VELİ ALTINKAYA


BÖYLE GİDERSE AVM’LER KAPANIR

GÜNDEM - Veli ALTINKAYA


Demedi demeyin, böyle giderse yakında alış-veriş merkezleri, berber ve kuaförler, spor salonları vs tamamen kapanır. Hafta sonunda da yasaklar topyekün uygulanmaya başlar.

Bilim Kurulu dünkü toplantısında AVM’lerin durumunu masaya yatırdı. Bilim Kurulu’nun AVM’lerle ilgili konuyu gündeme almasında bizim dün yazdığımız konunun payı büyük.

Dünkü yazımda Kayseri’nin en meşhur AVM’sinde aynı anda 7 bin kişinin bulunduğunu ve saat 10-20 arasında da bu AVM’ye 23 bin kişinin giriş yaptığını söylemiştim.

Bu kadarlık insan sirkülasyonu AVM’nin m2’si odaklı baktığınızda normal gibi görülebilir. Ama aynı anda 7 bin kişinin bulunduğu bir kapalı mekânda virüsle mücadele filan edemezsiniz.

Daha önce de yazdım, hem Kayseri, hem de Türkiye geneli nisan - mayıs rakamlarından kötü. Türkiye, salgının yoğun hissedildiği mart ortasından mayıs sonuna kadar özellikle hafta sonlarında 25 gün sokağa çıkma yasağı uyguladı. Pozitif vaka oranları bugün daha kötüyse sokağa çıkma uygulaması öyle filan saatle falan saat arasında değil topyekün uygulanmaya başlar.

Devlet, hükümet bunu niye yapmıyor, hayatın devam etmesini, ekonomide çarkların dönmesini istiyor da onun için. Ama çarkları zor dönen yukarıdaki sektör yöneticileri-temsilcileri nedense salgınla ilgili kurallara uymuyor. Yasak olmasına rağmen AVM’lerde geçtiğimiz pazar günü yemek servisi yapılıyor. Terasta yemek yeniyor. Böyle yaparsanız kendi ayağınıza sıkarsınız.

Kayseri’de vaka sayıları hiç de az değil. Bir şeyi açık-seçik ifade edeyim, sağlıkçılarımızın, valinin, il sağlık müdürünün, polisin, jandarmanın ve diğer görevlilerin virüsle mücadeledeki gayretine bakıyor ve üzülüyorum. Bu insanlar kendileri için değil, bizim için çırpınıyor, yırtınıyor adeta. Bunca sorumsuz davranışımızla bu insanları neredeyse ‘Ne haliniz varsa görün’ diyecek noktaya getirdik.

Bu, kendi ayağımıza sıkmaktır. Hastaneler doldu; inanmayanlar denesin. Hekimlerimizi, sağlık çalışanlarımızı yorduk. Devlet de mali yönden yoruldu. Bizim etimiz-budumuz ne ki, salgından etkilenen işyerleri ve çalışanlara sonsuz destek verelim.

Yukarıda yazdığım her cümle mesaj dolu. Ama almak isteyene. Aşıda üretime geçinceye kadar tedbirlere lütfen biraz daha dikkat edelim. Aksi takdirde maddi manevi canımız yanacak.

Bu satırları yazarken  ‘tetanos ve difteri’de ilk yerli aşının kullanıma hazır olduğunu söyledi Sağlık Bakanı. Yine önceki gün sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın (TÜSEB) desteği ile Erciyes Üniversitesi’nde sürdürülen aşı çalışmaları ile ilgili olarak da şu bilgileri verdi Bakan Koca...

“...TÜSEB desteği ile Erciyes Üniversitesi’nde gerçekleştirilen Covid-19 aşısının Faz-1 çalışmasında 44 gönüllüye aşı uygulandı. Şu ana kadar ciddi bir yan etki görülmedi. İkinci doz aşılama 26 Kasım-14 Aralık tarihleri arasında yapılacak. Güzel haberlerini vereceğim 15 aşı adayı daha var...”

