Başbakan Erdoğan genel seçimler öncesinde K.Maraş’ta yaptığı mitingde nüfusu 750 bini aşan 13 şehrin daha büyükşehir statüsüne kavuşturulacağını söyledi... Aradan epeyce bir zaman geçmesine rağmen bu kanunlaşamadı.
Bir ara büyükşehir belediyelerinin sayılarını 29’a, mücavirini de il sınırı yapacak düzenlemenin geçtiğimiz hazirandan önce Meclis’ ten geçeceği söylendi. Bunu AK Parti’nin en yetkili ağızları ifade etti.
Başbakan Erdoğan aralarında Başkan Özhaseki’nin de bulunduğu kurmayları ile konuyu ara ara konuştu...
İşin başından beri kanun tasarısını hazırlayacak olan Adalet ve İçişleri Bakanlığı bürokratlarının bazı çekinceleri var.
Çekincelerin başında İl Genel Meclisleri’nin lağvedilmeleri ve yerine “İl Meclisi veya Şehir Meclisi” adı altında yeni bir meclisin oluşturulması ve il özel idarelerinin yetkilerini daraltan talepler geliyor. Elbette Meclis-Hükümet büyükşehir belediyelerine “Senin mücavirini il sınırı yaptım” diyecekse o belediyeye o mücaviri hizmet edecek şekilde kaynak da aktarmak zorunda... Yoksa KASKİ’ye yeni yetkiler ve kaynaklar vermeden Sarız’ın Yeşilkent’ine, Yahyalı’nın Kapuzbaşı’sına, Akkışla’nın Gömürgen’ ine su, kanal vs götür nasıl diyeceksiniz. Elbette buralara geçmişte özel idarenin yaptığı alt-üst yapı hizmetleri var. Ama köyler haklı olarak birçok alanda büyükşehir ve bağlı kuruluşlarından daha fazla hizmet isteyecektir...
Bakanlık bürokratlarının bu konulardaki direnci hala sürüyor. Ama bu direnç daha fazla devam edemez. Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nde üst düzey bir yönetici ile görüştüm. İl Özel İdareleri’nin yıllar önce olduğu gibi, Valilik ve Kaymakamlıklar bünyesinde dar kapsamlı bürolar gibi çalışılması düşünülüyormuş. Bürokratların bir bölümü mülkiyetler nedeniyle okulların İdare’nin uhdesinde kalmasını istiyor. Ancak Parti ve Bakan siyasi taraf olarak Özel İdare’nin yetkisinin daha da daraltılmasından yana...
Bu noktada Başbakanın talimatı kesin... Başbakana rağmen hiçbir bürokrat daha fazla direnemez. Ama Hükümetin fazla da bir zamanı kalmadı. Yerel seçimlerin anayasa değişikliği ile 27 Ekim 2013’e alınmasına ilişkin önerge dün TBMM’ye verildi. Teklif öncelikle görüşülecek. Muhtemelen de 10 Ekim’den önce yasalaşır ve Cumhurbaşkanı’na sunulur. Zira 27 Ekim’den önce Resmi Gazete’de yayımlanması gerekiyor.
Aynı şekilde büyükşehirlerin sayıları artırılacak, mücavirleri genişletilecekse o teklifin de 27 Ekim’den önce kanunlaşması gerekiyor. Aksi takdirde anayasaya göre ilk seçimde uygulanamaz.
Sanırım AK Parti büyük kongresi ve TBMM’nin açılışından sonra bu konuda öncelikle Bakanlar Kurulu’na gelecektir. Bilmiyorum ama pazartesi Bakanlar Kurulu varsa burada gündeme alınması muhtemel. Yoksa 8 Ekim’de Bakanlar Kurulu’nun gündemine her halükarda gelecektir. Aksi takdirde değişiklik ilk seçimde zor uygulanır.
Ben bu uygulamanın Kayseri’ nin taşra ilçeleri ve köylerinin kalkınmasına ciddi manada katkı vereceğine inanıyorum. Onun için de bir an önce kanunlaşmasını diliyorum.
ENERJİ VE KAYSERİ
Enerji, son 100 yılın en önemli gücü. Savaşların çoğu enerji odaklı çıkıyor; çıkacak gibi.
Dün Kayseri’de enerji zirvesi yapılmış. Zirveyle ilgili haberi okurken bir kaç cümlede olsa Kayserili müteşebbislerin enerji konusuna bakışını irdelemek istedim.
Bir ara konuyu Bakan Yıldız’a sorduk... Bakan Kayseri ve çevresinde enerji yatırımlarının küçümsenmeyecek derecede var olduğunu söyledi. Doğru HES’ler başta rüzgâr santralleri ve diğer arayışlar Kayseri’de devam ediyor.
Ama Kayserili müteşebbislerin bu sektörde daha aktif olması gerekmez mi?
Keşke yıllar önce gerçekleştirilen Zamantı ve Kızılırmak üzerindeki HES’lerin kurucuları Kayserili müteşebbisler olsaydı.
İş geçmiş değil. Kayserili sermaye sahipleri gerekirse ortaklık kurarak dağıtım özelleştirmelerinden HES satışlarına, doğalgaz ithalinden, gaz dağıtım ve işletmesine kadar her alanda var olmalılar.
Böyle bir niyet ve sermaye ortaya konulursa Bakan Yıldız’ ın da onlara yasalar çerçevesinde her türlü yardımı yapacağından asla şüphem yok... Önümüzdeki yıllarda, enerji yatırımları ve şirketleri gereceksiniz daha fazla kar edecek ve ilgi görecek...
KTO MECLİS DİVANI
Kayseri Ticaret Odası Meclisi neredeyse bir yıldır sıkıntılı toplanıyor. Meclis geçtiğimiz yıl kasımdan itibaren toplantıları sancılı yaptı. Bunun nedenlerini hepimiz biliyoruz. KTO eski Başkanı Hasan Ali Kilci’nin istifasından sonra normale dönmesi beklenilen Meclis toplantılarında kısmi sancı sürüyor. Bu geçtiğimiz ay yapılan toplantıda Divan’dan belliydi. Divan’da olması gereken iki isim şehirde bulunmasına rağmen mesaj içerikli toplantıya katılmadı. Ama o mesajı alması gereken herkes de aldı... KTO Yönetim Kurulu Başkanı, iki vekili ve Meclis Başkanı GESİAD’ın ev sahipliği, Başkan Özhaseki’nin heyet başkanlığında gerçekleşen Kazakistan gezisindeydi. Muhtemelen en azından bugünkü toplantıda ‘birlik görüntüsü verme’ adına mutabakata varmışlardır... Oda’ya yakışan da bu görüntüyü vermektir...
