VELİ ALTINKAYA


DİREKTEN DÖNEN ŞİRKET: KCETAŞ

Gündem - Veli Altınkaya


Lisede okuduğum yıllarda, abim İstanbul Üniversitesi Hukuk?Fakültesi´nde okuyordu. Yaz tatili bitmek üzereydi. Ben Kayseri´ye, abim ise İstanbul´a gidecekti.

Okulda giydiğim bir takım elbisem vardı. Pantolonumun ütüsü filan yoktu. Rahmetli Deli Müftü´nün (Emekli Müftü Mehmet?Balcı) ifadesiyle bizim pantolon ?soba borusu´ gibiydi.

Okulla gitmek üzere köyden henüz ayrılmamıştık. Abim benden önce gidecekti. Anacığım ütünün içine ocaktan aldığı kömürleri doldurdu ve ?Oğlum dışarı çık; rüzgara karşı şu ütüyü yellendir (salla) kömürler alev alsın ve ütü ısınsın. Abinin pantolonunu ütüleyeceğim? demişti.

Ütünün içindeki kömürlerin kor haline dönüşmesi için dakikalarca açık havada salladığımı hatırlıyorum...

.......................................

Yıllar yıllar sonra... Dönemin  Büyükşehir?Belediyesi ve KCETAŞ? Başkanı Mehmet Özhaseki´den Kayserililerin  ticari zekasına dair güzel bir örnek duymuştum.

1926 yılında, Atatürk´ün ?Reis-i Cumhur? olarak imzaladığı Bakanlar Kurulu kararı ile, şehrimizde, Kayseri ve Civarı Elektrik?Türk?Anonim Şirketi (KCETAŞ) diye bir şirket kurulmuştu.

O Şirket´in ortakları ve işleticileri arasında Kayserili tüccarlarda vardı. Şirket  1929´da Bünyan´da elektrik üretmeye başlamış, ancak ahaliyi bir türlü elektrik abonesi edemiyordu. Bunun üzerine Kayserili tüccarlar ticari dehası ile İstanbul´dan bir kamyon elektrikli ütü getirtmiş ve ev hanımlarına ücretsiz olarak dağıtmışlar.

1930´lı yıllarda Kayserili ev hanımları da, benim 1970´li yıllarda kömürlü ütüyü ısıtmaktan çektiğim çile gibi, canından bezmiş olacaklar ki, beylerine baskı yaparak (o tarihte baskı mümkün değil de, yalvar-yakar, hatır, rica vs ile) evlere elektrik abonesi olunmasını sağlamışlar...

.................

Coğrafyamızın elektrik üretim tarihine baktım. İlk elektrik üretimi 1902´de Tarsus´ta küçük çaplı başlamış. Silahtarağa Santrali´nin kuruluşu ise 1914...

Kayseri´de elektrik üretiminin veya üretim arayışının tarihi ise bizim meslekle de ilgili...

Dimidereli (Turan) Yunus Bekir, İstanbul´da hükümdara muhalefet ettiği için kaçak yollarla yurtdışına kaçmak zorunda kalır. Fransa ve uğradığı diğer Avrupa ülkelerinde elektrikle, elektrikle çalışan trenlerle tanışır.

 Yıllar sonra İstanbul´a dönüşünde Padişaha suikast girişimi iddiasıyla cezaevine atılır. İttihat ve Terakki´nin iktidara gelmesi ile, cezaevinden çıkar ve adeta İstanbul´un selameti için memleketi Kayseri´ye sürgüne gönderilir.

 Yunus?Bekir, Kayseri tarihinin önemli mutasarrıflarından biri olan Muammer?Bey´in daveti ile Aziziye (Pınarbaşı) kaymakamlığından sonra şehre gelir ve burda Maarif Encümeni olarak göreve başlar. 29 Ağustos 2010´da Kayseri´nin ilk gazetesi olan Erciyes´i ?Maarif Encümeni adına? neşreder. Bu tarihlerde yarım kalan Memleket?Hastanesi´nin inşaatının tamamlanmasına katkı verir. Muammer Bey´in de talimat ve yardımları ile okullar açtırır, hastalıkla mücadele noktasında vebaya karşı  şehirde tuvalet yaptırma kampanyası başlatır.

İşte o Yunus?Bekir 1910´da  Bünyan´ın Göztepe (Pınarbaşı) mevkiinden  çıkan ve yaklaşık 70 metre yükseklikten dökülen Sarımsaklı Suyu ile elektrik üretmek ister. Amacı ise elektriği Kayseri´ye getirmek ve sonra da Kayseri-Talas arasında elektrikli tren işletmektir.

Yunus?Bekir´in Bünyan?suyu üzerine santral kurma hülyası 1929´da KCETAŞ´a, elektrikli tren rüyası ise, yaklaşık 100 yıl sonra Özhaseki ´ye nasip olacaktır.

