Türkiye’nin her alanda ‘kendi kendine yetmesi’ gerektiği son süreçte bir kez daha görüldü.
Kıbrıs Barış Harekatı sonrası uygulanan ambargo ve 35 yıldır terörle mücadele bize, kendi milli harp sanayimizi kurmamız gerektiğini gösterdi. Bugün şükürler olsun ki yüzde 70 düzeyinde milli harp sanayimizi oluşturduk. Belli alanlarda ihracat bile yapıyoruz. İnşallah önümüzdeki üç- beş yılda yüzde 95’lere ulaşırız...
Son virüs, her ülkenin kendi kendisine yetmesi gerektiğini bir daha gösterdi. İtalyanların çırpınışını gördünüz mü? Üyesi olduğu AB’ye sesini duyuramazken bazı alanlarda Rusya’dan yardım eli uzandı.
Yaşadıklarımız sağlık alanında yeni yatırımlar yapmamız gerektiğini de gösteriyor. Bizim hastanelerde kullandığımız cihazların önemli bir bölümü ithal. Hepsi olmasa da bir bölümünü biz üretebilmeliyiz. En azından günlük kullanılan malzemeleri... Bu süreci atlattıktan sonra sağlık ürünleri yatırımlarının özel olarak teşvik edileceğine inanıyorum.
Önceki gün Tarım İl Müdürümüz Mustafa Şahin ile kısa bir telefon görüşmesi yaptım. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli özellikle tarıma elverişli arazisi olan tüm il müdürlerine ‘boş tarla bırakmayın’ dercesine talimat vermiş.
Tarım Bakanı Pakdemirli’yi kutluyorum.
İl Müdürümüz Mustafa Şahin gayretli bir bürokrat. Önce virüsle ilgili çalışmalarını sordum. Gıda Kontrol Şube Müdürü ve tüm ekiplerin sürekli sahada olduğunu söyledi. Marketler yoğun bir şekilde denetlenmiş. Özellikle ekmek başta unlu mamüller poşetleniyor mu, sebze ve meyvenin durumu ne? Hepsini bire bir kontrol etmişler.
Kayseri’de işletmelerin ilan edilen kurallara genellikle uyduklarını söylüyor İl Müdürü Mustafa Şahin. “Vatandaşın sağlığı ile oynamak isteyen kimsenin gözünün yaşına bakmayız” diyor.
Tarım Müdürümüz Kayseri için sevindirici haberler de verdi. Bakan Pakdemirli’nin talimatı üzerine ilgili arkadaşlarını seferber ettiğini ve 16 ilçemizde boş olan tarım alanlarına 65 bin dönüm yazlık buğday ekeceklerini söyledi. 65 bin dönüm tarlaya ekilecek buğdayın yüzde 50-70’inin tohumunu Bakanlık karşılayacakmış.
İlaveten, 7 bin dönüm alanda fasülye, 2 bin dönüm alanda da yeşil mercimek ekilecekmiş...
Bu hafta içerisinde ekimler başlıyor. Dediğim gibi tohumların önemli bir bölümünü Bakanlık karşılayacak.
Tarım Müdürümüz çiftçiyi bilgilendirme adına rehberlik görevlisi arkadaşlarının sürekli sahada olduğunu söyledi... Hatta “Çiftçimiz 65 yaşın üstünde ise bile tarlasına gitsin. Ben, kolluk güçleri ile görüşeceğim ve sorumluluğu alarak bu ekimi mutlaka yaptıracağım. Tarlada virüs olmaz. Yeter ki çiftçimiz evi ile tarlası arasında gidip gelsin” diye de iddialı cümleler kullandı.
Türkiye bir tarım ve hayvancılık ülkesi. Mutlaka gıda noktasında da kendi kendimize yetmemiz gerekiyor. Bugün ülkemizde stok olmuyorsa, vatandaşın ‘markete gittiğimde istediğimi az- çok bulur ve alırım’ mantığının hakim olması...
