Ucunda ölüm olan hastalık ne yazık ki vurdumduymazlık nedeniyle yayılmaya devam ediyor. Devletimiz pek çok tedbir denedi. Kısıtlamalar getirdi. Devletin valisi, belediye başkanları, il sağlık müdürü gece gündüz çalıştı, çabaladı ki bizim sağlığımız için. Ne yazık hastalık yayılıyor.
Bu hastalıktan kaçmanın en öncelikli tarafı bireysel tedbirler. Defalarca söylendi, maske takın, mesafeye uyun, ellerinizi sık sık yıkayın, sarılmayın, tokalaşmayın diye. Hastalığın ilk çıktığı dönemi hatırlayalım. Yurt dışından gelenler, umreciler 15 gün karantinaya alındılar. Kısıtlamalar geldi, kamu evden çalışma kararı aldı. Sonra maske gündeme geldi. İlk anlarda maske temini zordu, hazırlıksız yakalanmıştık. Şimdi 20 liraya satılan bir kutu maske 300 liradan kapışıldı. İş yerleri kapandı, kira veren çok zor durumlarda kaldı. Devletimiz ödenekler verdi, polisler ana arterlerde çevirmeler yapıp belge istedi. Rüya gibi değil mi?
Aşı yoktu ama maske bulunuyordu. Hatta devlet eczaneler aracılığıyla vatandaşlara maskeyi ücretsiz veriyordu. Biz yaşadıklarımızdan mini bir kesit sunduk.
Devletimiz, esnafların daha da sıkıntıya düşmemesi için kısıtlamaları kaldırdı. Düğünler, restoranlar, kafeler vs. serbest bırakıldı. Bu serbestliği verirken maske ve mesafe kuralına tam uyum ve aşı konusunu özellikle vurguladı. Yani maske ve mesafeye uyalım, aşımızı olalım, işimize bakalım. Uyduk mu?
Vur deyince öldüren bir yapıya ters bir durum bu. Çıkın düğünlere, kafelere, restoranlara bir bakın, maske takan var mı?
Bu hastalık geçen yıl da vardı bu yılda. Ne değişti de okullar açıldı? İki yıllık yüksek okula kayıt yaptıran biri hiç okula gitmeden diploma aldı. Oysa kapanma, kısıtlama olacaksa dondurulmalıydı. Yani kim hangi sınıfta ise bir yıl dondurulacak ve yeniden okuyacaktı.
Şimdi maske yok, mesafe yok, aşı yok sizce bu illetten nasıl kurtulacağız? Birinci doz aşıyı yaptırıp ikinciyi yaptırmayanlar, hiç aşı olmayanlar çok ciddi sorun. Devletimiz herkese zorunlu aşı olacaksınız diyemez, tamam. Ama aşı olmayanların testleri, hastalanmaları halinde tedavi ücretleri kendilerinden alınmaları kararı alınabilinir, alınmalıdır. Duyarlı vatandaş gidip mesela aşılarını yaptırıyor, maske ve mesafeye uyuyor, aşı ücretini devlet yani vergilerimizden biz karşılıyoruz. Aşı olmayan biri hastalanınca tüm masraflar yine bizden gidiyor, bu hak olmamalı.
Geçen yıl bu zamanlar vefat sayısı 40-60 bandındayken bu gün 260’ın üzerinde. Ölüm var, ölenler var. Duyarsız kalmayalım ve maske, mesafe ve aşı talebine aynen uyalım. Yeniden gelecek kapanma ülke ekonomisini mahveder. Maske ve aşı bireysel tercih olmamalı…
