VELİ ALTINKAYA


CHP´NİN SEÇİMİ


CHP, Cumhuriyet´ten önce kuruldu... Ve bu ülkeyi 14 Mayıs 1950´ye kadar tek başına yönetti... 1961´de başlayan koalisyon süreçlerinde CHP - SHP- DSP adıyla o ideoloji 3 Kasım 2002´ye kadar ara iktidarda kaldı.. Ama, 14 Mayıs 1950´den bu yana CHP ideolojisinin bir kaç aylık azınlık hükümetleri hariç, tek başına iktidarı yok. CHP, Mayıs 1950´den sonraki en büyük yükselişini, İnönü´den sonra, Ecevit´in partinin başına geçtiği ve ?Karaoğlan? fırtınası estirdiği 70´li yılların ilk yarısında yaşadı...
12 Eylül´den sonra Calp´in HP´si % 32 gibi oy almıştı... HP varken, SODEP kuruldu. İkisi birleşti SHP adını aldı. Yasakların kalkması ile Ecevit kendi partisi DSP´yi kurdu. Sonra, eski partilerin açılmasına yeniden izin verilince bu kez Baykal´lı CHP ile tanıştık. SHP, DSP?ve CHP 91 seçimlerinden sonra siyaset sahnesinde yer aldı. Türkiye´de en fazla % 42´leri gören sol oy tabanı üç partiye bölününce bu ideolojinin birşey yapamayacağı görüldü. Kısa sürede SHP ile CHP birleşti. DSP yoluna devam etti...
Derdimiz Türkiye´de sosyal demokrat partilerin tarihini yazmak değil...
CHP´nin bugün bulunduğu ve bundan sonrasına dair bir tespit ortaya koyabilme adına bu girişi yaptık...
?Yeni CHP? lafla olmuyor. Sokakta hala, ?Eski CHP?nin algısı yıkılmış değil. 1950 öncesindeki CHP´den bahsediyorum. Halkta o algı, dededen, babaya, ondan da toruna geçmiş adeta... CHP?bu algıyı yıkmadan tek başına iktidarı unutsun...
Sadece o malum algıyı yıkmak yetmiyor; parti gerçekten işçinin, dar gelirlinin, kısacası adında olduğu gibi ?halkın partisi´ olmalı. Halktan çok, kuruluş ruhunda var olan ?devlet partisi? görünümünde CHP...
Yazı CHP tahliline dönüştü. Oysa amacım CHP´nin 1 Kasım´da genelde ve yerelde aldığı sonuçlarını sorgulamaktı... Yukarıdaki tespitlerin biraz sonra vereceğimiz hükümler açısından da aktarılması gerekiyordu...
Aslında 7 Haziran sonrasında koalisyon ve diğer süreci en makul götüren lider Kemal?Kılıçdaroğlu idi...
Bu seçimlerde CHP´nin ülke genelinde % 27, Kayseri´de de 14 gibi oy alacağını tahmin ediyordum. Yanıldım.
Bakın önceki gün CNN?Türk için yapılan ankette, CHP seçmenlerinin % 3´ünün AK?Parti´ ye 1 Kasım´da oy verdiği anlaşılıyor. CHP,?HDP´ye giden ödünç oylarını geri alırken, kendi tabanını tutamamış.
Seçim gecesi Kılıçdaroğlu ?Biz oylarımızı koruduk, hatta kısmen artırdık; ama kendimizi başarılı saymıyoruz? mealinde bir açıklama yaptı. Doğru bir açıklamaydı. Ama, bir gün sonra Genel?Sekreteri ?CHP oylarını ve vekil sayısını en çok artıran partidir? gibi garip bir cümle kullandı. Gürsel?Tekin, herhalde o cümlesi ile ?muhalefetteki partiler arasında? demek istiyordu.
Eğer CHP 2 vekil artışı ve sıfır nokta bilmem kaçla, başlayan oy yükselişini başarı görüyorsa kıyamete kadar yerinde sayar.
CHP ana muhalefet partisi değil mi?. Hem de yıllardır bu görevi üstlenmiyor mu?.. Peki demokrasilerde ana muhalefet partisi ?iktidar alternatifi parti? anlamı taşımıyor mu?.
Peki bu parti seçmene ?İktidara hazırım, sorunlarını çözerim? lafını ediyor da güvenini niye veremiyor? Seçmenin oyunu niye alamıyor?.
CHP,?bu sorunun cevabını bulmadığı sürece iktidara gelemez.
Cumhuriyeti anlamlı kılan, demokrasi ile taçlanmasıdır. Demokrasilerde, muhalefet iktidardan daha anlamlı ve önemlidir. Ama, maalesef bizim demokrasimizde CHP?iktidar alternatifi olduğunu, ne seçmene ne de iktidardaki partiye hissettiremedi...
İşte 1 Kasım... İktidar partisi ana muhalefet partisini ikiye katlamış...
Gelelim?Kayseri´ye...
Yukarıda sosyal demokrat partilerin tarihini kısaca özetledim. Yerel tarihe girersem iş uzar. Ama, CHP (SHP) bu şehirde 1989-1994´te Büyükşehir ve Kocasinan belediyelerini kazandı.
1980´den sonra yapılan ilk seçimde HP iki, sonraki seçimlerde DSP-CHP Kayseri´den en fazla birer milletvekili çıkartabildi. Bu sonuçta genel merkez politikaları kadar sosyal demokrat partilerin?Kayseri yapılanmasının da büyük hataları var...
Milletvekili ile örgütlerin kavgalı olduğu bir anlayış uzun süredir CHP´de hakim...
Gelin son seçime bakalım. İl Başkanı resmi yazı ile genel başkanına ?Paramız yok,vekil adayları para vermiyor, Kayseri´ye mitinge gelme, mahçup oluruz? diyor...
Allah aşkına seçmen böyle bir partiye oy verir mi?
Adaylar ve örgütün birbirinden kopuk görüntüsünü seçmen görmez mi? ?Bunlar nasıl parti´ demez mi?.
Bu seçimde milletvekili Çetin?Arık yeni bir broşür bastırdı mı? Yoksa gittiği yerlerde 7 Haziranda bastırılan ilanlarımı dağıttı.Yine CHP?listesinde olup da 300-500 liralık broşürü bastırmayan aday var mı?..
Olmaz olur mu; var. Bilerek soruyorum bu soruları.
Hakkını teslim etmek lazım; 2. sıra adayı İbrahim?Bahçecioğlu ?seçilebilirim umudu? ile gayretli bir çalışma ortaya koydu. Bahçecioğlu´nun seçimlerden sonra yaptığı açıklamayı anlamlı buldum. O açıklamayı CHP örgütünün de iyi okuması gerekir. Mevcut vekil ile 3. sıra adayı da ara ara ortalarda gözüktü... O kadar... O kadar çalışmaya bu kadar oy...
CHP için söylenecek şey çok. Ama, bir-iki cümlede devam eden kongre sürecinden bahsedelim. Yıl sonuna kadar ilçe ve il kongreleri yapılacak. CHP kongrelerinde müthiş bir yarış yaşanacak. Özellikle üç merkez ilçe ile ilde... Bu kongrelerde saflar sıklaştırılacağına, göreceksiniz yeniden ayrışacak ve kırınlıklar oluşacak.
CHP?bu kafayla 2019´daki üç seçimi de kaybeder.


5 KASIM 2015 KAYTV HABER paylaşan: kaytv