SAMİ DAYANGAÇ


DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜ

GÖZLEM - Sami DAYANGAÇ


3 Aralık tarihi Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından 1992 yılında Engelliler Günü olarak ilan edilmiş, çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Kutlanma işi sadece kuru söylemlerle geçiştirilmemeli.

İstisnasız her birey bu toplumda bir engelli adayıdır. Kimin ne olacağını Allahımız bilir. Doğuştan da olsa, sonradan da olsa engelli kardeşlerimiz birçok sıkıntıyı ailece yaşamaktadır. Toplum olarak buna nasıl katkı veririz diye hepimiz düşünmeliyiz. Örnek verelim, şehrimiz modern şehircilik anlamında ülke genelinde örnek gösterilen şehirlerden. Mesela kaldırımlarımız bazı bölgelerde yüksek. Alçak olmayınca bile nasıl araç park ediliyor görüyoruz. Demek ki kaldırımlar alçak olsa yaya ve engelliler hiç yürüyemeyecek. Kaldırımlar yüksek ve yayaların geçiş noktalarına, kaldırımlara araç park ediliyor. Hatta daha da önemlisi, kaldırımlardan inme çıkma rampaları kapatılıyor. Her aracın başına bir görevli konulamayacağına göre, bilinçli toplum olsak kimse park etmez. Zaman zaman uyardığımız sürücülerden kibarca karşılık alıyoruz. Saygıyla, ‘sana ne lan’ diyorlar.

Engelli bireylerin ulaşımı, istihdamı son derece önemli. Devletin onlar için tanıdığı haklar ne yazık ki olumsuz kullanılıyor. Devlet engelli kardeşlere araba alımında vergisizlik sağlıyor. Kaç engelli sürücü var? Ya da kaç araçta engelli görüyorsunuz? Aracı alıp aile bireyleri kullanmıyor mu?

Ülkemizde yaklaşık 13 milyon engelli kardeşimiz bulunuyor. Kimi işitme, kimi fiziki, kimi görme engeline sahip. Karşılaştıkları sorunların başında kaldırımlar dedik ama mimari durum da en başta söylenmesi gereken husus. Mimari durumların uygunsuzluğu kişileri ne yazık ki eve bağlıyor, sosyalleşemiyor, çıkıp dolaşamıyor. Özellikle kamu binaları engelliler düşünülerek inşa edilmelidir. Efendim rampa var, kaç binada? O yükseklikte bir rampayı nasıl çıkacak? İlk basamaklardan çıkmak ölüm, içerileri de aynı durumda. Engelli asansörleri her yerde engelsizlerce kullanılıyor. Engelliler için yapılan park yerlerine beyin engellisi olanlar park ediyor.

Toplumsal dışlanma, ailelerin ilgisizliği, engellileri yalnızlaştırıyor. Belediyelerimiz bu konuda da son derece faydalı işler yapsa da toplum bilinçlenmeden, yarın kendimizin de engelli olabileceğimizi düşünmeden düzelme olmaz. Doğuştan hiçbir engelli, engelli doğmak ister mi? Toplum olarak sahiplenmez, dışlarsak hepten yalnızlığa iteriz. Unutmayalım hepimiz birer engelli adayıyız. Bu kardeşlerimizi anlamalı, onlara desteği esirgememeliyiz. 3 Aralık Dünya Engelliler Günümüz kutlu olsun.