Bu yıl tarım ve hayvancılık ürünlerinde ithalat-ihracat rejimi muhtemel ki değişecek. Yani ihtiyacımız olan ürünleri muhtemel ki ithal edemeyeceğiz. Domatese bizim ihtiyacımız varsa Antalyalı üreticilere Rusya’nın kapısı kapanacak. Önce Türkiye’nin ihtiyacı karşılanacak, sonra fazla varsa elbette ihraç edilecek.
Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli’ nin buğday, mercimek, nohut, fasülye, soğan, sarımsak ve hayvancılıkla ilgili gıdalar konusunda kararlı duruşunu daha da keskin bir şekilde sürdürmesini bekliyoruz.
Tarım İl Müdürümüz Mustafa Şahin ve mesai arkadaşlarını, virüsten kaynaklanan zorluklara rağmen bu yolda sürdürdüğü çalışmalar nedeniyle kutluyorum.
PANDEMİ KURULU
İllerde Valilerin başkanlığında Pandemi Kurulları oluşturuldu. Bazı illerde Pandemi Kurulları ‘İl İdare Kurulu’ üyeleri ile toplanıyor. Biz de İl İdare Kurulu üyelerinin dışında garnizon komutanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı da kurul toplantısında hazır bulundu.
Bazı illerde Pandemi Kurulları’ na baktım Tabip Odası, başta Ticaret ve Sanayi Odaları gibi meslek örgütlerinin başkanları var.
Resmi mevzuatta meslek örgütü başkanları bu kurullarda yer almayabilir. Ama tüm şehri ilgilendiren sağlıkla ilgili kararların alınmasında Tabip Odası, Eczacılar Odası, Ticaret- Sanayi Odası, Esnaf Odası temsilcilerinin olması daha iyi olmaz mıydı? Özellikle bu süreçte Tabip ve Eczacılar Odası Başkanları bu kurullarda yer almalı.
Mış… Miş… Muş…
00- Kayseri, genel olarak virüsle ilgili kararlara uyarken, şehirde ‘pozitif vakaların’ sayısı ‘gıdım gıdım’ artıyormuş.
00- Talas Hunat Yurdu’nda gözetim altında tutulan Umreciler bir hafta daha burada kalacakmış.
00- Vali Günaydın Başkanlığındaki Pandemi ve İl Hıfzıssıhha Kurulu, virüsle mücadele için yeni kararlar almış.
00- Koronavirüsün aşı ve ilaç çalışmasına Erciyes Üniversitesi önemli katkı veriyormuş.
00- Memduh Başkan, merkez ilçe başkanları ile ‘sosyal mesafeyi’ koruyarak toplantı yaparken, diğer ilçe belediye başkanları ile de telekonferansla konuşmuş.
00- Talas Belediyesi vatandaşa dağıttığı 10 bin hijyen çantası ile alkış almış.
00- Başkan Palancıoğlu’nun talimatı ile hazırlanan ‘evde kal’ görselleri beğenilmiş.
00-Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk virüsle mücadelede sürekli sahadaymış.
00-Kayseri Barosu’nun TBB Başkanı hemşehrimiz Metin Feyzioğlu’nun ‘yanında’ durması alkışlanmış.
KULİS BULVARI
MEMDUH BAŞKAN’DAN ORTAK TOPLANTI
Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Melikgazi, Kocasinan, Talas ve Hacılar Belediye Başkanları ile ‘sosyal mesafeyi’ koruyan bir toplantı yapmış. Toplantıya Büyükşehir’in Genel Sekreteri ve iki yardımcısı da katılmış. Bu toplantıda ayrıca diğer ilçe belediye başkanları ile de görüntülü konferans yapılarak koronavirüs konusunda yaptıkları çalışmalar, Büyükşehir Belediyesi’nden bu manada beklentileri bir bir sorulmuş. Başkan Büyükkılıç, hem ‘ağabey’ hem de ‘Büyükşehir Başkanı’ olarak yakışanı yapmış. Sanıyorum ilçe belediye başkanlarından gelen Büyükşehir veya diğer kurumları ilgilendiren talepler de Başkan Büyükkılıç tarafından değerlendirmeye alınmış. İnşallah Kayseri, Valilik, belediyeler, tüm sağlık kuruluşları ve topyekün şehir halkı ile birlikte bu virüsten en az zayiatla kurtulacak.
