VELİ ALTINKAYA


?DAVUL ÇALMADAN´ AKIL VE BİLİMLE...

Gündem - Veli Altınkaya


Kayseri önceki gün önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanları, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof.Dr. İsmail Demir,TOBB?Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu Kayseri´deydi.

?Savunma ve Havacılık?Sektöründe  Kayseri Sanayisinin Gelecekdeki Yeri´ başlıklı çalışma üç gün sürdü. Üç günlük çalışmada sahasında uzman çok sayıda isim sunumlar yaptı. Bunlar tabii ki kayda alınmıştır ve muhtemelen bu çalışmadan sonra başlığa bağlı olarak Kayseri´nin savunma sanayiindeki yeri  bir rapora bağlanacaktır.

Toplantınının açılışında konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Bayburtlu olan Genelkurmay?Başkanı Yaşar Paşa´ya  takılmak için şaka yollu, ?Savunma sanayiini de Bayburt´a kuracak halimiz yok ya, Kayseri´yi tutacağız? dedi.

Bakan Akar´ın sözleri şakaydı. Kendisi de bunu teyid ettikten sonra,  Atatürk´ün işaret ettiği gibi ?akıl ve bilime önem verilmesi´  halinde savunma sanayiinden de pay alınabileceğini, ülkemizin de her manada kalkınacağının altını çizdi...

Akar, konuşmasında coğrafyamızda yaşanan sıkıntıları genel hatları ile aktararak, milli harp sanayinin, ülkenin savunulmasındaki önemine değinerek, ?bu noktada, rehavet, atalet, gaflet ve tembelliğe asla yer olmayacağının´ altını çizdi...

Toplantının açılışında konuşan KTO?Başkanı Ömer Gülsoy, TOBB?Başkanı Rifat?Hisarcıklıoğlu ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar AK?Parti´nin iktidara geldiği 2002´de % 20´lerde olan milli harp sanayimizin  oranının bugün % 65´leri bulduğunun altını çizdiler...

Birkaç gün önce tekrarını yayınladığım savunma sanayii ile ilgili yazımda da ifade etmeye çalıştığım gibi, ?kötü komşu mal sahibi yapar´ mantığı ile, ?sözde müttefiklerimiz´ şükürler olsun ki bizim savunma sanayinde % 65 oranında ?yerli ve milli´ noktaya ulaşmamızı sağladı. İnşallah bu oran Cumhuriyet´in 100.  yılında % 90´ları aşar.

Peki Kayseri olarak biz bu işin neresindeyiz?

Kayseri, KTO?Başkaını Gülsoy´ un da ifade ettiği gibi, 6 bin yıllık tarihi, 4 bin 500 yıllık ticari birikimi ve 100 yıllık sanayi kültürü ile, mutlaka ?yerli ve milli harp sanayiinin´ bir yerinde olmalı.

Atatürk´ün bundan 93 yıl önce gördüğünü bugünkü yöneticilere göstererek bu işe başlamalıyız.

1926´da ?Almanlarla kurduğumuz?Tayyare Fabrikası, 1934´de Ruslarla kurulan Sümer Bez Fabrikası Cumhuriyet´in ilk 10 yılında Kayseri´nin sanayii ile tanışmasını sağlamış; 1950´li yıllardan itibaren Kayserili müteşebbisler temelde bu iki fabrikadan aldığı ilham, bilgi, birikim ve ticari dehası ile sanayide önemli hamleler yapmıştır...

Bugün ihracatımız birçok ile göre düşük olabilir. Ürettiğimiz mamüllerin ağırlıklı bölümü statejik  de olmayabilir. Ama Kayseri, Kayserili tarihi, bilgi ve birikimi  ile kendisine verilecek fırsatı milletinin ve devletinin hizmetine en iyi şekilde sunacaktır. Bunu en iyi de Bakan?Akar bilir. 1939´da uçak yapan şehir aradan geçen 80 yıl sonra niye tankı, uçağı, helikopteri yapmasın?

Gelinen noktada Atak Helikopteri, Altay Tankı,  Savunma Sanayi Başkanlığı´nın kontrolünde  üretiliyor. İnşallah kısa sürede bu iki önemli askeri araç, TSK envanterine girer; hatta seri üretimiyle ihracına da başlarız. İstikrarı muhafaza edersek, Cumhuriyet´in 100. yılı olmadan bunların gerçekleşeceğine inanıyorum.

