Türkiye, virüsle mücadelede bugünden itibaren ‘normalleşmeye’ başladı. Pazar gününün verilerine baktım, vaka oranı yüzde 5’in altına düşmüş. Hayatını kaybedenlerin sayısı da günler sonra ilk kez 50’nin altında... Genel olarak ülkemizin virüsle mücadele sürecini iyi götürdüğünü ifade etmem gerek.
Ancak, bugünden itibaren AVM’lerin açılması, pazarlarda her türlü malzeme satışına izin verilmesi, berberlerin açılması ve bazı uygulamaların gevşetilmesini doğru bulmadığımı ifade etmek isterim. Haziran başına kadar ‘sıkıyönetim’ uygulamaya devam etmeliydik. Hükümet, ekonomik gerekçelerle böyle bir karar aldı. Bilim Kurulu’nun bu uygulamaların bir bölümüne katılmadığını biliyorum.
Sizler bu satırları okuduğunuzda Cumhurbaşkanımız gerekli açıklamayı yapmış olacak. Dilerim hem bu hafta sonu hem de bayram haftasında 4’er gün sokağa çıkma yasağı olsun. Bayram namazında da camilerin kapalı olması doğru olur gibi geliyor.
Hekim değilim, ama gördüklerim, dinlediklerim bir ihmalin nelere yol açtığını gösteriyor. Doğrusu ikinci bir dalgadan endişeliyim. Bu rehavet ve rahatlık Allah korusun ikinci bir dalgayı beraberinde getirebilir.
Gelelim Kayseri’ye...
Sağlık Müdürlüğü ekipleri ve tüm sağlık çalışanları canla başla mücadele ediyor. Hastane imkanları, filyasyon ekibinin çalışmaları, oluşturulan komisyonlar, Vali Günaydın’ın Bakanlık genelgelerini ‘harfiyen’ uygulayan titiz ve katı yönetim usulü Kayseri’nin virüsle mücadelede Türkiye ortalamasının çok altında seyretmesine neden oldu.
Önceki hafta toplu iftarlar, kırsala başka şehirlerden gelenlerin layusel davranışı, mangal ve yaş günü partileri nedeniyle Kayseri’ de göstergeler yükselmişti. Vali Günaydın da bu ‘yükseliş’ üzerine ‘rehavet ve rahatlık’ uyarısında bulunmuştu.
Bugün Kayseri’nin göstergeleri Türkiye ortalamasına göre yine iyi. Ancak, umduğumuz yerde de değiliz. Bugünkü rakamlardan haberim yok, hafta sonu itibariyle şehrimizde virüsten hayatını kaybedenlerin sayısı 29’du. Kovid 19’ dan vefat ettiği rapora bağlanan 29 kişiye ilave olarak 110 kadar da ‘şüpheli’ ölüm var. 15 civarında entübe, 50 kadar da yoğun bakım hastamız mevcuttu hafta sonu itibariyle. Toplam pozitif vaka 600’e yakın. Tabi şüpheli olanlar da mevcut...
Bu rakamların bir bölümünde küçük sapmalar olabilir. Malum resmi makamlar bu yönde hiçbir açıklama yapmıyor. Hatta ‘ser verip, sır vermiyorlar’ derler ya, tam da öyle. Benim veya arkadaşlarımın verilerle ilgili paylaşımlarından sonra Valilik ve Sağlık Müdürlüğünde ‘Bu bilgiler nereden sızıyor, gazetecilere kim bilgi veriyor’ vavelyası kopuyor...
Aslında yöneticiler şehirlerinin dengelerini göz önünde bulundurarak bazı bilgileri el altından sızdırmalı. Siz şu veya bu şekilde doğru bilgiyi kamuoyu ile paylaşmazsanız sonra dedikodu furyası ve günümüz ‘sorumsuz medya’sının yarattığı olumsuz algıyı kontrol edemezsiniz. Onun için hem Valilik’ten hem de Sağlık Müdürlüğü’nden rica ediyorum, ‘Gazeteciler nereden bilgi alıyor?’ sorusunun peşine düşmeyi bırakın.
İl Sağlık Müdürü Ali Ramazan Benli geçtiğimiz hafta yaptığı paylaşımda ne dedi:
“Filyasyonun derinlemesine ve kaliteli yapılması hastanelerin rahat olmasına, hastanelerimizdeki ekip-mekan- malzeme kalitesi vakaların iyi tedavisine neden olmaktadır. Kayseri için salgın henüz geçmiş değil. Tabiri caizse ameliyatın ortasındayız. Rehavete kapılmadan devam etmeli...”
