Tatil olan Suriye özelinde oynanan dünya egemenlik maçıdır. Çin, Rusya, İran, Avrupa durdu, İtalya hepten durdu. Borsalar, Tv tartışmaları, siyasi çekişmeler, gösteriler, ticaret, seyahat, eğlence, banka, okul, cami de durdu, yani hayat durdu. İstiyorlar ki evimizden çıkmayalım. Bu bir sokağa çıkma yasağıdır, sadece yöntemi değişik. Bu arada “Kimin maçı?” diyenler olabilir, hatırlatalım, Kapitalizm ile Küreselizmin, veya Silah Lobisi ile Finans Lobisinin, ya da ABD Derini ile Para Derinin maçından bahsediyoruz, hepsi aynı. Corona düdüğünün sonuçları, karşı tarafın durumu nasıl istismar edeceğine bağlı. Bu olay doların yıkılmasıyla sonuçlanırsa kazanan küreselizm, dijital dolar piyasaya çıkarsa kapitalizm diyebiliriz…
Kavga şimdiki dolarla da ilgili, karşılığı yok, matbaada dilediği kadar basıyor ve istediğini satın alıyor, bu ABD’nin bedava yaşaması demek. 10.000$’ın matbaa maliyetinin 28$ olması, ABD’nin bir Japon arabasını 28$’a aldığını gösterir, buda onlara bir saadet zinciri (ponzi) imkânı sunuyor. Bir başka deyişle dünyayı üterek ayakta duruyorlar ve aşırı borçlular. Geldiğimiz noktada ise büyük bir risk onları bekliyor; Eğer karşı taraf (finansçılar) dolar ve petrolü boşarsa, yani petrol altınla ya da başka parayla işlem görürse dolar kâğıt olur. O zaman da ABD küresel gücü biter, çünkü masrafları ödeyemez. Mesela toplam da 10 adet Deniz Devriye Grubundan her biri (1 Uçak Gemisi + 1 Hava Unsuru + 5 Destek Gemisi + 1 Taarruz Denizaltısı + 6.700 Personel için 2,5 Milyon$ günlük masrafı geçmeyen parasıyla ödeyemez. Bu durumda en yakın üsse demir atıp dükkânı mı kapatacak? Bu konu büyük resmin belki de sadece %1’idir…
Konuya dönersek, İnsanların eve kapatılması hiç normal değil, bu daha çok yeni bir sosyolojik düzenin altyapı hazırlığına benziyor. Yani dünya bir viraj alıyor, bunun ardından hiçbir şey eskisi gibi olamaz, çünkü kazanan taraf şartlarını duyuracak ve yaşam formatı değişecek. Aslında iki tarafta küreye talip, birincisi “Küre tek kutupludur, patronu ABD’dir” diyor, diğeri de “Küre çok kutuplu olacak, ABD düzene uyacak” diyor. Maçın içinde para ve silahtan başka din de var. İçinde Evangeliklerin (Hristiyan Siyonist) de olduğu Protestanlar, Siyonistlerle birlikte Katolik Papa’ya karşılar. Bu aynı zamanda Hristiyan mezhep savaşıdır ve gücün büyüklüğü tüm ülkeleri etkiliyor. Bu arada Suud ve BAE’nin petrol geliri 1/3’e indi ve bu onlar için bir ekonomik krizdir…
Bu arada Birleşik Krallık ne Protestan ne de Katolik, onlar Anglikan ve “Güneş Batmayan İmparatorluğu” ayakta tutmak için İpek Yolu’nu ABD’ye kaptırmama peşinde. Yani bir küresel egemenlik yarışı var, 1945’te kaptırdığı liderliği geri alma peşinde. 20 Mart haberlerine bakılırsa İngiltere’de 10.000 Asker hazır kıta olarak bekletiliyor ve 65.000 emekli Dr. ve Hemşire göreve çağrılmış, hükumet tedbirlere uymayanlara sert davranacağını açıklamış. Bu Londra’nın büyük bir kaos beklediğini gösterir ve başlarsa orada durmayacağı da kesin. Tahminim, yeni dalga her ne ise Londra’dan yayılacak ve ilk aşı da orada ortaya çıkacak…
İngiltere’nin beklediği kaosun kaynağı ABD gibi gözükse de, 20 Mart tarihli vaka / ölüm oranları ilginç: Çin 81.000/3.248, İtalya 41.000/3.400, İspanya 20.412/1.041, İran 19.644/1.433, Almanya 18.756/53, ABD 16.162/220, Fransa 10.995/370, İngiltere 3.269/184, Hollanda 2.994/106 Buna karşın bu oranlar Çin ve İran hariç, doğuda daha düşük; Rusya 253/1, Endonezya 369/32, Hindistan 249/5, Malezya 1.030/3, Pakistan 500/3, Bangladeş 20/1 olarak verilmiş. Bu alışılmadık bir durum, çünkü rakamlar nüfus yoğunlukları ve gelişmişlik derecesi ile birlikte okunduğunda tersi olması gerekirdi. Bu durumda sanki Batı ve İran cezalı gibi duruyor, Çin’e bir şey olmaz arkada küreselci desteği var…
Sahibi Çin ve İngiltere olan İpek Yolu bu operasyonla el değiştirir mi bilemeyiz. Ancak, değiştirsin ya da değiştirmesin, İpek Yolu konumu nedeniyle Türkiye ’siz olamaz, bu yüzden her iki taraf ta bizi gözden çıkaramaz, çünkü o zaman yeni düzenin omurgası kırılır. Yakında doların akıbetine, Corona aşısının nerede çıkacağına bakarak, maçı kimin sürüklediğini kestirebiliriz. Aşıyla birlikte Irak ve Suriye’nin yeni haritasının açıklanması da beklenebilir. Bu düdük herkesi hazırola geçirdi, dünya resetlendi, şimdi fabrika ayarları ile oynanıyor. Düdüğü çalanın hangisi olduğunu net yazabilen yok, çünkü oyun oyun içinde. Birlik ve dirlik bizimle olsun, iş ki sıkı durmak gerekir…