Bugün Aselsan,TAİ, Havelsan gibi kamu kuruluşu niteliğindeki tesisler ile bazı özel sektör işletmeleri milli harp sanayimizle ilgili çok güzel çalışmalar yapıyor. Kayserililerin hayırları ile kurulan ve Mayıs 1984 yılında Türk?Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı´na bağışlanan Kayseri´deki Aspilsan´da  TSK´ nın kullandığı bazı silah, mühimmat ve aracın bataryalarını temin noktasında epeyce mesafe kat etti. Aspilsan, İHA´lar ve diğer araçların batarya ve haberleşme sistemi ile  ilgili yeni yeni yatırımlarada başladı. Önümüzdeki günlerde o İHA´ların bir bölümünü üreten Bayraktar (İşin başında da Cumhurbaşkanımızın damadı var) firmasının yetkilileri de Kayseri´ye gelerek bu noktada incelemelerde bulunacak. Keza Altay Tankı´nı yapmaya başlayan Ethem Sancak´a ait BMC?yetkilileri de yine geçtiğimiz  aylarda şehrimize gelerek bazı sanayicilerle görüşmeler yaptı.

Bugün Kayseri´de Hava İkmal, Ana Tamir Fabrikası, Aspilsan gibi askeri tesislerin dışında, özel sektörden de 10 kadar firma MKE ve yukarda isimlerini saydığım savunma sanayiine hizmet eden diğer kurum ve kuruluşların doğrudan ve dolaylı siparişi olarak silah ve mühimmat üretiyor. Bu işletmeler ?gizlilik anlaşması´ gereğince yaptıklarını deklare edemiyor.

Peki bundan sonra ne olacak?

Coğrafyamızdaki hassasiyet nedeniyle ülkemiz uzun süredir bütçeden en fazla payı Milli Savunma Bakanlığı´na ayırıyor. O halde bu payın savunma sanayii üretimindeki bölümünden biz de bunca tarihi birikimimiz ve insan kaynağımız varken mutlaka pay almalıyız.

Bu noktada Valiliğin öncülüğünde, Büyükşehir Belediyesi, KTO, KAYSO, KTB, OSB´ler  ve üniversitelerimizin ilgili birimleri mutlaka ortak bir toplantı yapmalı. Tabi şehrimizdeki ilgili askeri tesislerin komutanları da dahil. Biliyorum bu neviden  toplantılar defalarca yapıldı; ancak bu kez farklı olarak, son  çalıştaydan çıkan  rapora bağlı olarak, biz savunma sanayinin hangi parçasına talipsek bunun altını çizmeliyiz. Bakan Akar´ın ifade ettiği gibi de, bu talebimizi  bilimsel verilerle destekleyip, özel sektör-kamu işbirliğini oluşturup  Bakanın, ilgili komutanların ve SSİK´nin önüne koymalıyız...

Aksi takdirde  bu işin sadece lafını yapmış oluruz.

Sanayiciler; iş isteyen bir gencin, ?ne olursa yaparım´ demesi halinde hiçbir şey yapamayacağını iyi bilir. Biz de savunma sanayiinde ?ne olursa yaparız, hele siz bir iş verin´ demek yerine, ?işte raporlar, bilgi , birikim, altyapı, potansiyel işgücü, müteşebbis, sermaye, coğrafi yapımız ile savunma sanayinin şu dalına talibiz´ diyebilmeliyiz.

İşte o zaman istediğimizi alabiliriz...

Ve bu işi yaparken mutlaka belli bir noktaya gelinceye kadar, ?davul çalmadan´ ama, şeffaf bir şekilde süreci götürmemiz gerekir.

Son toplantının gerçekleşmesinde, görevini kısa süre sonra bırakacak olan Başkan Çelik´in emeğini ve hakkını teslim etmemiz gerekir. Çelik Başkan, görevini bırakıp, kendi işletmesine döndükten sonra da eminim bu sürecin içerisinde olacaktır; olmalıdır.

Bütün bu hesaplar için, 31  Mart Seçimleri´nin?Kayseri ve ülke genelindeki sonucu da önemli. Aksi takdirde istikrarın olmadığı bir ülkede ?evdeki hesap çarşıya uymaz.´ Ne demek istediğimi her halde anlatabildim...