VELİ ALTINKAYA


ERCİYES ve YOLU

Gündem - Veli Altınkaya


Binlerce yıl öncesinin inancıyla ?Tanrı Dağı Argos?...

Ve benim inancımla, kainatın varoluşuyla birlikte ?mutlak doğru´ odaklı ?Ol? deyince Olduran´ın bu coğrafyaya bir lütfu olan Erciyes.

Bugünlerde bembeyaz Erciyes... Ağ gelinliğini giymiş, çoğu zaman öfkeli, hiddetiyle  sinesinde düğüne gelenleri korkutuyor...

1945´de dönemin Belediye Başkanı Emin?Molu tarafından şehrin ilk imar planını çizmek üzere Kayseri´ye getirilen Alman Prof. Örsner, bugünkü Kurşunlu Cami´nin hemen yanında bulunan İstanbul Oteli´nin balkonundan Erciyes´i görünce, yanındakilere, ?Sinan´ın dünya çapında bir deha, büyük bir usta olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum. Sinan´ı Sinan yapan meğer Erciyes´miş...? der.

Bu diyaloğu Emin?Molu´nun 89 yaşındaki yeğeni Faruk?Molu´dan dinlemiştim... O da amcasından duymuş.

İşte o Erciyes...

Şairlere, mimarlara, velhasıl her insana gönül dünyasına göre ilham kaynağı olan Erciyes...

İnşallah önümüzdeki yıllarda bu şehre, bu ülkeye gelir kaynağı da olacak.

Tekrar başa dönelim...

Haseki Başkan´la 50 kişilik bir ekiple Alpler´e gidişimizin üzerinden 13 yıl geçmiş? Alpler´i görünce Erciyes´in bu şehir ve ülke için ne kadar büyük bir lütuf olduğunu daha iyi anlamıştım. O tarihten bu yana, Erciyes adının bir gün Kayseri´nin çok daha ötesine geçeceğine inananlardanım. Nasıl ki bugün Nevşehir, Kapadokya´nın yanında Anadolu tabiriyle ?solda sıfır? kalmışsa, göreceksiniz bir gün Kayseri´de Erciyes´in yanında öyle olacak. O yılları biz göremesek de, emin olun evlatlarımız görecektir.

Erciyes Projesi doğru bir yatırım. Belediyemiz 100 milyon avrodan fazla yatırım yaptı bu güzel ve görkemli dağa...

Henüz her şey tamamlanmış değil... Belki mekanik tesislerin önemli bir bölümü bitti, ancak, şu anda bendeki algı ile ifade edeyim ki, yapay karlamada hala bir miktar sıkıntı var gibi. Ara istasyonlarda ve belli noktalarda yiyecek-içecek mekanlarının yetersiz olduğunu düşünüyorum. Erciyes A. Ş.´nin başındaki Murat Cahit?Cıngı ve arkadaşlarının projenin yürütülmesi ve tanıtımda gayretli çalışmalarını takdirle takip ediyorum...

Ancak; bir endişemi de belirtmeden geçemeyeceğim.

O güzelim projeye başladığımız yıllarda kasım ortalarından, mart sonuna, hatta nisan başına kadar, neredeyse altı ay sürebilecek bir kayak sezonundan dem vuruyorduk. Mesela bu yıl kar geç yağdı. Yapay karlama ünitesi ile ancak belli bölgelere hizmet verebildik. Kayak severler ancak yılbaşından itibaren dağ ile buluşabildi. Kayak imkanının olduğu 15-20 günlük zaman diliminin neredeyse yarısında da tipi- sis hesapları bozdu. Ara ara yolun kapanması da cabası.

Özellikle yolun kapanması konusunun altını kalın çizgiyle çizme adına bunca yazıyı yazdım.

Elbette dağda tipi, fırtına her şey olabilir. Ama, Karayolları´nın 24 saat burda tüm makineleri ile hazır beklemesi gerekir. Geçtiğimiz çarşamba gecesi eğer sinotruklar olmasaydı Allah korusun belkide bir facia yaşanacaktı.

