EPDK BAŞKANI HASAN KÖKTAŞ: “SON TARİFELERLE İYİ İŞ YAPTIK”

EPDK BAŞKANI HASAN KÖKTAŞ:  “SON TARİFELERLE İYİ İŞ YAPTIK”

Kayseri’de düzenlenen 3. Türkiye Enerji Zirvesi’nin ikinci oturumuna katılan EPDK Başkanı Hasan Köktaş, akaryakıt ve enerji sektöründe son belirlenen tarifeleri değerlendirerek, “Tedarikçi de tüketici de bu tarifelerden şikayet ettiğine

Dünya Ticaret Merkezi’ndeki zirvede konuşan EPDK Başkanı Köktaş, ilk olarak sektörlerin son 10 yıl içindeki gelişmelerini değerlendirdi. Köktaş, “Sektörlere baktığımız zaman, günlük yaşam içinde biz aslında büyük bir değişimi göremiyoruz. Bunun için zaman zaman bir matruşka mantığı ile işin üzerine çıkıp ne olduğuna bakmamız lazım. Bundan 10 yıl önce 3 tane kamu kurumu Türkiye’deki enerji sektörünün sahibiydi. Botaş, Petrol Ofisi ve TEK vardı. BU üç kurum kamuya ait ve tüm enerji sektörünün yüzde 100’üne sahipti. Bugün itibarıyla 25 bin 460 oyuncu var. Üç oyuncudan 25 bin oyuncu lisans sahibi var. Aslında değişimi ve yeniden yapılandırılmanın ne kadar hızlı olduğunu görüyoruz” dedi.
“Piyasadaki serbestleştirme bazı sıkıntıları da beraberinde getirmiştir. Bu sorunlar önemli ölçüde giderilmeye çalışılıyor. Doğalgaz piyasasında şimdi irili ufaklı 60’ın üzerinde dağıtım şirketleri var. Özel sektör öyle bir güven içindeki alt yapı yatırımlarını kendisi yapıyor” diyen Köktaş, “Arzu edilen kadar olmamakla birlikte piyasada çok oyunculu rekabetçi bir yapı oluştu. Fotoğrafın büyüklüğüne bakıldığı zaman, çalışan bir piyasa yapısı kurulmuş durumda” ifadelerini kullandı.

"SİYASİ İSTİKRAR LAZIM"
EPDK Başkanı Köktaş konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Türkiye’de 2010 yılının ikinci yarısından itibaren üretilen elektriğin yarısı özel sektör tarafından üretiliyor. Türkiye’de yaklaşık 34 milyon abonesi olan elektrik dağıtım sektöründe elektriğin yarısından fazlası özel sektör tarafından dağıtılıyor. Sektörün tamamında işleyen bir piyasa yapısı oluşmuş durumda. Tamamında gelişmiş bir rekabetçi yapı oluşmayabilir ama ciddi bir yapı oluştu. Geçtiğimiz 15 yıla bakıldığında Türkiye’de devletin elinde maliyet bazlı olmayan monopol bir piyasa yapısından rekabetçi ve çok oyunculu piyasa yapısına geçilmiştir. Bunu daha da artırmamız lazım diye düşünüyorum. Dünyanın en hızlı gelişen piyasası Çin bir numara Türkiye iki numara. Bazı gerçekleri masanın üzerine koymamız lazım. Bu piyasalara gerekli arzı uygun koşullarda sağlanabilmesini sağlayan kanallara baktığımızda yerli ve yabancı varlıkların çokça varlık göstermesi gerekiyor. Önümüzdeki 20 yıl içinde sadece elektrik alanında 200 milyar TL yatırıma ihtiyaç var. Yerli tüketim artı transit hatlar dahil 150 milyar metreküplük bir lojistik sağlayabilecek bir doğalgaz şebekesine ihtiyacımız var. Bunu tek başına yerli yatırımcı yapamaz. Piyasanın kendi aktörleri tarafından özel sektör tarafıyla yatırımcı bulunabilir. Piyasadaki rekabetçi koşulların yıkıcı bir etkisi var. Piyasada iyi piyasa yapısı oluşturmak lazım. Şu anda çalışmak olan bir piyasa var. Yabancı veya yerli yatırımcı neye bakar onu bilmemiz lazım. Siyasi istikrar olması lazım. Düzenleyici risk faktörünün minimize edilmesi gerekiyor. Bunu yaparken riski minimize edecek ve piyasa katılımcılarına şeffaf, eşit davranan bir düzenleme gerekiyor. Yerli ve yabancı yatırımcının çok iyi hazırladığı projelere ihtiyaç var. Proje stoğu olmadan hiçbir şey olmaz. Paydaşların kamu tarafını eleştirmek çok kolaydır. Uzun vadedeki Türkiye’nin en büyük sorunu uluslararası normlara uygun yeterli projesinin olmamasıdır."

