VELİ ALTINKAYA


BİR İSTİFA VE GAZETECİLİK

GÜNDEM - Veli ALTINKAYA


Yapılan bir araştırmaya göre gazeteciler maalesef güvenilirlikte siyasetçilerden hemen önce geliyor. Yani sondan ikinci bizim meslek güven noktasında. Bu durum aslında ’bizim mahalle’de yaşanan ekonomik daralma ve itibar erozyonunun da göstergesi.

Önceki gün, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifa haberini alır almaz saat 19:20 gibi AK Parti’nin Kayseri ve Ankara bağlantılı etkili üç ismi ile Albayrak’a yakın bir kişiyi aradım. Yaşananları yazılmamak kaydı ile konuştuk.

Saat 20:00 olmadan istifa benim açımdan teyid edilmişti. Elimde kumanda iki saat kadar haber kanallarını dolaştım. Bildik haber kanallarının hiçbirinde tek satır haber, alt yazı yoktu.

Bu haber kanalları mealen, ‘Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın sosyal medya hesabından istifa ettiği söyleniyor. İstifa Külliye ve Bakanlık kaynaklarınca teyid edilmedi. Ancak, AK Parti Grup Başkanı ve Başkanvekilleri sosyal medya hesaplarından yaptıkları açıklama ile Cumhurbaşkanı’nın istifayı kabul etmemesi arzularını dile getirdiler’ diyemezler miydi?

Bunu deseler ne olurdu? Külliye ‘Niye böyle bir haber yaptınız?’ mı derdi? Bu haber kanalları istifayla ilgili ABD seçimleri veya bazı vekillerin istifası gibi spekülatif yorumlara da itibar etmeden, iki gün önce gerçekleşen Merkez Bankası Başkanı atamasına da bir cümlelik atıfta bulunabilirlerdi.

Halef-selef olan Naci Ağbal ile Berat Albayrak’ın aralarının iyi olmadığını azıcık kulis bilgisi ve siyaset gündemini takip eden herkes biliyor zaten...

Özetle, biz böyle yaptıkça ortada gazetecilik filan kalmaz. Zaten güven yerle bir olmuş. Haber kanalları bu istifa ile ilgili küçük de olsa bir bilgilendirme yapmayınca vatandaş yaşananları duymadı mı? İstifayı duyan her vatandaş, ‘Acaba haber kanalları ne diyor?’ diye saatlerce elinde kumanda kanal kanal gezdi, ama tek satır haber yok. Sonra da, ‘Sizin gazeteciliğinize yazıklar olsun’ dememiş midir izleyici...

Biz, mesleğimizde 39 yılı geride bırakırken, ‘unumuzu eleyip eleğimizi asmak üzereyiz’ . Ama böyle giderse, genç nesil de ‘bizim mahalle’nin yıpranmışlığını bitişini durdurma adına bir şey yapamaz.

Gelelim istifa konusuna...

Tevatür çok...

Naci Ağbal’ın, Berat Albayrak’a rağmen atandığı artık aşikâr. Hatta detayına gerek yok, Albayrak ve Ağbal’ın kısa süre önce Külliye’de ‘birbirine girdikleri’ söyleniyor. Albayrak, Reis’in bu tartışma ve nihayet atama kararındaki tavrı nedeniyle salı günü Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’na da katılmamış.

Bir kere Cumhurbaşkanımızın ‘damadı’ da olan bir bakanın sosyal medya hesabı üzerinden istifası anlaşılır gibi değil. Hele böyle bir metinle yapılan istifa asla kabul edilemez. Süleyman Soylu’nun kabul edilmeyen istifa metni ile Berat Albayrak’ın kendi kaleminden çıktığı bilinen istifasını yan yana koyun, ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.

Bu satırları saat 12:00 gibi yazdım. O dakikaya kadar Hazine Bakanı’nın istifasının kabul edilip edilmediğine dair tek bir açıklama yapılmadı. Cumhurbaşkanlığı’nın kamuoyunu bilgilendirme odaklı birkaç cümlelik de olsa açıklama yapması gerekirdi. Süreç iyi götürülemedi vesselam.

