VELİ ALTINKAYA


GERÇEK VE ÇARPITMA


   Pazar günleri, olağanüstü birşey olmazsa genellikle işyerine gelmiyorum. Ama, gazetenin başlıkları ve TV?haber listesi için, arkadaşlarımla, özellikle öğleden sonra 10´a yakın telefon görüşmesi yaptığım oluyor.
Gazetenin birinci sayfasını genellikle hemen hergün görmeye çalışırım. Ama, pazar günü işyerine gelmediğim için bu noktada zaman zaman sıkıntı oluyor. Şehirdeki evdeysem, arkadaşlar birinci sayfayı elektronik posta yoluyla atıyor, bakıp onaylıyor ve ?baskıya gönderebilirsiniz´ diyorum. Ama, şimdilerde bağda olduğumuz ve internet de bulunmadığı için pazartesinin gazetelerini genellikle sabah okuyucu ile birlikte görüyorum.
?Yok? saydığım birini ciddiye almam; ama, kamuoyunda oluşabilecek bir yanlış algıyı düzeltme adına, bu satırları yazma ihtiyacı hissettim... Hayal dünyasından geçenleri ?gerçek´ diye takdim etmekte mahir bir zat, dün yine ?öküz altında buzağı? aramış...
Bakın olayın gerçek yüzünü anlatayım. Aksini iddia ve ispat eden biri çıkarsa, 30 yılı aşan mesleğimi bırakmaya hazırım. Bu cümleyi o ?malum zat? için değil, doğruyu öğrenme arzusu taşıyan birileri varsa, onlar için söylüyorum. O zat, aklınca o fotoğraf karesindeki isimlere mesaj gönderiyor... İsteyen istediği mesajı istediği yere gönderir veya alır; benim için hiç önemli değil. Önemli olan doğrulardır.
Pazar günü öğleden sonra gazetemizin birinci sayfasını yapan arkadaşımla, mevcut haberlerin başlıkları üzerine telefonda bir değerlendirme yaptık.
?Bu devirde telefonla haber başlığı vermek olur mu, arkadaşlarınız o başlıkları ve fotoğrafları size atsın, siz de kararınızı verip geri göndersenize? diyebilirsiniz. Benim sosyal medyayla işim olmaz. Bağda bulunduğum için, orada internet üzerinden haberleri görme imkanım da yok...
Hunat?Camii emekli imamlarından Ali Hoca (Çamlı) ile dostluğum var. Hoca, sevdiğim bir isim. Ali Hoca, AK?Parti´ den aday adayı oldu.
Gazetemizin sayfasını yapan arkadaşım, pazar günü Ali Çamlı´nın seçim çalışmalarına Yahyalı´dan başladığı yolunda bir haberin geldiğini söyledi. Haberi ve fotoğrafı görmeden ?Kullanın? dedim.
Hatta, ?TV´nin haber ekibine de söyle; onlar da kullansın? talimatını verdim...
Pazar akşam saat 20.00´da Kay-TV´de haberleri izliyordum... Ali Hoca´nın seçim çalışmaları olarak gönderilen fotoğraftaki isimleri tanıdığm için, şaşırdım. Bir yanlışlık olduğu belliydi. Aynı akşam saat 20.20 gibi Ali Hoca´yı telefonla aradım. Hoca, yarım saat kadar sonra döndü. Bünyan´da şehidimizin evine gitmiş. Haberi aktardım ve o fotoğrafların niye servis edildiğini sordum..
?Enişte, ne haberi, ne fotoğrafı, benim birşeyden haberim yok? dedi... Şaşırdı, tepkiliydi... ?Ben hemen sana dönüyorum? dedi... Saat 21.30 gibi döndü. ? Aman enişte, o fotoğraflar özel, onların kullanılması sıkıntı yaratır, müdahale et? ricasında bulundu.
TV haberleri için müdahale mümkündü. Ama, gazete baskıya verilmişti ve müdahale imkanımız yoktu...
Pazartesi işyerine gelince Süleyman´a (Pazar günü o nöbetçiydi) ?Şu Ali Çamlı adına gönderilen haber ve fotoğraflar nereden geldi?? dedim...
Kayıtları hala bizde var. Ali Hoca´nın tamamen bilgisi dışında, ortağı tarafından o fotoğraflar facebook´a konulmuş ve haberde yayınlanan metin ile fotoğraflar ?Ali Çamlı Basın?Bürosu? adı kullanılarak, sadece bize değil, 30´dan fazla basın-yayın kuruluşuna servis edilmiş. O haber ve fotoğrafların gönderildiği iki isim de malum zatla birlikte çalışıyor. Haber önceki gün bir gazetede daha vardı... Diğerleri demek ki kullanmamış. Hatta gönderilen özel fotoğraflar yeterli bulunmamış olmalı ki, aynı merkezden ikinci kez ek olarak benzeri fotoğraflar atılmış.
Ama, o haber ve fotoğrafların gönderilmesinden kesinlikle Ali Hoca´nın haberi yok. Ali Hoca benim telefonumla olayı öğrendi... Ortağı ile görüştü ve o fotoğrafları sosyal medyadan kaldırttı. Ama,?Ali Çamlı Basın Bürosu? adıyla gönderilen haber ve o fotoğraflar için yapılacak birşey yoktu. Basın merkezlerine haberin metni ve fotoğraflar düşmüştü.
Nitekim, pazartesi haber ve fotoğrafların iki gazetede yer alması üzerine, o özel fotoğraftaki kamu görevlilerinin yaşadıkları muhtemel sıkıntı nedeniyle, önceki gün de aynı ofisten (aliçamlibasinbürosu@ yandex.com) düzeltme gönderildi. Dün de bu düzeltme yayımlandı...
Ali Hoca ve ilgili bürokratların, kendileri dışında maruz kaldıkları bu olay nedeniyle yaşanabilecek sıkıntıların giderilmesi noktasında bazı girişimlerim dahi oldu...
Olay aynıyla böyle...
Ama gelin görünki; malum zat, oturduğu yerden kuruyor ve kurduklarını ?doğruymuş gibi´ okuyucusuna aktarıyor.
?Kumpas- tezgah? iddiasında bulunup, ?memlekette ne oyunlar dönüyor bir bilseniz? diyerek, hiç alakası olmayan kurgu ve kuruntuları ile aklınca bir kısım bürokratlarla, kafasının arka planındaki bazı üst düzey bürokrat ve siyasileri karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Veya bizi böyle bir olayın içinde gösterme çabasında. Malum zata göre,?İşin içinde çok çok büyük hesaplaşmalar var? mış...
Allah, Allah...
O malum zatla ilgili hiçbirşey yazmak, söylemek istemiyorum. Sadece ?cevap hakkı´mı kullanıyorum.
Bu olayla ilgili gerçekler tamamen yukarıdakilerden ibaret. Bunların bilgi, belge ve kayıtlarına o fotoğraftaki isimler isterlerse ulaşabilir.
Yukarıda yazdıklarımın dışında bu olayla ilgili bir bağlantı bulan ve ispatlayan biri çıkarsa özür dileyerek mesleğimi bırakmaya hazırım. Aksini iddia edenler için ise, birşey söylemeye değmez...
Bunca şehit ve acı yaşarken, bu sütunu böyle bir konuya ayırdığım için cümlenizden özür dilerim.


8 EYLÜL 2015 KAYTV HABER paylaşan: kaytv