VELİ ALTINKAYA


FEYZİOĞLU´NUN ?SEYYİD´ DEDESİ


TBB Başkanı Prof.Dr. Metin Feyzioğlu´nun Kayseri ziyaretlerinde mutlaka Seyyid Burhaneddin?Hazretleri´nin türbesini ziyaret ettiğini öğrendim... Sonra yine öğrendim ki, Seyyid?Hazretleri´nin türbesinin hemen girişindeki mezarlarda metfun isimlerden biri olan Mevlevi Şehyi Ahmet?Remzi Akyürek, annesi tarafından büyük dedesi olurmuş...
Haber Koordinatörümüz?Ceyhun Üsten geçtiğimiz hafta ?Abi TBB?Başkanı Metin Feyzioğlu programa gelecek? dediği zaman, ?Ahmet?Remzi Akyürek merhumla akrabalığını da sor? dedim. Sormuş. Önceki günkü gazetemizde konuyu manşetten haberleştirdik. Şunları söylemiş Metin Feyzioğlu:
?Bizim inanışımızda ibadet gizlidir, ibadetin reklamı da gösterişi de olmaz ama; bu kısmını sorduğunuz için söyleyeyim. Rahmetli anneannemin dedesi son Osmanlı Mevlevi Şeyhi Ahmet Remzi Akyürek Hazretleri. Ahmet Remzi Dede ve merhum babaları da burada Seyyid Burhaneddin Hazretleri´nin ayağının dibinde istirahat ediyorlar. Tabi burada istirahat etmeleri bizim için çok büyük bir huzur kaynağı, mekanları cennet olsun, Peygamber Efendimiz´in gölgesinde dinlensinler inşallah. Çok da duygulanarak söylüyorum, buraya daha da koşarak gelmemi sağlayan bir durum. Ahmet Remzi Dede, aynı zamanda mutasavvıf ve Osmanlı´nın son döneminde çok önemli bir şair. Divan Edebiyatı ile yazan çok bilinen bir şair. Tekke ve zaviyeler de kaldırılınca İstanbul´da Üsküdar´da Mevlevi Kütüphanesi´nin Müdürlüğü´ne gelip, o kütüphaneyi hayatının sonuna kadar idare etmiş derin bir kişilik. Şiirlerini kitaplarını da okuyorum, çok aydınlandığımı söyleyebilirim. Soyağacım da böyle bir şahsiyetin yer alması, benim için bir lütuf. O dervişler, veliler, büyükler bir yol çizmiş, yol göstermiş. Neyi nasıl yapacağımızı ve asıl kendimizi nasıl bilmemiz gerektiğini anlatmışlar. Onları okumak, aydınlanmak da bize kalmış.?
Kayseri´nin bir çok değeri gibi maalesef Ahmet?Remzi Akyürek de çok tanınmıyor. Sadece o dünya ile ilgilenen biliyor merhumun adını... Belki Seyyid?Burhaneddin? Hazretleri´nin Türbesini ziyarete gidenler de hemen girişteki mezar taşını gördükleri için isme aşinalar...
Gaye-İnsan ve Ufuk Peygamber´in neslinden gelenlere ?Seyyid? veya ?Şerif? deniyor. Hz.Hüseyin ve Hz. Hasan neslinden gelen seyyid ve şerifler Peygamberler?Peygamberi´nin ehli beyti ve evlatlarıdır.
Osmanlı hükümdarları, Muazzez Nesil´den gelenlerden vergi alınmaması için sürekli ferman yayınlarlardı... Zamanla bu imtiyaz veya inananların haklı saygıları, kötü niyetli bazı isimlerinde kendilerince soy kötüğü icad ederek seyyid ve şerif olduklarını dillendirdiklerini gördük...
Bu genel değerlendirmeden sonra tekrar Ahmet Remzi Akyürek ve Metin Feyzioğlu´na gelelim.
Ahmet Remzi Akyürek´in babası, dedesi ve büyük dedesi 1925´te tekke ve zaviyeler kapatılıncaya kadar neredeyse 100 yıl süreyle Mevlevi postnişinliği yapmış isimlerdir.
Ahmet Remzi Dede´nin eşi Esma Hanım, Feyzioğlu ailesindendir ve Metin Feyzioğlu´nun annesinin büyükannesidir. Ahmet Remzi Akyürek ve Esma Hanım´ın Zehra Lütfiye ve Lebibe adlı üç kızı olmuştur.
Ahmet Remzi Akyürek, isminin önünde ?Seyyid? sözcüğünü kullanmamakla birlikte, babası elli yıl Mevlevi postnişinliği yapmış Es Seyyid Süleyman?Ataullah Efendi´dir. O´nun babası ise Kayseri eski mütfülerinden, yine 35 yıl süreyle Mevlevi postnişinliği görevinde bulunmuş. Seyyid Ahmet?Remzi El?Mevlevi´dir. Ahmet Remzi Akyürek´e dedesinin adı verilmiştir... Akyürek´in büyük dedesi de Es?Seyyid?Süleyman?Turabi´dir...
Bizim geleneklerimize göre nesep anneden değil, babadan gelir. Ama, bu annenin nesebinin inkarı anlamına da gelmez tabiki.
Ahmet Remzi Akyürek, Kayseri, Kütahya, İstanbul, Halep,?Şam gibi şehirlerde Mevlevi postnişinliği yapmış, tekke ve zaviyelerin kapatılmasından sonra ise kütaphane memurluğu ve öğretmenlik görevlerinde bulunmuş bir gönül insanıdır. Şam´da bulunduğu sürede, memleket hasreti yüreğini yakmış olmalı ki şu mısraları terennüm etmiştir.
?Çoluk çocuk böyle gurbet ellerde
Perişan kaldılar yetmez mi yâ Rab
Şöhret-ü şanımız gezer illerde
İnsanın gücüne gitmez mi yâ Rab

Halep, Şam, Kayseri olduk perişan
Her birimiz bir yerde ağlaşır her an
Hulâsa yok mudur acaba imkân
Çektiğimiz mihnet yetmez mi yâ Rab

Her şeyde bilirim hikmetin vardır
Ne çare insanız gönlümüz dardır
Pirimiz büyüktür Molla Hünkâr´dır
Bize bir gün imdad etmez mi ya Rab...?
Ahmet Remzi Akyürek´in bulunduğu bir mecliste Mevlana Celaleddin Rumi Hazretleri´nin torunlarından bir Çelebi Efendi, tekkeye gelen Paşa´nın eteğini öpmeye kalkar... Ahmet Remzi Dede, müdahale eder ve ?Sen, Hünkar´ın neslindensin. Hünkar´ın neslinden biri el etek öpmez. Derviş selamını başıyla alır ve verir? der.
Ahmet Remzi Akyürek 20 Kasım 1944´de Kayseri´de vefat etmiş ve belirttiğimiz gibi, babasının da mezarının bulunduğu Seyyid?Burhaneddin?Muhakkik Tirmizi Hazretleri´nin türbesinin yanına ( Gönül dostlarının tabiriyle ayağı ucuna) defnedilmiştir.


26 NISAN 2016 KAYTV HABER paylaşan: kaytv