FETÖ davalarının önemli bir bölümü bu yıl içerisinde yerel mahkemelerce karara bağlandı. Bu kararlar şimdilerde temyiz mahkemelerinde.
Temyiz mahkemeleri olan Yargıtay, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi´nin önündeki çok sayıda dosyaya rağmen yeni yılın adli tatilinden önce kararlarını vermesini bekliyorum.
HSK´nın daha önce temyiz mahkemelerine, ?bu dosyaları en geç 6 ay içerisinde karara bağlayın´ tavsiyesi var. Elbette iki temyiz mahkemesinin de yükü oldukça ağır; ancak, yine önümüzdeki yıl Bakanlık davaların mümkün olduğunca uzamaması adına, ?renkli puan´ uygulamasına geçecek. ÜYAP´dan ilgililerin takip edebileceği bu uygulama ile sadece terör davaları değil tüm dosyaların biran önce karara bağlanması sağlanacak.
Yerel veya temyiz mahkemeleri 5 bin kadar hakim-savcının FETÖ?odaklı ihracından sonra dosyaları karara bağlamakta yer yer sıkıntı yaşamışlardı. Bakanlık yeni hakim ve savcıların göreve başlamasında kararlı bir duruş ortaya koydu. Açıklar kısmen kapatıldı. Onun için dosyaların yerel ve temyiz mahkemelerinde karara bağlanmasının yeni yılda daha etkin ve hızlı olacağına inanıyorum.
Temyiz mahkemelerine giden FETÖ?davaları onanırsa mesele yok. İnfaz savcıları mahkeme kararları doğrultusunda gereğini yapar. Ancak, bazı kararların bozulması muhtemel. Bu da yerel mahkemelerde yeniden yargılama anlamına geliyor. Yerel mahkemeler eski kararlarında ısrar mı eder, yoksa bozma gerekçelerini dikkate mi alır, bunu zaman gösterecek.
Ama şu kadarını söyleyelim ki, mahkum olan veya beraat eden bazı isimlerle ilgili temyiz mahkemelerinin vereceği kararlar şaşırtacaktır. Bunu zaman bize daha iyi gösterecek.
Kayseri polisinin terör örgütlerine yönelik operasyonları sürüyor. Polisimiz FETÖ, PKK, DEAŞ´a yönelik operasyonları ile adeta göz açtırmıyor. Özellikle FETÖ operasyonları daha çok da ?kripto-mahrem´ FETÖ´cülere yöneldi. Bu operasyonlar da çok sayıda ?mahrem örgüt üyesi´ de derdest ediliyor. Bunların bir bölümü maalesef muvazzaf askerler. Bu askerler bunca olup biteni gördükten sonra, nasıl oluyor da hala Örgüt imamlarından talimat alabiliyorlar, şaşıyorum.
Polisin ?gaygubet evi´ denilen??hücre evleri´ne yönelik operasyonları da dikkat çekiyor. Bir süre önce 40 kadar aranan FETÖ?şüphelileri bu evlerde yakalandı. Polis üç merkez ilçede 21 hücre evine baskın düzenleyerek aranan isimleri derdest etmiş. Bunlardan yanılmıyorsam 8-9´u evli şüphelilerdi.
Aranan kişiler 21 kadar hücre evinden eminim dışarı çıkamıyorlar. Bir kısmının üzerinde sahte kimlik dahi bulunsa, korkularından dışarı çıkmaları mümkün gözükmüyor. Peki bu durumda, bunlar evde ne yiyip-içiyor? Bunların yiyecek ve diğer giderlerini kim nasıl karşılıyor? Aynı şekilde arandıkları, dolayısıyla takip edildikleri için bunların telefonda vs konuşmaları da mümkün değil; peki bunların düzenli olarak her türlü ihtiyaçlarını kim, nasıl karşılıyor?
Demek ki, Örgüt hala diri. Demek ki, 21 hücre evinin giderlerini rahat rahat karşılayacak geliri hala buluyorlar. Demek ki, hala ?himmet-zekat-yardım´ adıyla veya bir başka isimle para toplayanlar var.
