ABD'DEKİ KARİYERİNDEN VAZGEÇEN DOÇENT TÜRKİYE'DE ‘NANOTEKNOLOJİK ŞİFRE’ İÇİN ÇALIŞIYOR

ABD

ÇALIŞMALARI BİLGİ VE BELGE GÜVENLİĞİNDE KULLANILACAK

ABD'deki kariyerinden vazgeçip TÜBİTAK'ın 2232 Yurda Dönüş Programı kapsamında 2014 yılında Türkiye'ye dönen Doç. Dr. Mustafa Serdar Önses, Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Nanoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (ERNAM) bünyesinde yaptığı çalışmalarıyla takdir topluyor.

Kimya Mühendisliği ile Malzeme Bilimi ve Mühendisliği alanlarında İstanbul Teknik Üniversitesinde eğitimini tamamlayan Önses, daha sonra doktora eğitimi için alanının önde gelen üniversitelerinden University of Wisconsin-Madison'dan tam bursa hak kazanarak ABD'ye gitti.

Doktora sonrasında iki yıl kadar malzeme bilimi ve mühendisliğinde dünyada ilk 10 üniversite arasında yer alan University of Illinois at Urbana-Champaign’de araştırmacı olarak çalışan Önses, daha sonra TÜBİTAK'ın 2232 Yurda Dönüş Programı kapsamında 2014'te Türkiye'ye dönme kararı aldı.

Anavatana dönünce ERÜ'de çalışmalara devam eden Önses, nanoteknoloji ile malzeme bilimi ve mühendisliği alanlarında malzemelerin kendiliğinden düzenlenmesi ile nanoyapılı yüzeylerin üretilmesi ve uygulamaları konularında araştırmalarını sürdürdü.

Dönüş hikayesi ve TÜBİTAK Teşvik Ödülü'ne layık görülmesi ile ilgili açıklama yapan ERÜ Mühendislik Fakültesi, Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Öğretim Üyesi Önses, 2006'de doktora eğitimi için ABD'ye gittiğini anlattı.

Sekiz sene ABD'nin önemli üniversitelerinde görev aldıktan sonra TÜBİTAK'ın 2232 Yurda Dönüş Programı kapsamında Türkiye'ye döndüğünü belirten Önses, program vesilesiyle ERNAM'da çalışmalarına ara vermeden devam ettiğini aktardı.

"Edindiğimiz eğitim ve deneyimi ülkemize aktarmak için Türkiye'ye dönüş yaptım." diyen Önses, memleketine döndüğü için mutlu olduğunu dile getirdi.

TÜBİTAK Teşvik Ödülü'nün 40 yaşın altındaki araştırmacılara bilime yaptığı uluslararası düzeyde katkı sonucu verildiğini anımsatan Önses, "Altı senedir ERÜ'de önemli çalışmalara imza atıyoruz. Bilimsel çalışmalarımız önemli dergilerde yayınlandı. " dedi.

Önses, bu yıl TÜBİTAK Teşvik Ödülü'ne layık görüldüğüne değinerek yaptıkları çalışma ile ilgili şunları kaydetti:

"Biz çalışmalarımızı yüzeyler üzerinde yapıyoruz. Yüzeyler üzerinde bir nevi mühendislik yapıyoruz. Bunu küçük boyutlarda yapıyoruz, nanoteknolojinin de temeli bu zaten. Gözle göremeyeceğimiz metrenin milyarda biri boyutlarında yapıları yüzeylerde inşa ediyoruz. Bunu farklı alanlarda uygulamaya çalışıyoruz. Özellikle son dönemde çalıştığımız ve TÜBİTAK'tan da proje desteği aldığımız konu, kodlanmış yüzeylerin üretilmesi. Bir nevi şifreleme yöntemi de diyebiliriz bu çalışmalara. Burada nanomalzemelerin sahip olduğu ilginç özellikleri kendi boyutlarına bağlı olarak değişen özelliklerini, gözle görülemeyen özelliklerini kullanarak kodlar yazıyoruz. Gözle görülemeyecek kadar küçük malzemeler cihazlar yardımıyla görünür hale geliyor. Bu kapsamda, tekrarlanamayan, klonlanamayan yüzeyler üzerine çalışıyoruz. Bu da bir nevi parmak izine benziyor. Nasıl ki her insanın kendine ait bir parmak izi var, biz de burada nanomalzemeler ile parmak izine benzeyen kodlar üretmeye çalışıyoruz. Böylece hiç kimsenin tekrar etmesi, çalması mümkün olmasın diye."

ÇALIŞMALAR BİLGİ VE BELGE GÜVENLİĞİNDE KULLANILACAK

Çalışmalarının bilgi ve belge güvenliği gibi alanları ilgilendirdiğine değinen Önses, şöyle devam etti:

"Özellikle yaşadığımız çağda bilgi çok önemli. Bu tarz kodların uygulamalarda, bilgilerin güvenliğini sağlamada veya değerli belgelerin kayda değer metaların güvenliğinde kullanılabileceğini düşünüyoruz. Sağlık alanında etken maddesi değiştirilmiş ilaçlar can kayıplarına neden oluyor. Bu tür uygulamalar için de çalışmaların kullanılabileceğini düşünüyoruz. Özellikle taklit edilmesi zor olan kodlar oluşturduğumuz zaman ürünlerin sahtelerinin kullanımının önüne geçileceğini düşünüyoruz. Laboratuvarda bunların uygulanması için şu an üzerinde çalıştığımız örnekler var. Belli bir aşamaya getirdikten sonra araştırmalarımızı farklı ürünlere uygulamayı planlıyoruz. Bunun dışında geliştirdiğimiz nanoyapılı yüzeyleri farklı alanlara uygulayarak ülkemizin ihtiyaç duyduğu yüksek teknolojiye sahip ve katma değerli ürünlerin üretilmesine katkı sağlamayı hedefliyoruz."


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

Tıpkıbasım Mushaflar Sergisi'ne hayran kaldı

Uzman diyetisyenden “ramazanda beslenme” önerileri

Her 7 kişiden biri böbrek hastası

Robotik cerrahi ve yapay zeka ile diz ve kalça kireçlenmesi olan daha hızlı iyileşiyor

4 cilt tipine özel 4 bakım önerisi

Psikiyatriste gitmekten korkmayın

"Ölüm sebepleri içerisinde kanser ikinci sırada"

Sarıoğlan’da sağlık hizmetleri yerinde değerlendirildi

Rahim ağzı kanseri önlenebilir

Vitamin deposu, turp

Epilepsi hastaları kışın uyku düzenine dikkat: Nöbeti tetikleyebilir

Kayseri Şehir Hastanesi'nde kent nüfusunun 2.5 katı hasta tedavi edildi

Artan grip vakalarına "maske" önerisi

Tulum peyniri şifa kaynağı

Uzmanlardan "hacamat" uyarısı:

ERÜ'de "Da Vinci" robotik cerrahi cihazı törenle açıldı