O gece Çelik?Başkan´ın talimatı, Murat Cahit?Cıngı´nın girişimleri ile  Fen İşlerinin tüm ekipleri buraya yığılmış. Ama, dağları deviren, hafriyat işlerinde başarı elde ettiğiniz bir iş makinesi ve operatörü  iki metrelik kar ve tipiyle kapanan yolları açamayabilir.

Çocukluğumuzda (40-50 yıl öncesinden bahsediyorum) yoldaki karı 20-30 metre sağa-sola püskürten bir makina görmüştük. O makinaya büyüklerimizin de benzetmesi ile  ?karsavuran? diyorduk...

Teknoloji bu kadar gelişti, Bizim çocukluk yıllarımızın ?karsavuranları? her halde daha modernize olmuştur. Hafriyat veya dağları devirmekte kullandığımız D-8 dozerle, tipinin kapattığı yolları açamayabiliriz. O makine de gelip kara saplanır ve onu  kurtarmak  için yeni ekipler devreye girmek zorunda kalır.

Özet:

Tereciye tere satacak değilim. Bu iş Karayolları´nın işi. Hacılar´dan gelen yolun ana yolla birleştiği nokta ile Karayolları tesislerinin olduğu 1.5 Km´lik alanda ara ara tipi oluyor. Çelik?Başkan burası için ?tedbir alacağız? dedi. Ama, bu zamanla olabilecek bir iş. Karayolları bu 1.5 Km´yi sürekli açık tutacak, makine kapasitesi ve yönetim anlayışına sahip değil mi?

Eğer bu yolu nasıl açık tutacağımızı bilmezsek, bu dağa otel yaptıramayız. Otel ve diğer tesisleri yaptıramadığımız sürece de, oraya gömdüğümüz  paraya da, emeğimize de yazık olur.

Kamu yöneticileri ve özel sektör temsilcileri Erciyes için ne yapılacaksa bunları bir masada detaylıca tartışmalı.

 

VATANDAŞLIKTAN

ÇIKARTILANLAR

Son KHK ile firari FETÖ´cülerin mahkeme kararı doğrultusunda vatandaşlıktan çıkartılmaları hükme bağlandı. Bu çerçevede ilk mahkeme kararı Kayseri´den çıktı. 2. Ağır Ceza Mahkemesi, firari FETÖ imamı Sıtkı Baş başta, İlhan Miraboğlu ve Ahmet Türkmen gibi isimlerin vatandaşlıktan çıkartılması için?başbakanlığa yazı yazılmasına karar verdi. Şimdi o karar Adalet Bakanlığı üzerinden?Başbakanlığa ulaşacak. Muhtemelki bu hafta ulaşır. Karar ulaşır ulaşmaz Başbakanlık mahkeme kararını özet halinde Resmi Gazete´de yayımlayacak. Kararın Resmi Gazetede yayımlanması ile birlikte, üç aylık süreç başlıyor. Üç ay sonunda firari isimler teslim olmazsa (yurtdışında olmaları şart değil, yurt içinde de saklanıyor olabilirler) vatandaşlıktan çıkartılacaklar. Sonrasında ise bu isimlerin mal varlıkları ve geriye doğru iki yıl içerisinde mal varlıklarına yönelik satışlara dair araştırma başlayacak.

 

Mış? Miş? Muş?

00-FETÖ soruşturmalarında ?etkin pişmanlık? tan yararlananların sayısı artıyormuş.

00-FETÖ davasında gizli tanıkların polis ve savcının dışında mahkeme heyetine neler söyleyeceği merak ediliyormuş.

00- Türk vatandaşlığından çıkartılacak olan firari FETÖ şüphelilerinin mal varlıkları da tehlikeye girecekmiş.

00- Aralarında Kayseri´nin de bulunduğu bazı illerde sosyal medya (sorumsuz medya) da terör propagandası yapan 5 kişi tutuklanmış.

00-Vekilimiz Yusuf Halaçoğlu, HDP´li vekil Garo Paylan´a ?ağzının payını? vermiş.

00-TBMM´nin elektriğini de veren KEPSAŞ, İstanbul´a da açılıyormuş.

00-Kazım Karabekir?Mahallesi´nin kentsel dönüşümü de Resmi Gazete´de yayımlanmış.