VELİ ALTINKAYA


ACİL´DEKİ PARALEL GAZETELER


Önceki gün bir bürokrat aradı. Üst düzey bir bürokrat... Bir yakını Erciyes?Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisi´nde yatıyormuş.
Acil servisin doğası gereği hastaların başına yakınları alınmıyor. Duruma göre ve hekimlerin iznine bağlı olarak, yakınları ara ara içeri girerek kısa süreli hastalarını görebiliyorlar.
Bayramdan önce ben de bir yakınım için kısa süreli içeri girip çıktım; gerçekten bu birimdeki sağlıkçılar canla başla ve zor şartlarda görev yapıyorlar.
.....................
Aslında yazımızın konusu değil; ama, özellikle acil servis ya da yoğun bakımlar için, Türkiye bir uygulama başlatmalı.
Bu iki birimde hekimler hastaya anlık müdahale çabası içerisindeyken, yakınları da sürekli tatmin edici bilgiler almak istiyor. O tatmin edici bilgiler bazen ilgili hekim tarafından verilirken, bazen ise hasta yakınlarına neredeyse hiç bilgi verilmiyor.
Malum devlette bir çok kurumun sözcüsü var. Bu sözcüler gerektiği zaman kamuoyunu bilgilendiriyor.
Yoğun bakım veya acil servislerin bekleme salonlarında bir ekranda hastanın durumu hakkında genel bilgilendirme yapılıyor. Ama, çok yetersiz. Bu bilgilendirmede hastanın adı ve o anda yattığı birim belirtiliyor o kadar...
Keşke günde bir-iki kez pratisyen hekimlerden biri o bekleme salonunun önüne gelerek belli bir periyotta içerdeki hastalar hakkında yakınlarının sorularına cevap verse. Bunu bir ekrandan yapmak beraberinde bazı sıkıntılar getirebilir.
Bu satırları okuyan hekimler veya hastane yöneticileri; ?Kardeşim icat çıkarma. Bizim hastalarla ilgilenecek hekimimiz var da, birde bilgilendirme yapacağız öyle mi?? diyebilirler...
Emin olun bu bilgilendirme belli periyotlarla yapılsa hekimlerimiz daha rahat bir ortamda çalışırlar. Zaman zaman sağlıkçılarla hasta yakınları arasında yaşanan o hoş olmayan tartışma ve olaylarda hiç yaşanmaz...
Sağlık?Bakanlığı´na böyle bir talebin iletilmemiş olması mümkün değil. Ama belliki bakanlık bazı sıkıntılar nedeniyle böyle bir şey yapmıyor...
Aslında hasta hakkı ya da hasta yakınının bilgilendirilme hakkı, böyle bir uygulamayı kaçınılmaz kılmıyor mu?
Bugünkü yazımın konusu bu satırlar değil. Bilgisayarın başına oturduğumda bunları yazmak aklımda dahi yoktu... Gelelim asıl konumuza...
ERÜ Hastaneleri Ana Acil?Servisi´nin girişinde vatandaşların beklediği bir salon var... Hasta yakınlarının oturması için koltukların ve sehpaların bulunduğu o salonda, devletin FETÖ dediği yapıya mensup veya o yapıya destek veren yayınları ile tanınan üç yaygın gazete duruyormuş...
Bir hasta yakını herhalde Yarına Bakış, Yeni Hayat ve Özgür Düşence Gazeteleri´ne abone filan olmadı. Hastanedeki bir görevlide bu gazetelere abone ise onu orta yerde bırakmaz...
Burada iki şık var. Ya ?bilinçli? bir hasta yakını o gazeteleri okuyup özellikle oraya, orta yere koyup herkesin okumasını sağlıyor. Ya da bu Yapı´nın insanları o gazeteyi hiç ücret almadan düzenli olarak buraya bırakıp yayın politikaları doğrultusunda algı oluşmasına katkı sağlıyor.
Hasta yakını o bürokrat diyor ki, ?orta yerde saatlerce duran o gazeteleri aldım ve yırtarak çöpe attım..?
Paralel?Yapı ile mücadele için kendisini atayan Cumhurbaşkanı Erdoğan başta, YÖK?heyetine hem şifai, hem de yazılı olarak söz ve taahhütte bulunan Sayın rektör dilerim bu konuyla ilgilensin. Elbette bu iş Rektörün görevi değil; ama birileri herhalde bu işlerden sorumlu olmalı. Yarın bir başkası Özgür Gündem´i bırakırsa ne olacak?
?Bunlar yasak yayınlarsa devlet men etsin, bize ne kardeşim? diyerek işin içinden çıkamazsınız. Vatandaşa muamelede ?aslan kesilen? o güvenlik görevlileri veya diğer ilgililere bu konuda görev düşmez mi?
Bugün bizim arkadaşlar bu satırları ihtiva eden gazetemizi orda dağıtmaya veya sehpanın üstüne koymaya kalksa güvenlik görevlileri ne yapar dersiniz?..

DEVELİ´NİN İL OLMASI
CHP?Kayseri Milletvekili Çetin?Arık bir kanun teklifi vermiş. Teklif Develi´nin il olmasını içeriyormuş. Develi, Kayseri´nin merkezi dışında genel olarak kendine yetebilen tek ilçemiz. Develililer benim bildiğim neredeyse 30 yıla yakın il olma mücadelesi veriyor. Biraz merkez nüfusunun düşüklüğü veya stratejik bir konumda olmaması buna mani... İlçenin genel nüfusu 65 bin gibi. Develi´yi il yaptığınızda muhtemel ki onlar kabul etsin etmesin, Yahyalı, Yeşilhisar ve Tomarza´yı da buraya bağlayacaksınız. Bu takdirde 150 bin nüfuslu bir il olur. Her ilçe il olmak ister, Develi´nin bu arzusunu da doğal görürüm. Ama,en az bir on yıl bu mümkün gözükmüyor gibi.

MIŞ? MİŞ? MUŞ?
00-Büyükşehir yaz tatilinde her ilçede binlerce öğrencimize güzel kurslar açmış.
00-Kayseri´ye komşu illerden ?hemşeri? bir müdür geliyormuş.
00-Emniyet müdürleri kararnamesi hazırmış.
00- Vali yardımcıları ve kaymakamlar kararnameleri de gündemdeymiş.
00- MHP´de özel bir ekip Zafer?Kurultayı hazırlıklarını takip ediyormuş.
00-MHP´li muhaliflerin bir bölümü Akşener´in yeni parti kurmasından yanaymış.
00- Çelik?Başkan, özellikle dar gelirlilerin takdirini kazanacak sürpriz bir proje için kurmaylarına talimat vermiş.

 


14 TEMMUZ 2016 KAYTV HABER paylaşan: kaytv