..................

Daldan dala sekerek, bu şehrin tarihinden bazı notlar aktardıktan sonra, gelelim asıl meramımıza...

KCETAŞ´ın Kayseri´de sanayinin gelişmesinde çok büyük katkısı var. KCETAŞ ile Tayyare Fabrikası´nın Kayseri´de kuruluşu aynı döneme denk gelir. Genç cumhuriyetin sanayileşme odaklı üretim girişimlerinin sonucu bu iki şirket Kayseri´de kurulmuştur.

 KCETAŞ, ülkemizin özel sektör aracılığı ile elektrik dağıtımı yapan 21 şirketinden biridir. Diğer 20 şirketin imtiyaz süresinin aksine, KCETAŞ´ın imtiyazı yanılmıyorsam 2060´da dolacak.  EPDK ´nın 2009´da 30 yıllık lisans vermesine rağmen, bu süreden sonra, 2060´a kadar olan imtiyazın lisansa dönüşmesi muhtemel gözükmekte.

 Bu Şirket´in tarihi ile ilgili söylenecek çok şey var. Ama, iki konunun özellikle bilinmesinde yarar olduğunu düşünüyorum.

Bu, Şirket´le ilgili 57. Hükümet öncesinde yazdırılmış; AK?Parti döneminde de sıkıntısı devam eden Başbakanlık Teftiş?Kurulu´nca hazırlanmış bir rapor.

 Bir çok elektrik  üretim şirketinin imtiyazlarının tapır tapır iptal edildiği o yıllarda,  Başbakanlık?Teftiş?Kurulu emrindeki, (maalesef bizim  hemşehrimiz de olan) bir başmüfettişin hazırladığı rapor, Şirketi sıkıntıya sokmuştur. O raporla müfettiş, KCETAŞ´ın lisansının iptali ile Şirket´e devlet tarafından el konulmasını önermektedir.

Raporun en önemli gerekçesi dönemin Enerji Bakanı Fahrettin?Kurt ile, dönemin Büyükşehir Belediyesi ve KCETAŞ?Başkanı Niyazi Bahçecioğlu arasında 1990´da imzalanan, 70 yıllık imtiyaz sözleşmesinin kayıp-kaçak oranındaki kısmi belirsizliktir...

Dönemin Belediye ve KCETAŞ?Başkanı Mehmet Özhaseki o raporu devre dışı bırakmak, daha doğrusu Şirket´e el konulmasını engellemek için çok uğraşmıştır. Özhaseki´nin girişimleri ile KCETAŞ AK?Parti iktidarında ?kapatılmaktan kurtulmuştur.

Yine bu dönemde, aynı rapora dayanılarak  kayıp-kaçak oranındaki güya belirsizlik gerekçe gösterilip, KCETAŞ´a Bakanlık tarafından  önce 50 milyon, sonra 100 milyon liralık ?mahsuplaşma? davası açılmıştır. O dava süreci de Şirket´in eski genel müdürü ve dönemin  Kayseri Milletvekili´nin Enerji Bakanlığına denk gelmiş; bu dava da uzun uğraşlardan sonra Taner?Yıldız, Şadi Büyükkeçeci ve nihayet onları talimatlandıran?Mehmet Özhaseki´nin gayretleri ile  onlarca bilirkişi raporu sonrasında kazanılmıştır.

12 Eylül sonrası Şirket´i direkten döndüren ilk konu budur.

O tarihlerde KCETAŞ´ın değeri 10 milyon dolar gibi ifade edilirken, mahsuplaşma davasının kazanılması ile değer katlanmıştır.

Şirket´in değerini artıran bir diğer önemli konu ise, % 20´lik bakanlık hissesinin Özhaseki´nin ticari ve yönetsel dehası ile dışarıya kaptırılmadan, Şirket ortakları arasında eşit bir şekilde alınmasıdır.

Bu yolla KCETAŞ da, Belediye ve BEF?hissesi o tarihlerde % 43 gibiyken, % 20´lik payın ortaklar arasında ana şirketteki hisse oranına paralel kurulan Yonca isimli bir şirketle alınması sonucunda, Kayseri Büyükşehir?Belediyesi, ortaklığı % 50´nin üzerine çıkarak ?hakim hissedar? olmuştur.

Bundan 15 yıl kadar önce kapatılma, 5-6 yıl kadar önce, yüzlerce milyon liralık mahsuplaşma davası ile karşı karşıya kalan KCETAŞ, bugün 400 milyon dolar civarındaki değeri ile 90. yılını kutluyor.

 Şirket´in kuruluşundan bu yana emeği geçenleri kutluyorum. 90. yıl etkinliği gözlemlerimi ayrıca paylaşacağım.