Duyumlarıma göre, 21 hücre evinin bir bölümünde özel sığınak bile yapmışlar. Aranan, bir kısmı Kayserili dahi olmayan bu isimlerin hem yiyecek içecek ihtiyaçlarının karşılanması, hem de özel sığınak yapabilecek kadar operasyonel olmaları dışarıdan destek almadan mümkün değil.
Elbette Örgüt´ün ?beli kırıldı´, ama, beli kırılan örgütün bir kısım hücreleri hala canlı. O hücreler zaman zaman daha da güçlenebiliyor.
Bu noktada her şeyi polisten, adliyeden beklememiz doğru değil. Hepimize düşen görevler var. Bunca bariz örnek orta yerde dura dura çevremizde bu ?ihanet şebekesi´ne hala sempati ile bakan isimler varsa, onların gözünü açacak yüzlerce örnekleri canlı canlı anlatmalıyız. Binalarımıza girip çıkan tanımadığımız isimleri mutlaka sorgulamalıyız. Bu noktada bina yönetimlerinin, bina görevlilerini de uyarması gerekir.
Velhasıl, Örgüt bunca kamusal bağlantısı ve para kaynaklarına yönelik operasyonlara rağmen hala bazı hücrelerini diri tutabiliyorsa, hepimizin dikkatli olması gerekir. Özellikle asker, polis ve adliye içindeki ?mahrem-kriptolara´ karşı daha dikkatli olmalıyız. Aksi takdirde hem ülkemiz, hem şehrimiz, hem de bizden sonraki nesil bunun bedelini daha ağır öder.
Son bir not aktarıp yazımızı noktalayalım. İsparta´da 15 Temmuz gecesi ve sonrasında FETÖ ile mücadelede kararlı bir duruş ortaya kolan Valimiz Şehmus Günaydın´ın, Kayseri´de de adliye ve güvenlik birimlerine bu noktada her türlü desteği deklare ettiğini belirtelim.
Mış? Miş? Muş?
00-AK?Parti ilçe belediye başkan adaylarını bu hafta açıklayacakmış.
00-Başkan?Büyükkılıç, aday adaylarının belden aşağı vurduğu ilçelerde birliği sağlamaya çalışıyormuş.
00-CHP ve İYİ?Parti ?Melikgazi bir yana, Kocasinan ve Talas bir yana´ diye ilçe ittifaklarını görüşüyormuş.
00- MHP´nin ?Talas´ı verin, Melikgazi ve Kocasinan adaylarını çekelim´ teklifi AK?Parti´de ilgi görmemiş.
00- CHP,?İYİ?Parti´ye Develi, Yahyalı gibi ilçeleri bırakmayı teklif ediyormuş.
00- CHP?bugün 400 aday daha açıklayacakmış.
00- KASKİ´nin ana kollektör hattıyla ilgili önemli altyapı yatırımı için bu hafta Başkan?Çelik´in de katılımıyla tören düzenlenecekmiş.
KULİS BULVARI
HİSARCIKLIOĞLU ADI YAŞATILMALI
Türkiye Odalar ve Borsalar?Birliği Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu hemşehrimiz. Hisarcıklıoğlu yaklaşık 15 yıldır TOBB´un başkanlığını yapıyor. İyi de yapıyor. Ülkemizin kritik operasyonlarında mutedil ve birleştirici tavrı ile Hisarcıklıoğlu´nun gerektiği zaman devreye girerek ?orta yolu´ bulan bir ?Uzlaşmacı ombusman´ görevini üstlendiğini görüyoruz. Ekonomik sıkıntılar ve uygulamalar noktasında da Hisarcıklıoğlu söylemesi gerekeni makul bir şekilde dile getiriyor. Geçtiğimiz haftalarda baktım Hisarcıklıoğlu´nun adı Ürgüp´de bir caddeye verilmiş. Mümkünse şimdi, değilse yerel seçimlerden sonra Hisarcıklıoğlu´nun adı mutlaka bir cadde de yaşatılmalı. Hisarcıklıoğlu bunu çoktan hak eden bir hemşehrimiz. Bizim sahip çıkmadığımız, yeterince onore etmediğimiz hemşehrimiz, emin olun diğer illerde çok daha hürmet görüyor. Rıfat Hisarcıklıoğlu adı Kayseri´de kalıcı hale getirilmelidir.