İl Sağlık Müdürü’nün paylaşımındaki son üç cümleyi bir daha okursanız bizim için ‘salgının geçmediğini’ bir daha görürsünüz.
33 kişilik filyasyon ekibi şehirde 8 binden fazla insanı karantinaya aldı, yani takibe. 12 kişilik hekimlerden oluşan komisyon her türlü ihbarı anında değerlendirdi. 7-8 kişilik ekip OSB’ler dahil işyerlerini denetleyerek Hıfzıssıhha Kurulu kararlarına uyulup uyulmadığını mutad denetliyor...
Hem İl Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, hem ERÜ Hastaneleri bu noktada gayretli bir çalışma içerisinde. Bizim için çalışan bu insanlara hepimizin yardımcı olması lazım.
Gelelim yazının başlığına...
Başlık ilginç. Bu başlık nedeniyle buraya kadar yazıyı okuyanlar, ‘Başlığın mesajı nerede?’ demiştir çoktan...
Kişisel veriler nedeniyle ne mahalle ne de isim vermeyeceğim. Ama siz nere olduğunu anlarsınız.
Halen kısmi karantina uygulanan eski bir beldemizde bir otobüs şoförü virüsü ilk olarak bulaştırıyor. Virüsün bulaştığı isimlerden biri de, ‘okuyup-üflemesi kuvvetli’ olan bir kadın. Mahalle sakinlerinin bir bölümü virüsün bulaşmaması için bu kadını ziyaret ederek kendilerine de ‘okuyup-üflemesini’ istiyorlar. O kadın okuyup üflerken virüsü koca mahalleye yayıyor, iyi mi?
Evinde durmayıp, maskesini takmadan okuyup-üfleyen kadından medet uman yurdum insanı ne diyeyim sana...
İŞKUR’A YENİ MÜDÜR
İŞKUR personeli neredeyse 2 aydır 24 saat çalışıyor. Başlarında da Müdür Vekili Ayşe Ak var. Ayşe Hanım da personeli de gayretli bir çalışma içerisinde.
İktidar partisi İŞKUR eski Müdürü Ahmet Ayçiçek’in yaş haddi nedeniyle emekliye ayrılacağı süreçte iki öğretmeni müdürlük için düşünüyordu. Öğretmen M.K. olmamış. Ama Tomarzalı, din dersi öğretmeni Z.’nin İŞKUR müdürlüğü tamammış. Bugün yarın Bakan’ın imzasından çıkacakmış.
Tomarzalı hocamız atanması ile birlikte muhtemel ki bir ‘zafer’ kazanmış olacak. Dilerim bu atama 2 aydır mesai mefhumu gözetmeden çalışan başta Müdür Vekili Ayşe Hanım olmak üzere personelin moralini bozmaz... Keşke Ayşe Hanım atansaydı. O da kuruma dışarıdan gelmiş de olsa, işi öğrenmişti...
Ne diyelim büyüklerimizin hikmetinden sual olmuyor.
Mış… Miş… Muş…
00- Kayseri’de Kovid 19’dan vefat edenlerin sayısı hafta sonu itibariyle 29’u bulurken 110 kadar da ‘şüpheli’ ölüm varmış.
00- Halen Kayseri’de 15 kişi entübe, 50 kadar pozitif hasta da yoğun bakımda yatıyormuş.
00- Mustafa Boydak, cezaevindeki HDP’li Gülten Kışanak’a ‘özgürlük’ isteyince şehit ailelerinden gelen tepki üzerine özür dilemiş.
00-MHP’li Vekil Baki Ersoy’ un Ulaştırma Bakanı’na, ‘Konya metrosunun 1,4 milyar lira ödeneğinden yarısı Kayserimize ayrılsa da 10 yıllık YHT hasretimiz sona erse’ mesajı herkesten alkış almış.
00- ‘Grup Yorum Üyesi’ takdimi ile DHKP-C’li bir terörist olduğu görmezden gelinen İ.G.’ nin defni nedeniyle Ülkü Ocağı Başkanı’nın görevden alınması tabanda hüzün yaratmış.
00- TOBB ile Denizbank arasındaki protokole bağlı olarak verilen ‘Nefes Kredisi’nde ‘ödeme güçlüğü’ olanlar eleniyormuş.
00- İŞKUR İl Müdürlüğü’ne Tomarzalı bir din dersi öğretmeni (Z) bugün-yarın atanabilirmiş.
00- Virüs sürecinde her işi yapan polis ve jandarmanın ekmek, ilaç, maaş çekme gibi ‘Vefa Grubu’ görevlerinin bir bölümü camileri kapalı imamlar ile okulları kapalı öğretmenlere verilmeliymiş.
