VELİ ALTINKAYA


ADLİYE´NİN MÜFETTİŞLERİ


Kamunun denetimi eksik olmaz. Vatandaş kamu otoritesinin sadece kendisini denetlediğini zanneder... Oysa demokratik sistemlerde kamunun da iki boyutla denetlenmesi gerekir. Bunlardan birincisi yaptırım gücünün olması, yani kötü niyetli yaklaşımlara veya iyi niyetli ihlallere karşı kamunun kamuyu denetlemesi, diğeri ise toplumun STK´lar veya basın yoluyla yaptığı denetim...
Birçok kamu kuruluşunda olduğu gibi Adliye´de de denetim bitmiyor... HSYK´nın talimatı ile müfettişler rutin denetimlerin dışında, özel dosyalarla yapılan şikayetleri de yerinde inceleyerek Kurul´un takdirine sunuyor...
Bugünlerde Kayseri Adliyesi´nin koridorları da müfettişler açısından bakınca hareketli gibi...
Detaylarını bilmemekle birlikte bu denetimlerin merkezinde ?Paralel?yargı? mensuplarının olduğunu tahmin ediyorum...
HSYK´nın çalışma usülleri gereği, adliye içerisindeki ?PDY´yi sigaya çekmek ve sonrasında da ayıklayabilmek pek kolay değil...
Biraz zaman alıyor bu süreç... Adliye içindeki PDY?yapılanması diğer kurumlara göre daha ?profesyonel? çalışıyor... Sonuçta savcı ve hakimler kararlarını verirken elbette önlerine konulan dosyaların muhteviyatının yanısıra vicdanlarının da sesini dinleyerek hüküm ihdas ediyor...
Eğer o vicdanlar, Hakk´ın, hukukun, hatta halkın sesiyle değil de başka yerlerden dikte edilen fısıltılara göre hüküm veriyorsa, işte o zaman film kopuyor...
Pekala böyle hukuk adamları da bir müfettiş ?bu kararı şu delillere rağmen niye böyle verdiniz? diye soracak olursa ?Vicdanımın sesini dinledim; benim kararım bu; sevmeyenler, hatta savcı bir üst mahkemeye itirazda bulunabilir? gibi cevaplar verebiliyor...
Ya bu kararlarla bir başkasının hak ve hukuku ihlal ediliyorsa... Yakın tarihimizde bu ihlallerin hangi boyutlara kadar ulaştığını gördük.. Bundan üç-beş yıl öncesine kadar halkın güvendiği en önemli kurumlardan biri olan Adliye teşkilatına maalesef bugün ?şucu-bucu? diye bakılmıyor mu?..
Bu noktada en büyük hassasiyeti yargı mensuplarının göstermesi lazım. Sadece hakim ve savcılarımız değil, o sürecin önemli bir ayağı olan avukatlar, hatta idari personelin de aynı hassasiyet içerisinde olması gerekir.
Gerçekten polisin ?adli kolluk? olarak savcıdan aldığı talimatı yerine getirirken suçüstü hali dahil her türlü delille hakim önüne çıkarttığı, savcının da tutuklama talep ettiği, hatta şüpheli avukatının ?Sen bu delillerle tutuklanırsın´?dediği bir kişi dahi serbest bırakılıyorsa, o hakime de bir müfettiş gelir ve ?bu kararı bana anlat bakalım? der...
PDY´nin Kayseri Adliyesi´ de dahil, yargı içerisindeki yapılanmasına fazlaca dokunulmadığını biliyoruz. Şuana kadar HSYK´nın meslekten uzaklaştırdığı veya tutuklu bulunan yargı mensuplarının PDY kategorisinde müteala edecek olursa % 10 bile olmadığına inanıyorum...
Bu cihetle hakimlerimizin Hak ve hukuktan ayrılmadan karar vermeleri, hem kendi, hem de kamu vicdadını rahatlatır. Dilerim bu yüzde yüz böyle olsun... Aksi ?tuzun koktuğu? yer anlamı taşır ki, bu hem ülkemize, hem de yargı mesleğine, hem de insanlığa yapılmış en büyük kötülük olur.
MHP VE DEMOKRASİ
MHP´nin çeşitli kademelerinde görev yapmış bir grup partili (ki aralarında eski milletvekilleri, bırakın daha ötesini 7 Haziran´da bu il teşkilatının ve bu genel merkezin listeye koyduğu adaylar, eski il ve ilçe başkanları, parti yöneticileri, belediye meclis üyelerinden oluşan 150´dan fazla isim) ?Diriliş ve İktidara Yürüyüş?Hareketi? adı altında bir basın açıklaması yapmış... Bu grup, gayet nezaketli cümlelerle Genel?Başkan ve Genel Merkeze olağanüstü kongre taleplerine kulak tıkamaması çağrısında bulunuyor...
Bunun neresi anormal. Dikkatlice okudum, metinde Genel?Başkana yönelik tek bir hakaret yok. Bir partinin üyesinin genel başkanına ?Efendim kongreyi toplayın da seçimin sonucunu konuşalım? demesi ne zaman suç oldu?..
Bu açıklamayı yapan isimler sosyal medyada adeta linç ediliyor... Söylenenler doğruysa daha önce neredeydiniz? Bari bu isimleri ihraç edin de siz de, parti de, onlar da kurtulsun. Unutmayın demokrasi bir tahammül rejimidir.


MIŞ? MİŞ? MUŞ?
00-Bakan Elitaş yarın Kayseri´de MÜSİAD?ve KAYSO´nun gecesine katılacakmış.
00-Bugün öğleye doğru YÖK yönetiminde sigaya çekilecek olan ERÜ´nün 6 rektör adayından üçü, yarın akşama kadar Cumhurbaşkanının takdirine sunulacakmış.
00-Kayseri Emniyeti 500´den fazla polisle ?huzur operasyonunu? yapmış.
00-CHP´de kongreye üç gün kala Feyzullah Keskin kapı kapı çalışıyormuş.
00- CHP´de kurultay delegeliği için, il başkanlığı gibi bir yarış yaşanıyormuş.
00-Kayseri OSB´nin herkese açık bir ihale ile parsel satması takdir görmüş.
00-Adliye´de müfettişler bazı kararları sorguluyormuş.

KULİS BULVARI
EMNİYETTEN HUZUR OPERASYORU
Kayseri Polisi dün sabah önemli bir operasyona imza atmış... 45 rütbeli polis şefinin yönetiminde 500´den fazla memurun katıldığı operasyonda 43 ayrı adrese düzenlenen baskında 20 kadar şüpheli gözaltına alınmış. Operasyon uyuşturucu odaklı gerçekleştirilmiş... Detayları henüz bilmiyoruz; belli ki polis uyuşturucuyla mücadeledeki karalılığını sürdürüyor. Bu noktada uzun süredir narkotik polis önemli operasyonlar yaptı. Hem transit uyuşturucu naklinde, hem de yerel bazlı satışları yakın takibe almış polis... Polisin bu mücadelesi şüphesiz ki yargının gözetim ve talimatları çerçevesinde gerçekleşiyor. Daha çok da geleceğimizin teminatı olan yavrularımız odaklı alçak bir gelir kapısı oluşturan bu simsarlara inanıyorum ki hakimlerimiz de en ağır cezaları verecektir.


23 ARALIK 2015 KAYTV HABER paylaşan: kaytv