CHP´li değilim. Beni tanıyan herkes siyasi görüşümü bilir. Ama, CHP içerisinde aktif siyaset yapmış ve yapan çok sayıda değerli, saygın dostum var.
Bunlardan biri de İl?Başkanı Feyzullah?Keskin...
Öğretmen kökenli olduğu için kendisine genellikle ?Hocam´ diye hitap ediyorum.
Nadir de görüşsek, Hoca nezaketli bir şekilde ve tebessüm halinde ?Abi bizi fazla eleştiriyorsun´ türü göndermelerde bulunuyor.
Hoca haksız da sayılmaz. Eleştirilerim yerelden çok, genel merkez politikalarına yönelik. Ama, bir il başkanı haklı olarak genel başkanını ve genel merkez politikalarını savunacak, arkasında duracak.
Feyzullah Hoca´yı neredeyse 30 yıla yakın süredir tanırım. Eşini, oğlunu, kardeşlerini ve diğer akrabalarını da bilirim. Hemşehrim olur. Bizim O´nunla ilgili bir söz söylememize (kefaletimize) ihtiyacı yok. Ama, gerçekten pırıl pırıl bir insan. Her manada güvenebilirsiniz; sözünün eri, ahlaklı, namuslu, ilkeli, vatansever, seviyeli ve milli bir insan Feyzullah?Keskin?
CHP´nin hemen her kademesinde görev aldı. İl başkan yardımcılığı, milletvekili adaylığı ve nihayet iki yıldır da il başkanlığı yapıyor. İl başkan adayı olmaya karar verince işini bıraktı. ?Hem aktif siyaset, hem ticaret yapmam? dedi. Ve görevde bulunduğu süre içerisinde il başkanlığını özveri ile götürüyor. Adeta bir esnafın dükkanını açması gibi hemen her gün partide. Partiliyi dinliyor; parti politikaları ile ilgili çalışmalar yapıyor.
Keskin, il başkanlığı döneminde neredeyse hemen her hafta Ankara´da bir-iki konuk ağırladı. 16 Nisan halk oylaması sürecinde maddi-manevi arkadaşları ile birlikte gece-gündüz çalıştı.
Geçen hafta uzun uzun yazdım; CHP´de kongre süreci pazartesi başlıyor. Hoca, sanıyorum yeniden aday. Elbette takdir CHP üyesinin ve onların seçeceği delegenin. Ama, siyaset gerçekten bir emek, alın teri, vefa, özveri üzere yapılıyorsa, daha doğrusu sonuç alınıyorsa Feyzullah?Keskin´in yeniden il başkanı olmaması için hiçbir neden yok.
Bakalım CHP üyesi-delegesi buna ne kadar riayet edecek?
AKMESCİT´İN SERÜVENİ
Bünyan´ın Akmescit (Zerezek) Mahallesi, Talas´a bağlanabilmek için 2. kez sandığa gitti. Halkın %90´dan fazlası da Talas´a bağlanma iradesini ortaya koydu.
Bünyan Belediye Başkanı Gülcüoğlu´nun, halkın iradesine saygı duymakla birlikte ?bağlanma´ işine çok sıcak bakmadığı biliniyor.
Hatta Gülcüoğlu, halk oylamasından bir hafta önce yaptırdığı muhteşem bir parkın açılışında isim vermeden, ?Kayseri´deki bazı siyaset mühendisleri halkımızın kafasını karıştırıyor? şeklinde cümleler de kullandı.
Öyle veya böyle, gelinen noktada halk iradesini ortaya koydu. Sonunda demokrasiye inanıyorsak halkın iradesini görmezden gelemeyiz. Akmescitliler Bünyan´dan yeterince hizmet alamamaktan şikayetçi değil; uzaklık, Kayseri´ye ters olması gibi gerekçeler ileri sürerek tapu, nüfus, mahkeme gibi konularda Bünyan´a değil de Talas´a, daha doğrusu şehre gelmek istiyorlar. Sıkıntı bundan kaynaklanıyor gibi.
Peki şimdi ne olacak?..
?Ben falan ilçeye, il´e bağlanmak istiyorum? demekle iş bitmiyor. Bu sürecin epeyce bir seremonisi var.