ERÜ Rektörü Mustafa Çalış Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Hasta Yakınları Misafirhanesi’ nin temel atma töreninde yaptığı konuşmada Faz-1 denemelerinin başarı ile sonuçlandığını ve iki-üç güne kadar Faz-2 denemelerine başlayacaklarını söylemişti. Faz-2 denemeleri de bakanın paylaşımından anlıyoruz ki bugün başlıyor.

Dünyada ilaç sanayi, müthiş ve devasa paraların döndüğü bir sektör. Almanya, ABD, Çin ve Rusya derken bizimkiler de aşı çalışmalarındaki süreci biraz hızlandırdı. Normalde Faz-1 testlerinin ocakta bitmesi bekleniyordu. Bu durumda yılsonundan önce DSÖ kontrolünde Faz-3 denemeleri de başlar. Sonrası üretim demek zaten.

Daha önce nisan-mayıs gibi dillendirilen ‘Yerli ve milli’ aşı üretiminin şubata çekileceğini sanıyorum.

Bunları niye yazdım...

Üç-dört ay daha dişimizi sıkalım. Aşıyı üretmeye ve toplumun risk grubundaki kesimine aşı yapmaya başladığımız zaman virüsü yenmiş olacağız.

Virüsün hangi boyutlara ulaştığını görmek için bizim yazdıklarımıza değil, sağınıza-solunuza bakın. Oturduğum binanın 1. katındaki karantina 19 Kasım’da bitti. Önceki ün akşam baktım 5. kattaki komşumuz da covid olmuş ve yeni bir karantina daha uygulanmış. Hemen her binada, her işyerinde ya pozitif vaka, ya da temaslı var. Bunların sayısı binlerce, hatta on binlerce...

Sevdiklerimizi daha fazla kaybetmeme,’kul hakkı’na girmeme adına Allah rızası için tedbirlere - uyarılara riayet edelim.

 

KULİS BULVARI

BAKİ ERSOY’DAN ERCİYES’E DAVET

MHP’li Vekil Baki Ersoy Plan-Bütçe Komisyonu Üyesi. Her bakanlığın bütçe görüşmelerinde şehrimizin o bakanla ilgili sorun - beklentilerini yüksek sesle dile getiriyor Vekilimiz. Dışişleri Bakanlığı’nın bütçesi görüşülürken de boş durmamış ve Kayseri milliyetçiliği yapmış. Bakan Çavuşoğlu’na, yurtdışından gelen heyetler için “Sayın Bakanım onların Davos’u varsa bizim de Erciyes’imiz var. Gelen heyetleri Kayseri olarak Erciyes’te ağırlamaya talibiz” demiş. Abdullah Gül’ün Dışişleri Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı döneminde yurtdışından gelen misafirler ara ara şehrimize uğrak vermişti. Bu ziyaretler Kayseri’nin tanıtımına katkı sağlar. MHP’li vekilimizi tebrik ediyoruz. Dışişleri Bakanımız İstanbul ve Ankara’dan sonra misafirlerini genellikle memleketi Antalya’ya (Alanya’ ya) götürüyor. Erciyes’e de bekleriz Sayın Bakanım...

 

Mış… Miş… Muş…

00-İçişleri Bakanı Soylu valilere ‘denetimleri sıklaştırın’ talimatı vermiş.

00-Yasaklara rağmen AVM’ler başta birçok işyeri tıklım tıklımmış.

00-ERÜ’de Covid-19 aşısının Faz-2 uygulaması bugün başlıyormuş.

00-Rektörün talimatı nedeniyle ERÜ’nün Bahreyn bağlantılı çalışan hocalarının morali bozukmuş.

00-ERÜ Hastaneleri’ndeki odasında personel olmayan kişileri çalıştıran Prof. Antalya'ya gitme hesabı yapıyormuş.

00- Bugün karantinadan çıkacak olan OSB Başkanı Nursaçan’ın iddialara ne diyeceği merak ediliyormuş.

00- Büyükşehir Belediyesi’nde yeni yılla birlikte önemli değişiklik bekleniyormuş.

00-Erken seçim sözünü duymak istemediklerini belirten KTO Başkanı Gülsoy, yatırım ve üretimin artması için güven ve istikrar vurgusu yapmış.