VELİ ALTINKAYA


BİR HABER VE BİZ GAZETE YÖNETİCİLERİ


ERÜ İletişim Fakültesi yönetiminin ricası üzerine, ara ara Gazetecilik Bölümünde okuyan genç meslektaşlmarımın derslerine giriyorum. Geride bıraktığımız dönemde Gazetecilik Bölümü son sınıfının ?Yerel Gazetecilik? dersine girdim.
İnşallah bir faydam dokunmuştur.
Genç meslektaşlarıma vize, final ya da bütünleme sınavlarında, gündeme ilişkin bir ya da iki soru yöneltiyorum. Sorduğum soru mutlaka derste anlattığım bir konu oluyor. Mesela, son bütünleme sınavına kalan öğrencilere ??İl Genel?Meclisi ve Büyükşehir?Belediye Meclisi üyelerinin nasıl seçildiğini ve ikisi arasındaki temel farkları? sordum. Final sınavında anayasanın 67/5 maddesinde yer alan ?Temsilde Adalet ve Yönetimde İstikrarın? ne anlama geldiğini açıklamalarını istedim... Üniversitelerinin rektörünü, fakültenin dekanını, okudukları bölümün başkanını ve fakülte sekreterinin adını yazmalarını istedim vs...
Genç meslektaşlarıma, ?İyi bir gazeteci olacaksanız, (ihtisaslaşmanın dışında) haberi görebilmeniz adına hemen her şeyi az-çok bilmeniz lazım diyorum... Zira özellikle yerelde çalışan arkadaşlarımız her konuda habere muhatap oluyor.
Bazen öğrenciye anlattığımızı kendimiz yapamıyoruz. Cumartesi günkü gazetemizdeki bir haberi görünce derste anlattıklarımdan utandım. Bu haber sadece bizde değil,yerel gazetelerin çoğunda var...
Haber çok önemli mi?.. Önemli görmeyebilirsiniz; ama benim için önemli... Önemsizse bir haberi niye yapıyoruz, okuyucumuza niye sunuyoruz?
O haberdeki yanlışı, Adliyede görevli hakim- savcılarla, avukatlar ve idarede görev yapan üst düzey yöneticiler ancak anlar.. Bu haberi gören ve işi bilenler ?Bu gazeteciler dersine iyi çalışmamış? der. Derlerse de haksız sayılmazlar.
İşe daha fazla gizem katmayıp, o haberin ne olduğunu aktaralım... Bu ifadeleri gazetenin genel yayın yönetmeni olarak, önce kendi nefsime, sonra da genç muhabir arkadaşlarıma hitaben yazıyorum.
Bizim gazetede ve bir çok yerel gazetede İHA (İhlas Haber Ajansı) mahreçli ?Bölge İdare Mahkemesi´nin Durdurulan İnşaatında Çalışma Yeniden?Başladı? başlıklı bir haber vardı.
Haberin başlığı yanlış. Gazetelerin mesul müdürleri veya genel yayın yönetmenleri, ya atlamış (benim gibi) ya da durdurulan inşaatın ne olduğunu bilmiyor.Belli ki o haberi yazan muhabir kardeşim de bilmiyor.
Durdurulan ve yeniden başlatılan inşaat, eski tabirle İstinaf Mahkemesi, yeni tabirle Bölge Adliye Mankemesi inşaatı...
Bölge İdare Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi aynı şey değil... Birbirinden çok farklı...
Yeri gelmişken hem bize bilgi, hem de kamuoyuna bilgi olsun diye aktaralım; Kayseri Bölge İdare Mahkemesi HSYK?kararı ile maalesef kaldırıldı ve Ankara´ya bağlandık... Daha doğrusu eylül başında yeni adli yılla birlikte bağlanacağız...
Kayseri Bölge İdare Mahkemesi şuanda faaliyette. Bir ay kadar, görevini sürdürecek, yeni adli tatille birlikte kapanmış olacak ve ilgililer Kayseri İdare Mahkemesi kararlarını temyiz için Ankara Bölge İdare Mahkemelerine başvuracak.
Kaysere İdare Mahkemesi de, Bölge İdare Mahkemesi de Valiliğin arkasında bulunan ve eski adliye binasının yanındaki taş binada faaliyet gösteriyor..
Yani anlayacağınız bölge İdare Mahkemesi´nin olduğu yerde bir inşaat falan yok.
İş kazası nedeniyle durdurulan ve yeniden başlatılan inşaat İstinaf (Bölge Adliye) Mahkemesi´ne ait...
Bu inşaatın bitirilmesi ve HSYK´nın atamalarını tamamlaması halinde, (Şimdilik sadece Başsavcısı yaklaşık 4 yıldır görevde) burası 5-6 vilayete hizmet veren Bölge Adliye Mahkemesi (Yargıtay´dan önceki temyiz mahkemesi) olarak görev yapacak.
Yani bu mahkeme idari yargı değil, adli yargı ile ilgili ilk etap temyiz mahkemesi... Detaya girersem uzar; yerel adli mahkemelerin kararlarının neredeyse % 70-80´inin kurulduğu zaman temyiz mahkemesi bura olacak. Bazı davalar ise yine doğrudan Yargıtay´da temyiz edilecek...
Bazı meslektaşlarımın ?Canım amma da uzatmışsın??dediğini duyar gibiyim. Özetle genç bir muhabir arkadaşımız, Bölge Adliye Mahkemesi inşaatı ile, hiçbir inşaatın olmadığı, faaliyeti bir ay kadar sonra nihayetlenecek olan Bölge İdare Mahkemesi´ni karıştırmış...
Daha acısı, konuştuğu, yazdığı zaman, benim gibi mangalda kül bırakmayan gazete yöneticileri de o yanlışı görmemiş veya görememiş...


00-Vekillerimiz yarın A. Doğan, A. Kilci, Ç.Arık, H. T. Çalış, K.Tekden,M.Özhaseki, S.Korkmaz,Y.Karyel ve Y.Halaçoğlu sırasıyla yemin edecekmiş.

00- AK?Parti ve MHP´nin anlaşamaması halinde Türkiye, Kasım ortasında seçime gidebilirmiş.

00- CHP?bir erken seçim olmaması halinde Aralık´ta büyük kurultayını toplayacakmış.

00- Cumhurbaşkanı Erdoğan geçmişte Kayseri´nin eğitimde önemli bir merkez olduğunu söylemiş.

00-Rektör Vekili Prof. Dr. Hamza Çakır, ?ERÜ´yü sağlıklı bir seçime götürmek için, ne gerekiyorsa yapacağım? demiş.


CHP´DE YENİ BİR SEÇİM BAŞLIYOR

Bir süredir CHP´de sonbaharda ilçe kongrelerinin başlayacağını yazıyorum. CHP, Kurultayı geçtiğimiz yılın temmuz ayında yapacaktı. Cumhurbaşkanlığı, hemen ardından da genel seçim hazırlıkları nedeniyle yapılamadı. CHP?PM önümüzdeki aralıkta Büyük Kurultay kararı aldı. Bu durumda il kongrelerinin kasım başına kadar tamamlanması gerekiyor... Yani anlayacağınız Ramazan Bayramı´ndan hemen sonra (bir erken seçim olmazsa) CHP´de ilçe kongreleri başlar. Yani seçim sürecinden yeni çıkmış CHP´liler ağustos-eylül gibi ilçe meclislerini, ekim sonu gibi de il meclislerini seçecek. CHP´de özellikle üç merkez ilçe ile, il kongresinin birden fazla adaylı geçeceği kesin...