Sandık sonucu resmi bir yazı ile Talas Belediyesi´ne Kaymakamlık üzerinden iletilecek. Talas Belediye Başkanı Palancıoğlu konuyu Meclis´in gündemine getirecek. Talas Belediye Meclisi Akmescitlilerin bu talebini kabul edecek; aksi takdirde, yani reddederse olay kapanmış olacak.
Talas Belediye Meclisi´nin kabul oyu vermesi halinde, sıra Büyükşehir?Meclisi´ne gelecek. Büyükşehir?Belediye Meclisi´nin de halk oylaması sonucunu kabul etmesi gerekiyor. Valilik tarafından takip edilecek olan bu süreç, iki belediye meclisi kararıyla birlikte her iki ilçe kaymakamının da görüşlerine havi dosyanın Ankara´ya İçişleri Bakanlığı´na iletilmesi ile yeni bir boyuta ulaşacak.
Akmescit´in Talas´a bağlanma iradesi ?Üçlü kararname´ gerektiriyor. Üçlü kararnamenin ne olduğunu özellikle memurlar çok iyi bilir. Üst düzey kamu görevlileri üçlü kararname ile, yani ilgili bakan, başbakan ve nihayet cumhurbaşkanının imzasıyla atanırlar. Akmescit´in ilçe değiştirme sürecinin Ankara ayağı da böyle...
Kayseri´de iki belediye meclisinin kararının müspet olması halinde Valilik bir üst yazı ile konuyu Bakanlığa iletecek. Bakan uygun görürse Başbakanlığa gönderecek, sonrada Cumhurbaşkanının bu kararnameyi imzalaması ve Resmi Gazete´de yayımlanmak üzere göndermesi ile iş bitmiş olacak...
Yani Akmescitliler sanmasın ki bugün-yarın Talaslı olacaklar.
Tabi bu noktada Talas, Büyükşehir ve Bakanlığın siyasi kimlik taşıyan kişiler tarafından yönetilmesi nedeniyle iktidar partisi büyüklerinin bu sürece nasıl baktıkları çok önemli...
ANATAMİR
VE TANK ÜRETİMİ
Halkın ?Anatamir´ dediği 2. Ana Bakım Merkezi son günlerde şehrimiz yöneticilerini ağırlıyor. İki ay kadar önce Vali Kamçı Merkez´i ziyaret etti. Geçtiğimiz hafta Müftümüz, önceki gün de Çeliş Başkan 2. Ana Bakım Merkezi´ni ziyaret ederek Merkez?Komutanı albayımızdan bilgiler almış. Geçen ay 2. Ana Bakım Merkezi ile ilgili yine bu sütunda bir yazı yazmıştım. Bu Merkez´de modernize edilen tanklarımız Fırat Kalkanı´nda çok büyük başarı göstermişti. Sadece tanklar değil, ırmak vs gibi noktalarda köprü vazifesi gören diğer askeri aygıtlarda aynı görevi ifa etti. Bulunduğumuz coğrafyanın hassasiyeti nedeniyle, ülkeler bizim kendilerine bağımlı olmamızı istiyorlar. Bunun içinde silah satışında nazlanıyorlar. AK?Parti iktidarı döneminde biz milli harp sanayimizi kurmakta epeyce mesafe katettik. Daha da devam etmeliyiz. Bu süreçte acaba 2. Ana Bakım Merkezi Altay vs tanklarının üretim üssü olamaz mı?
Mış? Miş? Muş?
00-Tek adayla kongreye gidecek olan MHP?İl Başkanı Baki Ersoy, özellikle büyük kongre delegelerini ?ince eleyip sık dokuyarak´ belirliyormuş.
00- Baki Ersoy, il yönetimindeki isimlerin % 20´sini değiştirecekmiş.
00- AK?Parti´nin pazar günü yapılacak olan olağanüstü kongresinde MKYK´ya Kayseri´den kimin gireceği merak ediliyormuş.
00-İl kongresi süreci erken başlayan CHP´de, metropol ilçe başkanlarından biri değişebilirmiş.
00-Bürokrat atamaları, AK?Parti kongresi ve olası Kabine değişikliği sonrasına kalmış.
00-FETÖ?davalarında hemen her hafta bir-iki karar çıkıyormuş.
00- Bakan Özhaseki de, Çelik?Başkan da Kayserispor?Başkanı Erol Bedir´e ?Sonuna kadar arkandayız; devam? demiş.