"İKİ TARAF DA ŞİKAYETÇİYSE İŞİMİZİ DOĞRU YAPTIK DEMEKTİR"
Uluslararası normlara göre hazırlanmış çok ciddi bir proje stoğunun olması gerektiğini vurgulayan Köktaş, "Bütün bu sistemi bir araya getirdiğimizde paraya ihtiyacımız var. Bunu da finans kurumları verecek. Sermaye piyasalarından maksimum ölçüde istifade ediyor olmamız lazım. Bankacılık sistemi ve rejimi buna uygun hale getirilmeli. Biz bunu uzun bir süredir sağlamaya çalışıyoruz. Bankacılık sektörü de projelerimizi ulusal ve uluslar arası sermaye piyasalarının normlarına uygun hale getirmelidir. Bu dört temel faktörü bir araya getirdiğimizde, sürdürülebilir uygun maliyetli bir ortam oluşabilir diye düşünüyorum. Mal ve hizmetten tüketiciler istifade etmeye çalışır. Eğer bir düzenlemeye tabi bir piyasa ise, düzenleme kurumu olarak tarife düzenliyoruz. Yaptığımız tarife ile tedarikçiler ile tüketiciler arasında denge kurmaya çalışıyoruz. Tarife yapmak çok zor bir iştir ve birinden alıp birine vermek sıkıntılı bir iştir. Biz tarife yaptıktan sonra taraflardan ikisi de bizden şikayetçi ise işimizi doğru yapmışızdır. Taraflardan biri memnunsa işte sıkıntı vardır. Son yaptığımız düzenlemede iki taraf da sıkıntılı olunca demek ki iyi iş yapmışız. Piyasanın bütününe baktığımız zaman serbest bir piyasa. Petrol piyasasında maalesef asıl sorun dünya doğalgaz ve petrol üretiminin yüzde 72’si Türkiye’nin etrafındaki ülkeler tarafından yapılıyor. Dolayısıyla doğalgaz ve petrolde kendi kaynağını üretmeye çalışan bir ülke. Biz topyekun bir mücadele veriyoruz. Kaçağın her türlüsüyle mücadele bir kurumun tek başına yapacağı bir mücadele değil. Senkronize bir şekilde mücadele vermek lazım. Eninde sonunda tüketicinin işin içinde olmadığı mücadele eksik kalır. Belli noktalarda kaçak girmeye çalışıyor. Kaçak yakıtlar şehirler arası otobüsler ve büyük tonajlı araçlarda. Şehir içlerinde dolmuşlarda ve şantiyelerde şehir dışındaki şantiyelerde kullanılıyor. Tüketicinin de kendisi için uzun vadede zararların olduğunu bilmesi lazım. Kaçak vergi kendisine yapılmayan yoldur. Sonuçta bu hizmetler insan yaşamının konforunu artıran hizmetlerdir. Kaçak petrolü kullanan kişi, ‘Ben kamu hizmetlerini kullanmak istemiyorum’ diyordur. Kamu tarafı ve tüketici tarafı topyekun bir mücadele vermelidir. Sisteme vergi iadesi yöntemi getirildi. Yeni getirilen yöntemle sanayicimiz mağdur olmayacak ve kaçakla mücadele edilecek. Akaryakıtın tankerden boşaldığı andan itibaren elektronik sayaçlarla hem cinsini hem de miktarını elektronik ortamda belirleyen bir takip sisteminin tasarımı yapıldı. TÜBİTAK ile çalışma içindeyiz. İzmit’de bu uygulanacak. Tüm depolardaki bilgiler sistemimize intikal edecek" ifadelerini kullandı.
"Bir sepetten çürük yumurtaları ayırmadıkça o çürük diğer sağlam ürünlere de sirayet eder" diyen Köktaş, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
"Hizmette de bu şekildedir. Kamu tarafı yaptın mantığından kurtulmalıyız. Kafamızda bu geleneksel olarak var. Herkes üzerine düşeni yapacak. Çünkü kendi içimizde kaçak yapan oyuncuları deşifre etmedikçe vatandaşın gözündeki kötü algıyı değiştirmek mümkün değil. LPG ve akaryakıt sektörü dünyanın en iyi hizmetini sunan sektördür. İmajı gerek oyuncular arasından, gerek oyuncu olmayıp yıkıcı faaliyet yapan insanlar arasında gösterilen illegal faaliyetler bozuyor. Hepimizin topyekun görevler alarak bunu ortadan kaldırmamız lazım. Tüketicinin de doğru bilgilendirilmesi lazım.”


“madde bağımlılığı” eğitim programı

İhtiyaç sahibi ailelere ‘220 ton süt’ desteği

Pazar kültürü Melikgazi’de hayat buluyor

Uğurevler’e modern pazar yeri

yol yenileme çalışmaları ile ulaşım ağı genişliyor

Kabakcı'dan halk oyunları ekibine tebrik

Bilgi yarışmasını 'Melikgazi Merkez Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi' kazandı

“Kentsel dönüşümün can damarı olan ana yolu tamamlıyoruz”

Vali Çiçek, öğrencileri ilmek ilmek işliyor

Türkiye’nin gözde turizm mekanı olacak

Talas Sporcu Fabrikası göğüs kabartıyor

Bilim Merkezi'nden Kız Çocukları Günü'ne özel söyleşi

Brüksel’de Avrupalılara hitap edecek

Avrupa Spor Şehri Kayseri'ye "Spor Köyü" Projesi

Bir daireyi farklı kişilere sattığı iddia edilen müteahhidin yargılanmasına başlandı

Öğrenciler Mareşal Fevzi Çakmak’ı andı