Albayrak’ın istifasından önce Bülent Arınç’ın ekonomiyle ilgili verdiği mesajlar önemli. Bakanın döviz kurları ve ekonomiyle ilgili ‘psikolojik’ tespitine karşın, Arınç’ın ‘gerçek’ yorumu laf olsun diye yapılmış değerlendirmeler değil.

Türkiye uzun süreden beri zor bir dönemeçten geçiyor. Irak, Suriye, Libya, Azerbaycan, Doğu Akdeniz, Eğe vs... Devlet, Cumhurbaşkanımızın riyasetinde buralarda adı konulmamış bir savaşta. O hakimiyet mücadelesi yakında Balkanlar, belki de Orta Asya’ya doğru da sıçrayacak. Biz bu iki noktada da taraf olmak zorunda kalacağız.

Ekonomik göstergeler pandeminin de etkisi ile özellikle dar ve sabit gelirliler açısından iyi değil. İşte böyle bir süreçte, normal bir Hazine ve Maliye Bakanı’nın ötesinde yetkilere sahip olan Berat Albayrak’ın, usül ve metin yönünden hoş olmayan istifasını takiple önümüzdeki birkaç haftada ülkemiz önemli gelişmeler yaşayacak gibi.

ABD seçimleri de bu gelişmelerde şüphesiz etkili olacak. Doğrusu bana bir süre önce ‘Kabine değişikliği bekliyor musunuz?’ diye sorsaydınız, ‘AK Parti büyük kongresi arefesinde böyle bir değişiklik olur’ derdim. Sanki yaşadıklarımız ve yaşayacaklarımız Kabine değişikliğinin de ötesinde sürpriz gelişmelere gebe gibi...

Allah, bu millet ve devlete yardım etsin.

 

KULİS BULVARI

SAMİ İPEK

Dr. Sami İpek Haziran 1998- Mart 1999 arasında Melikgazi Belediye Başkanlığı yapmıştı. Mehmet Özhaseki ve Memduh Büyükkılıç ile halef-selefti. Sami İpek koronaya yakalandı ve üç aylık mücadelenin ardından haftasonu hayatını kaybetti. Sami Bey soyadı gibi ‘İpek’ gibi bir insandı. Derviş tebaatlıydı. Ehli tarikti. Daha önce yazmıştım, uzun uzun tekrara gerek yok, Refah Partisi’ nin kendisinin aday göstermeyeceğini söylediğimde, “Nasıl olur ben daha dün Genel Başkan  Recai Kutan’la görüşüp geldim. Sıkıntı yok” demişti. Benim sözlerimden sonra ertesi gün Ankara’ya gittiğinde yerine Milletvekili ve meslektaşı Memduh Büyükkılıç’ın aday gösterileceğini öğrenmişti. Sonraki siyasi sürece anlatmayayım. Sami Abi güzel bir insandı, iman ehliydi. Allah rahmet eylesin. Ailesine sabırlar diliyorum.

 

Mış… Miş… Muş…

00-Kayseri’de pozitif vakaların neredeyse yarısı ev hanımlarıymış.

00- Berat Albayrak’ın istifasından sonra Kabine’de 5-6 bakanlık değişikliği bekleniyormuş.

00-MHP’li Vekil Baki Ersoy, Hazine Bakanı’nın istifası ile ilgili Erciyes Anadolu Holding CEO ’su Alpaslan Baki Ertekin’in paylaşımını beğenmiş.

00- Sanayi Ticaret Komisyonu Başkanı Mustafa Elitaş da Albayrak’ın istifasının kabul edilmemesi tweeti atmış.

00-AK Parti İl Başkanı Şaban Çopuroğlu,‘Yürütme Kurulu’ için ince ince diplomasi yapıyormuş.

00-İlçe belediyeleri emlak vergisi 2. taksidinin yüksek oranda tahsili için çalışıyormuş.

00-MHP’li Vekil  Baki Ersoy ’un dayısı da olan MHP Kütahya Milletvekili Ahmet Erbaş Kayseri’ye gelmiş.

00-Atatürk, vefatının 82. yılında bugün rahmet ve minnetle anılacakmış.