutlaka IPARD Projesi kapsamına alınmalı.

-Büyükşehir?Belediyesi´nin?Beydeğirmeni bölgesinde yaptırdığı hayvancılık ihtisas bölgesi desteklenmeli, tarım alanında da ihtisas bölgeleri oluşturulmalı.

-Kayseri´de tarım ve sanayinin entegrasyonu hayata geçirilmeli.

- Yem, süt, et, mazot ve damızlık hayvan teşviki mutlaka bir devlet politikası haline getirilmeli ve Kayseri bu işin merkezinde olmalı.

-Kayseri´de mera alanlarının ıslahı için özel gayret gösterilmeli.

-Tatlı su balıkçılığında ülkemizin en önde gelen 5 ilinden biri olan şehrimizde bu projeler daha da geliştirilmeli.

-Türkiye´nin önemli kabak çekirdeği ve şemşamer üreticilerinden olan?Kayseri´de paketleme, muhafaza ve pazarlanma için gerekli katkı sağlanmalı.

-Yahyalı´nın elması, Yeşilhisar´ın kaysısı başta, il genelinde üretilen meyvelerin soğuk havalarda muhafazası ve pazarlaması için gerekli tedbirler alınmalı.

-Tarım ve hayvancılık adına kırsal da yapılacak her proje uygulanacak her teşvik şehirlere göçü önleyecek, istihdama yerinde katkı sağlayacaktır.

Kayseri´nin kırsaldaki ilçeleri maalesef kendi kendine yetmiyor, yetemiyor. Bunları gerçekleştirirsek bu ilçeleri kendi yağı ile kavrulur hale getiririz. Tabi ilçelerimizin sağlık, eğitim ve ulaşım gibi temel altyapı sorunlarının da çözülmesi gerekir.

Kayseri Tarım ve Hayvancılık Raporu dolayısıyla Borsa Başkanı Bağlamış ve yönetimini kutluyorum.

BU GÖRÜNTÜLER ŞEHRE YAKIŞIYOR MU?

Şehrin belli bir bölgesinde bulunan binalara dış cephe giydirmeleri yapıldı belediye tarafından. Güzel de oldu. Dış cephe giydirilen binalara Büyükşehir Kent Estetik Kurulu tarafından bir de ?tabela standardı´ getirildi. İşyeri sahipleri buna uyuyor.

Peki ya şehrin Cumhuriyet?Meydanı´na bakan aşağıdaki fotoğrafdaki çirkinlik ne olacak?

Bu çirkinlik aynı zamanda ülkemizin İstanbul ve Bursa´dan sonra en büyük tarihi kapalı çarşısının girişinde yaşanan bir rezalet... Bunu sadece bir ?Tabela kirliliği´ olarak görmemek lazım. Bu en hafif tabirle tarihe, medeniyete, ecdada yapılan saygısızlık.

Lütfen belediyeler, Vakıflar Bölge Müdürlüğü, bu çirkinliğe, kirliliğe müdahale etsin. Şehre dışarıdan gelenler bu görüntüye ne diyor acaba?

 /resimler/2018-12/30/1429223066743.jpg

 

MIŞ? MİŞ? MUŞ?

00- AK?Parti İl?Başkanı Çopuroğlu, ilçe adaylarını tek tek arayarak ?toz kaldırmama´ uyarısı ile hayırlı olsun demiş.

00- MHP´nin 4 ilçe dışında aday çıkartmama ihtimali parti tabanını ciddi olarak rahatsız ediyormuş.

00- MHP´nin merkez ilçelerde aday çıkartmaması ve İYİ?Parti´nin de MHP tabanına hitap edecek aday bulması halinde 31 Mart akşamı şok yaşayan çok olacakmış.

00-Dursun Ataş, Meclis tatilinden istifade ederek adayları için ince ince yoklama yapıyormuş.

00-Ticaret?Borsası´nın ?Kayseri Tarım ve Hayvancılık?Raporu´ güzel hazırlanmış.

00-Devlet Hastanesi yerine NNYÜ?Tıp Fakültesi Hastanesi teklifine Bakanlık soğukmuş.

00-Şehrin tabela kirliliğine müdahale edilmesi isteniyormuş.

 

KULİS BULVARI

CUMHUR İTTİFAKI VE 30 ŞEHİR, 519 İLÇE

Geçtiğimiz hafta  ayaküstü görüşmede MHP ile yürütülen ilçe bazlı ittifak arayışlarında % 80 oranında mutabakata varıldığını söylemişti Haseki Başkan... Sanırım bu oran bugün daha da yüksek. Bu hafta içinde de MHP ile ittifakın artık noktalanacağını düşünüyorum. 30 Büyükşehir´den Adana, Mersin ve Manisa MHP´ye bırakılıyor. Diğer 27 şehirde ise MHP aday çıkartmayacak. Tabi bu şehirlerin 519 ilçesine yönelik de mevcut belediye başkanının hangi partiden olduğu, son yerel ve genel seçim sonuçları bazlı görüşmeler tamamlanmış. Kayseri´de Pınarbaşı, Özvatan, Sarıoğlan MHP´ye bırakıldı. Sarız da bırakılabilir. MHP´nin de AK?Partili başkanların bulunduğu yerde aday çıkartmaması gündemde. Ancak, MHP kurmayları ısrarla Talas´ın da kendilerine bırakılmasını istiyor. Özhaseki´nin ise bu isteği kabul etmediğini cumartesi yazmıştık. Bu hafta ilçe adayları açıklanınca şok yaşayan çok olacak.