Dün şerefe (tatava), bugün arefe, yarın ise bayram...
Yarından itibaren oruç tutanla tutmayan bir olmayacak... Eskiden bayram geldiği zaman ?Oruç tutanla tutmayan bir oldu? denirdi...
Bu doğru bir söz değil.
İmani, itikadi, (inanmayanlar için ise) insani, beşeri, bedeni, tıbbi, akli vs. her manada oruç tutanla tutmayan bir olmaz...
Oruç tutan, hele ki aşkla, vecdle orucunu tutmuşsa, bir ilahi emri yerine getirmiş olmanın mutluluğu, manevi huzuru içerisinde bayrama girecek...
Manevi huzur beden sağlığı ile bütünleşince, Bayram sonrasında hayata daha bir sıkı tutunacak ve kendisi, ailesi, şehri, ülkesi için ne yapabileceği sorusuna cevap arayacaktır.
Sağlık açısından mutlak bir manisi olmayıp da oruç tutmayan iman ehli ise, emin olun beyninde, bedeninde esecek fırtınaların esiri olacaktır.
Evet bugün arefe... Bugünden itibaren analarımız, eşlerimiz, kızlarımız, gelinlerimiz evlerimizi temizleyecek. Bir kısmımız pastanelere tatlı-şeker siparişi verirken, kadınlarımızın bir bölümü ise, ellerinde oklava hamur açıp tatlılarını yapacaklar.
Rabbim inşallah bayrama, seneye ramazana cümlemizi ulaştırsın...
Etrafımıza bir bakınalım, bir önceki ramazan bayramında kimler vardı da, bugün yok... Seneye bayrama hangimizin ulaşacağının garantisi var ki?...
Hiçbirimizin...
O cihetle gelin şu dakikadan itibaren kötülüklerden, günahlarımızdan tövbe edip, yaratılış sırrına memur bir nefs muhasebesi yaparak kul olmaya özen gösterelim.
Gelin büyüklerimizi, yaşlıları, öğretmenlerimizi, hastaları mutlaka ziyaret edelim; çocukları sevindirelim.
Bunları yaparsak bedenimiz ve beynimiz yine huzur bulur. Orucun manevi huzuruyla bu hazzı birleştirebilirsek müthiş bir rahatlık hissederiz.
Yarından itibaren ben de diğer bayramlarda olduğu gibi köylere (artık mahalle diyorlar) gideceğim.
Sarız´a, Yahyalı´ya gidip büyüklerimin ellerini öpeceğim. Siz de öyle yapabilirseniz iyi eder, huzur bulursunuz. Çocuklara harçlık, yoksa şeker, o da yoksa, bir sevgi gösterisiyle başını okşayarak sevindirin. Kendi çocukluğunuza yapılacak böyle bir muamelenin sonucunu düşünürseniz, sizin de bir başka çocuğu sevindirmeniz, ona sevgi göstermenizin ne kadar gerekli olduğunu daha iyi anlarsınız...
Size değil, önce kendi nefsime söylüyorum; aman ha bayram süresince uğrayacağımız her evde yapılacak ikramlara karşı da dikkatli olmamız gerek. Aksi takdirde bir ay süreyle huzur ve sağlık bulmuş bedenimizi yeniden sağlıksız hale getirebiliriz.
Bu arada bayram namazına kadar fitrelerimizi vermemiz gerekir.
Zekat, yılın her ayında verilebileceği gibi, biz de daha çok ramazan öncesi ve bu ay içerisinde verilir...
Kazancına vergi yoluyla devleti ortak eden, yardımlarıyla milletin bazı ihtiyaçlarını karşılayan varlıklı insanlara ne mutlu. Vergimizi nasıl veriyorsak, zekat verecek kadar malımız-mülkümüz varsa, bunu da en yakınımızdan başlayarak fukara ve muhtaç insanlarla paylaşmamız gerekir... Vergi vererek nasıl devletle helalleşiyorsak, zekatımızı vererek de milletle, ihtiyaç sahipleri ile helalleşmiş oluruz... Hem zekat, ?sel suyu karışma ihtimaline? karşı malımızı-mülkümüzü temizler... Bu inançla da, borcu olmayan, asgari geçimi dışında belli oranda mülkü ve parası olanların bu varlıklarının 40/1´ ini yakınlarından başlayarak ihtiyaç sahiplerine vermeleri gerekir...
Çevrenize bakın; vergisini ve zekatını veren insanların beden ve ruh huzuru içerisinde olduğunu görürsünüz.
Arefenizi, bayramınızı tebrik ediyorum... Bayram izlenimlerimizi dönüşte inşallah paylaşırız.
00-Partilerin bayramlaşmasında verilecek mesajlar merak ediliyormuş.
00-MHP´nin koalisyonda yer almayacak olması oy verenlerin bir bölümünün tepkisini çekmiş.
00- AK?Parti Kayseri vekillerinin bazıları ?CHP?ile koalisyondansa ?seçim daha iyi? diyorlarmış.
00- Bakan Yıldız bugün Vali Düzgün´le protokol, şehit yakınları ve gaziler, huzurevi ve emniyet birimleri ile bayramlaşacakmış.
00- Karpuzatan´da ruhsat alan işletme sahipleri AK?Parti´nin bir vekiline tepkiliymiş.
00-CHP?İl?başkanı Ayan, Vekili Arık´a ?Keşke o açıklamayı yapmasaydın? demiş.
SU UCUZLUĞU İYİ OLMUŞ
Büyükşehir?Belediye Meclisi KASKİ Genel?Kurulu sıfatıyla yaptığı toplantıda taşra ilçeleri ile sonradan mahalleye dönüşen eski belde ve köylerin içme suyu fiyatlarını ucuzlatmış. Geç bile kalınmış bir karar. KASKİ´nin ilçe ve köylere kaliteli su verebilmek için milyonlarca lira harcadığını biliyorum. Ama, belediyecilik hizmet demek. Her hizmetin karşılığı alınacak diye birşey yok. Suyun metreküpünün 22 kuruşu düşürülmesi ve tüketimin kademelendirilmesi isabetli olmuş... Eski köy ve mahallelerle bazı ilçelerimizin ekonomik durumu gerçekten çok kötü. Buradaki insanların şehir ücretine, hatta onun yarısına su içmesi çok zor. Bu kararı alan başta Başkan?Çelik olmak üzere meclis üyelerini tebrik ediyorum.
